Owl Divorce Agency

7. Bölüm

"Peki, birbirimizi tanımaktan başlamaya ne dersin?"

"Yapabileceğimiz başka bir şey yok gibi."

"Imm... En sevdiğin renk ne?"

"Tanrım!" Kyungsoo boş duvarlarda yankılanan bir kahkaha atmıştı. "Sen ciddisin!"

"Birbirimizi tanıyalım demiştim." Jongin onun dalga geçmesinden rahatsız olmuş gibi sırtını dikleştirmişti.

"Birbirimizi tanıyalım derken bu kadar baştan başlayacağını düşünmemiştim." Kyungsoo gülmeyi kesip ciddi görünen Jongin'e bakarak derin bir iç çekmişti. "Tamam. Nasıl istersen. Cevap veriyorum siyah."

"Nedense şaşırmadım." Onu onaylarcasına başını sallamıştı. "Peki neden?"

"Bir nedeni yok. Beni yansıttığını düşünüyorum. Sade, herhangi bir özelliği olmayan, çoğu şeyi içinde barındıran... Ya da onun gibi bir şey işte."

"Anlıyorum." Anlamak yerine daha çok bu açıklamayla eğlenmiş gibiydi.

"Peki senin ki?"

"Beyaz." Düz ve tereddütsüzce söylemişti.

"Neden?" Kyungsoo aslında nedenini pek de merak etmiyordu, sadece o sorduğu için soruyordu.

"Çünkü esmer olduğum için beyaz giyince harika görünüyorum."

"Tanrım." Jongin neşeyle gülerken Kyungsoo kusar gibi yapmıştı.

"Baksana, en sevdiğin renk siyah demiştin ya, benim de tenim koyu."

"Beni bu adamdan farklı bir yere koyar mısınız? Hücre de olur!" Kyungsoo parmaklıklara asılıp bağırdığında Jongin oldukça eğlendiğini itiraf etmeliydi.

"Biz artık seninle hapishane arkadaşıyız buraya gel!" Jongin kolunu diğerine dolayıp kendine çekmişti.

"Sence bizi aynı yere verirler mi?" Kyungsoo başını Jongin'in göğsüne yaslarken sormuştu.

"İdam etmezler mi bizi?"

"Doğru!"

"Ne biçim avukatsın sen?!"

İkisi birbirine sarılmış gülerken aralarındaki bu yakınlığı sorgulamayı düşünmemişlerdi. Tuhaf ve anlamsız bir şekilde tanışmalarına rağmen, birbirleriyle bu kadar anlaşmaları kesinlikle Jongin'in planları dışında işleyen bir olaydı.

Belki birbirine hiç benzemiyorlardı ancak ikisinin de umrunda olan bir şey varsa bu tarz şeyleri umursamamalarıydı.

"İtiraf et mahkum kıyafetleriyle bile harika görünürüm." Konuşmaları hangi ara bu yönde gelişmişti bilmiyorlardı ancak Jongin şu an kendini övmekle meşguldü.

"Gardiyanların kadın olmaması üzücü olmalı senin için." Kyungsoo yorum yürüttüğünde Jongin daha fazla gülmüştü.

"İnan bana sevimli erkek gardiyanları tercih ederim."

"Sevimli ve gardiyan kelimesini aynı cümlede kullandığına emin misin?"

"Oops, sorry."

"Bu arada... Tanrım cidden erkeklerden hoşlanıyorsun değil mi?"

"Avukat olmayı bırakıp gardiyan olmak istersen haber ver, suç işleyip geldiğime emin olacağım. Belki üzerimi kontrol ederken kalçalarıma dokunursun?"

"Tamam, bu biraz fazla olmaya başladı."

"Bence de, gardiyan olmak için fazla kısasın." Jongin kesinlikle bu işten eğlenirken Kyungsoo öldürücü bakışlar atıp Jongin'in boynuna yapışmıştı.