13. Bölüm

9.2K 521 58
                                    

Medya: Arda

-

Arda

Ne oldu şimdi ki? Ben bekar adamım yatarım istediğimle diyeceğim ama bekar değilim.

Altımda duran Selin'e bakış attım ve üzerinden kalktım. Tişörtümü üzerime geçirdim ve ona da tişörtünü attım.

"Al giyin" dediğimde bana dudak büktü. Arkadaş o nasıl dudak köfte bile yanında halt etmiş!

"Ama aşkım daha bitmemişti ki" '

'aşkım ve sen tam bir iğrençlik abidesisiniz Selin' demek gelse de içimden diyemedim.

Bugüne bugünlük bir haftalık sevgilim sonuçta ve ben bunu başımdan atmayı planlıyorum. Başka çiçeklerin tadınada bakmak lazım değil mi?

"Giyin Selin. Sonra..." dediğimde Selin ofladı ve ayağa kalktı. Allah'ım şuan kız çırılçıplak ve hiç mi utanmıyor anlamıyorum ki?

Giyindi ve odadan çıktı. Bende yatağa oturdum ve kafamı ellerimin arasına aldım. Elçin gözümün önüne geldiğinde düşüncelerimi defetmeye karar verdim.

Elçin ve ben malesef evlenmiştik ve bu çok boktan bir durumdu. Hangi akla hizmet kabul ettiysem. Dediği gibi boşanada bilirdim ama içimden gelmiyordu.

Bir yanım boşan desede öteki yanım hayır sakın boşanma sonra pişman olursun diyordu.

Gözlerimi kapattım ama yine Elçin'in o tiksinerek baktığı yüzü gözümün önüne gelince açtım. Hadi ama resmen bilinç altım oyun oynuyordu bana.

Kafamı salladım ve ayağa kalktım. Odadan çıktım ve Elçin'in odasına doğru gitmeye başladım.

Ama karar değiştirip merdivenden indim ve koltuğa oturdum. Biz anlaşmıştık ve ben galiba onu dinlememiştim. Kendime ayılmak için kahve yaptım ve içtim. Biraz kendime geldiğimde düşünmeye başladım.

Acaba gerçekten onu aldatıyor gibi gözüküpte gururunu mu kırıyordum?

Lanet olsun ki bu doğruydu. Sonuçta biz evliydik ve tam da şuan karısını aldatan kocalardan farksızdım.

Biz gerçekten evli değildik sonuçta. Yoksa evli miydik?

'Ay yeter Arda. Evlisiniz niye kabul etmiyorsun?'

Diyince iç ses ofladım. Kolaydı sanki kabul etmek. Çok kolaydı öyle böyle değil hani.

Elçin'den ve Hazal'dan ses çıkmayınca ofladım ve ayağa kalktım. Odama çıktım ve kendimi yatağa bıraktım.

-

Elimi yüzümü yıkayıp aşağıya indim. Elçin kahvaltı hazırlıyodu. Hadi konuşma zamanı.

"Günaydın fıstık" dedim yanağından makas alarak. Cidden tatlıydı ve yüzüne bakınca saf biriymiş gibi duruyodu. Ama o ne şamşeytan anasını satayım.

"Günaydın" dedi soğuk sesiyle. Kaşlarımı çattım ve ona baktım. Şu an normalde o bana fıstık kelimesi yutturuyodu.

"Ne yapacaksın bugün?" diye sorduğumda yüzüme bile bakmadı ve yapmış olduğu krepleri yapmaya devam ederek konuştu.

"Hazal'a giderim film izleriz" dediğinde ofladım. Kısa ve soğuk cevap vermesi sinirimi bozuyordu.

"Elçin bak. Biz sen-" lafımı bölen zil olmuştu. Elindeli sıpatula mıdır nedir artık onu elime tutuşturdu ve kapıya gitti.

Aygazın altını kapattım ve bende peşinden gittim. Çünkü sesi çıkmıyodu.

