" Sayın Zoya Hanım ; hiçbir baskı altında kalmadan,kendi rızanız ile Ruslan Vidar Demiroğlu'nu eşiniz olarak kabul ediyor musunuz ? "
Ona doğru baktım ve yıllardır hayalini kurduğum o cevabı verdim.
" Evet !" dedim gür bir sesle.Yüzündeki tebessüm yılların sevinciydi.Ağlamamak için kendimi zor tuttuğum dakikalarda birkaç damla yanağımdan süzüldü.
" Siz,Vidar Bey ; dedi hiçbir baskı altında kalmadan, kendi rızanız ile Zoya Hanım'ı eşiniz olarak kabul ediyor musunuz ?"
Hiç beklemeden, saniye bile geçirmeden gözlerimin içine bakarak " Evet! " dedi dolu dolu bir sesle.Biz yıllar sonra kavuştuk. Çocukluk aşkım,en büyük sınavım,ödülüm, sabrım,sabırsızlığım ömrümün geri kalanında resmi olarak eşimdi artık.
Yarımdık, tamamlandık.
&&
Beyaz taşlı merdivenlerin başında durmuş, hayranlık dolu bakışlarla etrafı izliyordum. Herkesten,her şeyden uzakta,bizim için hazırlanan evin bahçesindeki havuz ve etrafındaki yüksek palmiyeler gerçekten göz alıcı bir güzelliğe sahipti.Bakışlarımla palmiye ağacının yüksekliğini takip ederken hafifçe başım sert bir göğüse dayandı.Ruslan,kollarını hızlıca belime dolayarak bedenimi göğsüne çekti.
" Beğendin mi ? " dedi.Neşeli sesindeki izler,ılık nefesleriyle birlikte saç tutamlarımın arasına doluştu.
" Çok güzel !"
Sesinde oluşan yoğunluk dudaklarımı ısırmama neden olurken saç diplerime dudaklarını bastırdı.Tebessüm ettim.İleriye doğru attığı adımlarında başını öne eğmiş, yüzünde belirgin bir gülümseme vardı,öyle sevdim ki bu anı ... Hep bu zaman diliminde kalmak istedim.Elini tuttum ve Ruslan'ı takip eden adımlarım,tüm sorunlarımızı ardımızda bırakacağımız evin kapısına geldiğinde kapı,iç taraftan ardına kadar açıldı.Yüzünde bir gülümseme ile bizi karşılayan,üzerindeki kıyafetlerden anladığım kadarıyla burada kalacağımız süre boyunca bize yardımcı olacak hizmetli kadın kırık bir Türkçe ile "Hoş geldiniz," dedi.Yardımcı kadının bir isteğimiz olur diye beklediğini gösteren bakışlarına karşılık Ruslan ; " Emret, yerine getireyim " diyen gözlerle bakıyordu gözlerime.
Bu hali otuz iki diş gülümsememe neden olmuş,neşem ona da bulaşmıştı.İçeri doğru adım attığımızda arkamdaki kadına doğru bakarak Ruslan'a döndüm.
" Burada olduğumuz süre boyunca bize eşlik edecek.Türkçesi anlaşabileceğiniz kadar iyi. "
Yüzümdeki hafif bir tebessümle mırıldandım.
" Memnun oldum. "
" Ben de,Zoya Hanım " dedi kırık bir Türkçeyle.Adımı bilmesinden dolayı bir an şaşırdım.
" Türkiye'den bir arkadaşım yıllar önce işleri sebebiyle buraya yerleşmişti.Aslında biz ayrılmadan önce konuştuğumuzda bizi davet etmişti buraya.O yüzden hiç başka ülke düşünmedim.Evli,bir de çocukları var. Seninle tanıştırmak istiyorum. "
ŞİMDİ OKUDUĞUN
V İ S A L
Non-FictionSığındığı her şey onu helak etmiş, tufanın içinde boğulmuştu. Kuyuya atılmış, üç kuruşa da satılmıştı. O yüzden sevgi üzerinde emanet duruyordu.