SİYAH RUJ(TAMAMLANDI)

⚫️20.Bölüm"Aile yemeği."

Multimedia:Beren'nin giydikleri.

Keyifli okumalar! ;)

MELİS'TEN(Okuldaki Popüler ve Kötü Olan Kız)

Milano'dan aldığım yeni çantama son bir kez bakıp gülümsedim.Onca paraya değen bir çantaydı.Kasamın kilidini açıp en uygun yere özenle yerleştirdim çantayı.O sırada telefonum aniden çalmaya başladı.Gözlerimi devirip telefonumu elime aldım.

Tuğçe arıyor...

"Efendim Tuğçe?" Tuğçe,okuldaki en yakın arkadaşımdı.Onunla her şeyimi paylaşırdım.O kadar güvenirdim yani.

"Meliiiiiiis bana görmediğini söyleme!"diye cırladığında telefonu kulağımdan uzaklaştırmak zorunda kaldım.Cırlaması bitince "Ne oldu,yine?"diye sordum.Derin bir nefes alıp söze başladı:

"Instagram'dan okula yeni gelen çocuğun profiline gir.Adı Bora."dediğinde gözlerimi yine devirdim.Bora,çekici bir tipe benziyordu ama benim aklımda ve kalbimde tek bir kişi vardı,Buğra.Tabi o da benimle ilgilenmiyordu.Gözü Çiğdem'deydi.Tabi ki de planlarım vardı.

"Tamam kapat."diyerek aramayı sonlandırdım.Dediği gibi Instagram'a girerek kullanıcı adını arattım.İlk çıkan kişiye basıp son yüklenilen fotoğrafa baktım.Fotoğrafa bakınca ağzım bir karış açılmıştı.Bora denilen çocuğun yanında ezik Beren vardı.Bikiniyle çekilen bir fotoğraf olduğu için Beren'nin fiziğinin benimkinden daha iyi olduğunu gördüm.

Fotoğrafın altına bir tane kırmızı kalp konulmuştu.Beş yüz elli bir kişi beğenmiş yüz doksan üç kişi yorum yapmıştı.Derin bir nefes alıp tekrar Tuğçe'yi aradım.

"Gördün mü?"diyerek açtı telefonu.

"Evette bana ne bundan?"

"Beren'nin canını yakmak istemiyor muydun?Al sana fırsat."dedi.Anlamıştım ama anlamamazlıktan gelerek "Ne fırsatı?"diye sordum.

"Aralarını boz.Ama aralarını bozan şey sen ol."dedi.Elimde olmadan da gülümsedim.İşim gücüm yoktu da sanki.Ama biraz düşününce iyi fikre benziyordu.

"Okullar açılsın o zaman hallederim.Yaz tatilimi bir ezik için harcayamayacağım."dedim ve "Kapatıyorum."diyerek konuşmayı sonlandırdım.

*

BEREN'DEN

"İnanmıyorum Bora!"diye bağırdım.Bağırmamla kafedeki herkes bize döndü.Denizden çıktıktan sonra siteye pek uzak olmayan bir kafeye gelmiştik.Telefonumda gezinirkende Bora'nın koyduğu fotoğrafı görmüştüm.

"Hani koymayacaktın!"dedim bu sefer kısık sesle.Omuzlarını silkti ve bana gülümsemesini bahşetti.Şuan o kadar sevimliydi ki doğru dürüst kızamıyordum bile.

"İçimden geldi."dedi tüm sevimliliğiyle.

"Şapşal."diyerek telefonuma geri döndüm.Fotoğrafın altına bir sürü yorum yapılmıştı.Kendi kendime sırıtarak telefonumu kapattım ve masanın üzerine koydum.Önümdeki kahveden bir yudum alıp deminden beri beni izleyen Bora'ya baktım.

Ağzımı açacağım sırada telefonu çaldı.Telefonuna bakıp geri koydu.

"Açsana."dedim.

Telefonunun sesini kısıp "Önemli değil."dedi.Biraz öne doğru eğilip arayan kişiye baktım fakat ben göremeden o telefonu cebine koydu.

"Kalkalım mı?"diye sorduğunda kahvemden bir yudum daha alıp ayaklandım.Ben arabaya ilerlerken o da hesabı ödüyordu.Arabaya binip kapıyı kapattım.O da arabaya bindi ve telefonunu aramızda ki bölmeye koydu.