Oy sınırı yeni geçildiği için geç attım
Bölümdeki kostümler önceki bölüm atılanlara benziyor, aklınızda canlandırmak için bakabilirsiniz
(bölümü silip buraya mı eklesem?)
Aras
Açıkçası, yaptığım hiçbir şey için suçlu hissetmiyordum.
Ortadan kaybolduğumuz bir hafta boyunca ne mi yapmıştım? Berke'nin kişisel sınırlarını ihlal etmiş, ortak almamız gereken kararları tek başıma almış ve biraz da bilincini bulandırmıştım.
Tamamen doğal ve zararsız bir ilaçla, tabii. Sadece ne yaparsam yapayım bana ayak uyduracağı ve yaptıklarını net hatırlayamayacağı özel bir karışımdı. Deney farelerinin hiçbirinde bağımlılık gelişmemiş veya kötü yan etkiler görülmemişti, ben de geri kalan tüm etik tartışmasının üzerine toprak atar gibi bunları atıp görmezden gelmiş ve boğazından aşağı yuvarlamıştım.
Kendimi savunmam gerekirse; on bir yaşında imzaladığı sözleşmeye göre tüm hak ve özgürlüğü benim elimdeydi. Annemin önerisiyle hazırladığım belgeyi soru işareti dolu bir yüzle bana bakan Berke'ye uzattığım günü hatırlıyordum da...
"Bu ne?" demişti metne göz gezdirirken. Bir insanın göz kaydırışı bile nasıl şiirsel olabilir diye düşünürken onu zar zor dinliyordum. "Ben, Berke Şanlısoy- Şanlısoy mu? Bu benim soyadım değil ki?"
"Benim soyadım, biliyorsun." dedim gülümseyerek. "Sen okumaya devam et."
"..." Bana şüpheli bir bakış attıktan sonra devam etti. "Ben, Berke Şanlısoy, yasal hak ve özgürlüğümün Aras Şanlısoy'a devredilmesini kabul ediyorum. Onunla ölene kadar birlikte olacağımı ve asla ayrılmayacağı- Aras, bana çıkma mı teklif ediyorsun şu an?"
"N-ne?" Kıpkırmızı kesilirken şokla ona baktım. "Bu nasıl bir düşünce tarzı Berke?"
Berke gözlerini kıstı. Bir süre bakıştıktan sonra metne geri dönmüş, daha hızlı okumaya başlamıştı. "...asla ayrılmayacağımı beyan ediyorum. Aksi taktirde onun yaptığı her şeyi kabul edeceğimi ve hiçbir hukuki zeminde yargılanamayacağını onaylıyorum... Aras...?"
"İmzalasana."
"?????" Berke kağıdı indirip bana tekrar baktı. Bugün çok mu bakışıyorduk ne? Gözlerimi kaçırmamak için kendimle yarıştım, eğer başka bir yöne baksam bakışlarımızın birbirine değdiği değerli saniyelerden olurdum.
"Hmm?" dedim ona yanaşarak. "Annem babama imzalatmış aynısını, ben doğmadan önce."
"Bir erkeği hamile bırakabilecek kadar güçlü olduğumu sanmıyorum." dedi her zamanki sakin haliyle.
"Öpüşünce kalınıyor." dedim bilmiş bilmiş. "Çok severek öpersen olur. Neden olmasın?"
Berke gülümsemekle yetindi, her gün bana defalarca kez gülümsemesine rağmen kalbim sızlamıştı. Bir gün alışacak mıydım acaba?
"Peki, her neyse. Yapalım öyleyse."
"..." Şaşkınca ona baktım.
"..?"
"ÇOCUK M-" diye bağırırken panikle elini ağzıma bastırıp etrafa bakındı.
"Hayır, sözleşme. Ama sen de benimkini imzalayacaksın!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kaçak Damat (BxB)
Teen FictionÇınar, istemediği biriyle sırf para için evlenmek zorunda kalan kız arkadaşını düğünden kaçırmaya karar verir. Tek sorun, yanlışlıkla kız arkadaşı yerine damat olan Zafer'i kaçırmasıdır.