11

16 3 14
                                    

Hastaneye gelmeden önce ağlamıştım.
Nöbetimin dördüncü saatinde,Katater torbası üzerime patladığı için ağlamıştım.Az kalsın üstüm başım abse drenaj sıvısı oluyordu.Zaten tüm pansumanları tek tek yaptığım için çok yorgundum,üzerine bir de bu yaşanınca Poliklinik'ime gidip ağlamıştım.Bir de hafta sonu nöbetiydi.Yalnızlıktan kafayı yediğim için kantinde oturmuş hayatı sorgulamıştım.Yemekhanede yemekler çok kötüydü,sürekli tost yiyordum,bunun içinde ağlamıştım.Önce yiyor,sonra ağlıyor,sonra tekrar yiyordum ve tekrar ağlıyordum bu ne biçim hayat diye.

Nöbetimin bitmesine bir saat kala banka oturup  biraz daha ağlamıştım.
Gözyaşlarım artık sel olmuş,makyajım ise sizlere ömürdü.Tam ağlamam geçti,şükür gözyaşlarım kurudu derken yeniden ağlamaya başlamıştım.

" Zoya? Sen hala ağlıyor musun? "

Bu ses Hannah'a aitti.Bir an dönüp ona bakarak başımı salladım.Sonra tekrar önüme dönüp ağlamama kaldığım yerden devam ettim.Birisi ölmüş gibi ağlıyordum,salya sümük ve korkunç bir çirkinlik ile.Hannah yüzünü buruşturarak yanıma oturdu.

" Ne var bu kadar ağlanacak? Dünya üzerinde ilk nişan atan kişi sen değilsin ya.Lütfen kendine gel. "

Başımı gökyüzüne kaldırıp,gri yağmur bulutlarına baka baka çaresizce ellerimi açıp kucağıma düşürdüm.

Tanrım,tez zamanda ölmek istiyorum!  Tanrım,beni yok et! Kıyamet kopsun! Zelzeler,depremler,fırtınalar başlasın... Tanrım,bu Dünya'yı yok et!

" Beni korkutuyorsun! Yine kafan gitti senin. "

Hannah,omzumu dürtüp beni hafifçe sarsınca burnumu çekerek silkelendim.

" Anlamıyorsun sen,o kadar kolay değil onun gibi bir adamdan vazgeçmek.
Nereden bileceksin ki? Peçeten var mı bu arada ? "

Sesim iyice kısılmış,gözlerim küçücük kalmıştı.O başını sallayıp çantasından bana bir mendil uzatırken,çatık kaşlarıyla bana dik dik bakmaya devam etti.Peçeteyi açıp burnumu sildim.

" Bence sen bu çocuğu çok abartıyorsun.Şu haline bak.Bir erkek için değer mı? Ayrıca ne Ruslan'mış arkadaş ... Yoluna ölen ölene. "

" Öyle ... "

Çok çaresizdim.Bir haftadır onu hiç görmemiştim ve sanırım özlemiştim.Belki beni sevdiğini söyler ve her şeyi unutup yeniden başlardık.

" Görüşme onunla.Bak o çocuk sana iyi gelmiyor neden anlamak istemiyorsun bunu? "

Yeniden ağlamaya başladım.Göğsüme bir anda binen yükün tarifi zordu.Ellerimi kulaklarıma götürerek delirmiş gibi çemkirdim.

" Sus! Sus artık.Dayanamıyorum ... "

Bir gün bağıra çağıra duvarı yumruklayacağım ve saygısızlık etmemek için sustuğum bütün herkesi arayıp analarına söveceğim sonra götümü çekip story atacağım.İşte o gün... çıldırdığım gündür.Ve Tanrım beni biraz daha test edersen bir gün yanına geleceğim!

İlgi orospusu bu adam.Kalbimi versem kaç derecede pişireceğim diye sorar bana.Ambiyane tabirle bu adam tarafından sikildim ben yani,çok affedersiniz ama ağzıma sıçtı üzüntüden ne dediğimi bile bilmiyorum.

V İ S A L Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin