İyi okumalar
Hepsi merakla bana bakarken yazılan isimi okudum.
"Ali."
Ali abim elini yumruk yapıp havaya savurdu. "Yes be!"
Diğer abilerim hayalkırıklığı ile bana bakarken tek tek yüzlerine baktım.
"Lütfen, üzülmeyin. Sizinle de uyurum. Sıra sıra kalırız." Dediğimde bir nebze gülümsemişlerdi.
Ali abim elini belime koyarak sıkıca sarıldı.
"Oy, sen öyle san bebeğim."
Kıkırdadım.
Saatlerce içeride sohbet etmiştik. Akşam yemeği yedikten sonra ben bitap düşmüştüm bu sebeple Ali abimin odasına geçip uyumuştum. Kabuslarım hala vardı ama toparlanıyordum yavaş yavaş.
Düzelecekti her şey.
İki hafta sonra:
Bu bir hafta güzel geçmiş huzurumuz genellikle bozulmamıştı. Beni en mutlu eden şey yüzümdeki izlerin çoğu geçmişti.
Psikolojim hala yerlerde olabilirdi ama zamanla geçecekti.
Bugün Asırla date e çıkacaktık.
Üzerime kışlık kalın, dizimin azıcık üzerinde biten, gri bir elbise giymiş. Altında da tam siyah olmasa da siyah bir çorap ve onun üzerine de uzun botlarımı giymiştim.
Annem saçlarımı uzun bukleler yapıp bir de kurdele takmıştı.
Yüzüme tatlı aydınlık bir makyaj yapıp bol bol aydınlatıcı ve allık sürmüştük.
Annemin kolunda yavaşça aşağıya inerken son kez kendime baktım. Önce Asırların evine gidecektik. Annesi birkaç kez bize gelmişti bir kez de ben gitmek istiyordum. Her geldiğinde ellerinde bir sürü çiçek oluyordu. Çok zarif bir kadındı. Ve annemin liseden arkadaşı çıkmıştı.
"Tü tü maşallah anneme, kurban olsun annesi."
"Teşekür ederim anneciğim."
"Nasıl da tatlı ya, AY YİYECEĞİM!" Dedi bağırıp yanaklarımı sıkarken.
Biz gülerek içeriye girdiğimizde herkesin bakışları bize kaydı. Ali abim direkt gözlerime bakarken gözlerindeki şefkatle gülümsedim.
"Nasıl olmuşum babacığım?" Dedim babamın yanına gidip.
"Çok güzel olmuşsun prensesim. Nasıl göndereceğim ben seni?" Kıkırdadım. O da yanağıma bir öpücük kondurdu.
"Nevzat abin ve Hüseyin abin hep bir adım gerinde olacak. Diğer korumalar da etrafınızda olacak ama onlar kadar yakın olmayacaklar. En küçük şeyde önce onlara söyleyebilirsin. Hemen bize haber veriyorsun. Ve asla da korkmuyorsun."
Başımı salladım.
Uzun zamandır ilk kez dışarıya çıkıyordum.
Abilerime de veda etmek için elimi kaldırıyordum ki Poyraz abim kolumdan tutarak alnıma sıkı bir öpücük kondurdu.
Ardından Ali abimde beni çekince güldüm.
"Babamın dediklerinin üzerine bir şey eklememe gerek var mı küçük hanım?" Başımı iki yana salladım.
"O itle de,"
"Abi!"
"Neyse, o çocukla da aranda hep mesafe olsun. Gözüm üzerinizde." Dedi bir şekilde ardından başımın üzerinden öpüp kokladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ABİLERİM Mİ?
Adventure17 yıllık hayatını geçirdiği ailesinin öz ailesi olmadığını öğrenen Umay'ın hikayesini anlatıyoruz. Klasik bir aile kitabı olabilir ama çok daha güzeli.