Aferin Mangle aferin ilk günden sınıfın maskarası ol! Hayır yani anlamıyorum sakarlığıma tüküreyim benden de zaten anca bu beklenir. Normal insanlar cam kırar falan ama eğer ben Mangle'sam gider kütüphane raflarını üzerime devirir ve hiç yara almadan kurtulurum işte bu benim stilim!
Okulum 4. günü bugün Türkçe sınavı var. Off o gıcık adamın suratını görmek istemezken haftada 13 saat dersine giriyorum bide üstüne sınav oluyoruz harika (!)
Arkamda sırtımda bir oyuk açmışçasına beni dürtükleyen bir adet Foxy oturuyor.
-Mangle 8 ne? dedi Foxy
-.......
-Mangle!? dedi ve sırtımda bir mağar açtı
-Offff -B oldu mu,dedim
-Sonunda, dedi ona kötü bir bakış attım ve testime geri döndüm. Acaba bu A mı C mi? Önümde Toy Chica oturuyordu ve sınavını bitirmişti,acaba ona mı sorsam? En iyisi sormak diye düşünüp kalemin arkasıyla onu dürtükledim
-Hıhh,diye tuhaf bir ses çıktı.
-15 A mı C mi,dedim. Biraz bekledikten sonra
-B,diye fısıldadı. İşte Türkçe dersimin ne kadar iyi olduğunu anladınız dimi.
Son sorumu da işaretleyip gururla sınav kağıdını öğretmenin önüne koydum. Nathan hoca biraz kağıda baktıktan sonra "Çıkabilirsin" dedi. Yapacak işim olmadığından kantine indim ve tost yedim. Evet yapacak işim olmayınca yemek yiyorum. Tostu bitirdikten sonra zaten zil çaldı bende dolabımın olduğu koridora doru yürümeye başladım. Benden kat kat daha büyük bir kütleye çarpınca duraksadım ve kim diye baktım.
-Sınavın nasıl geçti, diye sordu Freedy.
-Yani, iyi geçmedi ama bir şeyler yapmaya çalıştım,dedim
-Aynen bende de öyle oldu, dedi gülerek.
-Tamam derste görüşürüz,dedim
-Görüşürüz ,dedi ve havalı bir şekilde yürümeye devam etti. Derste görüşürüz dedim de acaba ders ne.Beden eğitimi, bir dakika benim yanımda eşofman falan yok ne yapacam ki ben diye düşünürken Toy Chica bana
-Ben eve gidiyorum,dedi
-Neden,diye sordum
-Biz taşınıyoruz da eşyalarımızın olduğu kamyon karışmış onun için,dedi. Ve aklıma bir şey geldi
-Toy Chica sen beden dersine girmeyeceksin ya,şey çantanı ben alabilir miyim,dedim
-Tabiki alabilirsin,dedi çantayı bana uzatarak
-Çok teşekkür ederim,diyip ona sarıldım
Koş Mangle koş!!Evet yakar top oynuyoruz sanki 6. sınıfız. Ebeler Freedy ile Foxy'di ve kimseye acımıyorlardı. Freedy bana öyle bir bakış attı ki sanki "Yaktım seni Mangle kork benden dedi". Freedy'ye doğru bakarken yere kapaklandım ve bileğim off çok acıyor. Bileğimi tutup yüzümü buruşturdum. Freedy yanıma yaklaşıp bileğime baktı
-Mangle özür dilerim,dedi oyy kıyamam.
-Tamam Freedy sen bir şey yapmadın zaten,dedim ve yükselmeye başladım.ÖLÜYOR MUYUM!? Beyaz ışığı doğru yükseliyorum derken anladım ki beyaz ışık güneş ışığı da ben niye yükseliyom diye bakarken Foxy'nin beni taşıdığını gördüm.
Revirdeki hemşiremiz çok ilginç biri yüzü tanıdık geliyor ama çıkaramıyorum.
-Bileğin burkulmuş,vallaha mı ben koptu sanıyordum. Şimdi bir bandaj sarıcam bandajlı kirlendikçe değiştir,dedi. Tamam anlamında kafamı salladım. İyi ki bacağım burkulmuş hayır piskopat değişim ama eve erken gidicem işte öğrenci olunca şaftın kayıyor bileğin burkulunca Mutlu oluyorsun. Bu arada hala Foxy'nin kucağındayım.Şimdi hazır Foxy'ye yakından bakıyorken size onu anlatıyım.Uzun boy biraz kaslı bir vücut sarı gözler ve kızıl saç. Tuhaf olan şey kızıl saçın Foxy'ye çok yakışması. Foxy'nin saçı böyle havuç gibi değil daha kızıla kaçan kahverengi desem daha mantıklı olacak.
-Çok yakışıklıyım dimi,dedi. Aferin Mangle. Ne diyecen şimdi ona.
-Şey saçında bişey var bekle adliyim,diye uydurdum ve saçına uzandım. Aman Allahım! Şimdiye kadar dokunduğum en yumuşak şey. Kendine gel Mangle. Sanki elimde bişe varmış gibi onu aşağı atıp
-Aldım,dedim. Sırıttı ve beni kütüphanedeki yumuşak koltuklardan birine koyup "Bir dakika bekle" dedi. Elinde benim okul çantam ile geri geldi.
-Hadi seni eve bırakayım,dedi
-Yok ben kendim giderim,diyip ayağa kalktım ama dengemi sağlayamayıp kalktığım koltuğa geri düştüm.
-Emin misin burdan pek öyle gözükmüyor da,dedi dalga geçerek. Sen bu halinle daha yürüyemiyorsun bile.Zaten arkanda 15 kiloluk çanta var ben seni bırakayım evine,dedi.
-Tamam o zaman ,diyip Foxy'nin arabasına yürümeye başladıkça. Tabi siz diyosunuz bu kız yürüyemiyordu şimdi ne oldu diye merak etmeyin Foxy bana yardım ediyor. Arabada hiç konuşmadık,tam arabadan inerken Foxy:
-Şey okul bizi bir kampa götürecekmiş sen gelicek misin,dedi. Ne kamp mı!
-Çok isterim ama annemlere haber vermem lazım. Neyse görüşürüz,dedim. Görüşürüz dedi sessizce. Eve gelince ödevlerimi yaptım,anneme kampı sorunca"Tabiki gidebilirsin arkadaşlarınla kaynaşırsın"dedi. Ohh rahatladım,zaten gitmek istiyordum.
Saate baktığımda 23:36 olduğunu gördüm ne ara o kadar oyalandım ki ben diye düşünüp kendimi yatağa attım