Kapıda Selin'i ve ona bakan Elçin'i gördüm. Ya bu kız yine mi gelmiş?

"Ben içerideyim. Hatta odamdayım. Bu sefer hayatta çıkmam merak etme. Kolay gelsin" dediğinde Elçin kafamı ona çevirdim. Yüzündeki iğrenme ve öfkeyi görmek zor değildi.

Yanımdan geçip gitmesiyle Selin'e döndüm.

"Kızım sen niye geldin?" dedim sinirle. Bunu bir an önce başımdan def etmezsem işler daha boka saracaktı ve bu iş çıkmaza doğru yol alacaktı.

"Ama Arda ben seni özledim. Bayadır görüşmüyoruz" dediğinde ona inanmayarak baktım. Gerizekalı sürtük daha gece altımdaydın!

"Kızım yürü git gözüm görmesin seni. Ayrılıyorum senden. Bitti gitti" dedim rahatlıkla.

"Aşk-"

"Yürü git Selin!" dedim ve kapıyı kapattım. Ofladım ve merdivenlere ilerledim.

Merdivenlerden çıkıp Elçin'in odasının önüne geldim ve kapıyı çaldım.

"Gir" dediğinde kapıyı açtım. Çantasını koluna takmış saçını düzeltiyodu.

"Nereye gidiyorsun?" dedim ona. Hazırlanmıştı ve çok... Çok güzel olmuştu.

"Önce avukata gideceğim. Sonra Hazal'a gideceğim. Onunla birlikte bir emlakçıya gideriz artık" dediğinde kafam karışmış bir şekilde ona baktım.

"Avukat ve emlakçı?" diye sordum. Ne dönüyordu burada?

"Avukata gidip boşanma davası açacağım senin de istediğin buydu zaten ve emlakçıya gidip ev bakacağım onun sebebi de sen evde rahat edesin diye. Ben fazlalığım" dediğinde kalbimde bir şey oldu. Yeni ev ve boşanmak.

"Saçmalama. Fazlalık falan değilsin hem boşanma falan da unut" dedim aklımdan geçenleri söyleyerek. Boşanmasını istemiyordum. Boşanmayı istemiyordum.

"Hayır boşanacağız evli kalmamız için bir sebep yok artık. Hem sonuç olarak annemlerde bizi evli olarak biliyor. Bir yıl falan geçsin onlarada BOŞANDIK derim" dedi ve kapıdan beni ittirip çıktı. Ben öylece bakıyordum arkasından

Pekala evlendiğimizin ilk günü aldatmış olabilirim doğru ama bu sonuç olarak gerçek bir evlilik değildi.

"Elçin saçmalıyorsun!" dedim arkasından.

"Hayır. En doğrusunu yapıyorum" dediğinde ofladım. Bu nasıl bir inat böyle anlamadım ki? Sen inatçı keçiyle akraba falan mısın kızım?

"Elçin saçmalıyorsun bak. Tamam boşanma işini geçtim ama niye yeni eve geçiceksin ki?" dediğimde sakin tavrını bırakmış artık gözleri öfke ile buluşmuştu.

"Ben senin o salak salak iğrenç işlerini görmek istemiyorum anlıyor musun? Ben kendi evime çıkacağım ki sen rahat rahat işini gör!" diye bağırdı.

"Noluyor aşkım burda?" diye ses duymamla ikimiz aynı anda o tarafa döndük. Selin şu an karşımda mini ve fazla açık bir gecelikle karşımdaydı. Ağzım açık Elçin'e döndüm ve yüzüne baktım.

"İşte tamda bundan bahsediyordum!" dediğinde tam bir şey diyecektim ki kapıyı çarpıp gitmişti. Lanet olsun gitmişti!

-

Ufak bir soru soracağım. Sizce Arda ve Elçin aşık mı oldu?

Cevaplarını bekliyorum.

Parodiler:

arda_kutayy
elcin_kutay
mavigozlu_hazal
Mete--

Ev ArkadaşımHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin