Berk'in takımı :)
Ve Alya'nın dinlediği şarkı :)
İyi okurlar :) Lütfen beğenelim.
Son derstende kurtulduk ve hepimiz eve gidiyorduk. Bugün son sınıfın kızları birbirlerine elbiselerini anlata anlata bitiremediler. Ayy yeter!! Bu ne sevinç kardeşim, sanki kocaya gidiyonuz. Tamam bende heyecanlıydım ama baloyla ilgili değildi. Baloya gidiceğim kişiyle ilgiliydi. Berk bugün okula gelmedi. Belki baloyada gelmiyicekti. Onun için meraklanmaya başlamıştım. Şuan nerde ve ne yapıyordu acaba?
Telefonumuda bugün okula getirmemiştim. Bravo bana! En gereksiz anımda yanımda olur, işim olduğunda yanımda olmaz zaten! Şuanda hemen eve gidip Berk'i aramak istiyordum.
Okuldan hızlı adımlarla çıktım. O kadar hızlı gidiyordum ki neredeyse yolu yarılamıştım. Koşarak gitsem çoktan varmış olurdum. O sokağın önüne gelince durdum. Anılarım bana baskı uygulamaya başladığı an bir anda titredim. Diğer yol çok uzundu ve benim vaktim yoktu.
Sokağa girdiğim an koşmaya başladım. Böylelikle hem yanımdakilerin yüzlerini görmüyor hemde zamandan tasarruf ediyordum.
Hızlı koştuğum için sokağın sonuna varmıştım. Çok hızlı davranarak siteye ulaştım. Sitenin kapısından girdim ve tekrar koşmaya başladım. Sonunda eve varmıştım. Anahtarla kapıyı açıp kendimi içeri attım. Nefes nefese kalmıştım. Annem evde olsaydı çoktan sesi duyup gelirdi. Ama yine yoktu. Merdivenlerden yukarı çıkıp karanlık ortamda odamı buldum. Hava baya kapalıydı. Gece gibi gözüküyordu.
Odama girdim ve çantamı savurdum. Telefonu elime alıp yatağımın üzerine yerleştim.
Telefon uzun uzun çaldı ama cevap veren yoktu. 5-10 kere daha cevapsız çağrı bıraktım. Bugün o olmazsa ben o baloya da gidemezdim annemi takipte edemezdim.
Kaşlarımı çatıp kendime kızdım. Ben bu yaşıma kadar yalnız hareket ettim. Herşeyi yapabilirdim. Acele adımlarla banyoya gittim. Üzerimde ki formalardan kurtuldum ve duşa girdim. Evin içi soğuk olduğu için havluya sımsıkı sarılıp odama koştum.
Rahat birşeyler giydim ve maşayı fişe taktım. Koşar adımlarla aşağıya inip ısıtıcıları çalıştırdım. Mutfağa gidip kendime bir bardak su aldım. Aklım hala Berk'teydi. Ama benimle gelmek istemiyorsa açık açık söyliyebilirdi. Böyle saklanmasına gerek yoktu. Hep böyle mi olucaktı yani? Beni sevenler bırakıp gidicekmiydi?
Gözlerim dolmaya başlayınca bardağı sinirle tezgaha bıraktım. Merdivenlere doğru ilerlerken ev telefonunun yanında beyaz bir kağıt gördüm. Annem not bırakmıştı, hayret!!
'Alya, tatlım ben otele gitmeden eve uğruyucam. Beni beklersen beraber çıkarız.'
Otele gitmeden eve uğruyucakmış. Ne yapıcak evde tabii ki süslenicek. Notu aldım ve aklıma prizde ki maşa geldi. Hızlıca yukarı çıktım. Notu bir kenara attım. En sevdiğim şarkılardan olan John Newman- Love Me Again şarkısını son ses açtım ve aynanın karşısına geçtim. Saçlarımı kuruttum ve maşa yapmaya başladım. Tabi daha önce maşayı 3-4 kere yapmıştım bu yüzden pek becerikli değilim. Elimi bir kaç kez yaktıktan sonra maşa işini bitirdim.
Zamanım az kalmıştı zaten. Telefonumu elime aldım ve arıyanlara baktım. Kimse aramamıştı Berk için gerçek anlamda endişelenmeye başlamıştım. Baloya benimle gelmesi önemli değildi belki gerçekten gelmek istemiyordu. Şuan onun gelmemesi umrumda değildi. Onu merak etmiştim içimden aramak gelsede bunu yapamazdım.
Kendimi o aptala teslim edemem ben! Elbiseyi hızla yerinden çıkardım ve yatağın üzerine attım. Annemin makyaj çantasını alıp aynanın karşısına geçtim. Göz makyajımı hafif yapmayı seviyordum. Makyaj işini halledince üzerimde ki şorttan ve t-shirtten kurtuldum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk mı ?
Teen Fiction"Ya ne yapıyorsun? Dikkat etsene." Ben bunu diyince çocuk afallasa da laf unutmadı. "Asıl sen ne yapıyorsun?" "Böyle fotoğraf çekilmez. Ben mi öğreteyim sana?" "5 metre yayılan ben değilim kızım." ---------------------------- Ataberk ve Alya'nın...