"Uyumadın mı?" Jongin hemen yan yatağında yatan Kyungsoo'nun gözlerini açık gördüğünde şaşırmıştı. Yatalı yaklaşık bir saat geçmişti ancak Jongin hala uyumayı başaramamıştı.
Sağına döndüğü sırada Kyungsoo'nun büyük ve güzel gözlerinin parıldadığını görmüştü. Karanlıkta bile böyle parlamayı nasıl başarıyordu?
"Uyku tutmadı." Basit bir cevabın bile ağzından ne kadar güzel döküldüğüne dikkat etmesi uykusu olmasından mıydı bilememişti Jongin.
"Rahat değil misin yoksa? Anneme söyleyeyim mi başka bir yerde yat? Bu yataklarda çocukken yattığımız biraz küçükler. Gerçi senin de pek büyük olduğun söylenemez ama..." Jongin endişeyle birkaç şey mırıldanırken son anda kırdığı pot yüzünden utanmıştı. "Demek istediğim o değildi özür dilerim."
"Sorun değil. Benim yatağımdan daha rahat olduğu kesin." Karanlıkta bile belli olan gülümsemesi belki de Jongin'in Kyungsoo'da gördüğü en samimi gülümsemeydi.
"Bugün için özür dilerim. Bir anda ailem seni zorlamış gibi oldu. Böyle şeyleri sevmediğini biliyorum ve..."
"Hayır, ben çok eğlendim." Kyungsoo'nun cevabı gergince özür dilemeye çalışan Jongin'i şaşırtmıştı. "Ailen gerçekten harika Jongin."
"Aslında her zaman böyle değillerdir. Misafir olduğun için, genelde sürekli birbirlerine girerler."
"Önemli olan da bu zaten. Hala birlikte olmaları, her şeye rağmen aile sıcaklığını korumaları... Uzun zamandır hissetmemiştim bu duyguyu, teşekkür ederim."
"Ben... Kötü şeyleri aklına getirdiysem özür dilerim."
"Hayır, hayır. Sadece böyle bir anneye sahip olduğun için kendini şanslı hissetmelisin." Jongin Kyungsoo'nun annesi konusunda ne kadar hassas olduğunu bildiği için bir süre sessiz kalmak istemişti, ama yine de konuşmak, onunla bir şeyler paylaşmak istiyordu.
"Annem... Sakatlanması tamamen hayatımızı alt üst etmişti o zaman. Tedavi süreci zaten zorken tedaviye cevap alamaması üzerine psikolojik olarak da sorun yaşamıştık. Şimdi her şey yolunda olmasına rağmen onu hala arada yemek çubuklarını tutarken bile zorlandığını görmek... Birlikte bahçedeki çiçekleri sularken koşup oynayamamak... Büyümeme rağmen hala içimde kaldı galiba. Yine de onu mutlu görmek o kadar güzel ki. Çoğu gece ağladığını bilsem de... Ayrıca bugün için teşekkür ederim, yani onun sakat olduğunu biliyormuş gibi davrandığın için. Genelde herkese kendim hakkında pek bir şey anlatmam, hiçbir zaman öyle bir düşünceye girmedim ancak annem hep durumu yüzünden ondan utandığımı, bu yüzden söylemediğimi düşündü." Kendi kendine mırıldanırken bir anda utanmıştı. "Tanrım bir anda neden bahsetmeye başladım ben. Özür dilerim."
"Hayır, hayır sorun değil. Bana anlatmana sevindim bile. Sonuç olarak benim aile ilişkime sen de bizzat şahit oldun." O günü düşününce içini huzursuzluk kaplamasına rağmen zor da olsa destek vermek için gülümsemişti Kyungsoo.
"Artık birbirimizin özeline indik galiba."
"Galiba. Bu arada burada neden iki yatak var? Ablanla eskiden aynı odada mı kalıyordunuz?"
"Kardeşimin yatağı." Jongin bir anda sessizleşmişti. "Yatağıydı... Annemin sakatlandığı gün aramızdan ayrılmadan önce."
"Ben..."
"Özür dileme faslını bir kenara bırak. Alıştım çünkü bu tarz sorulara ve cevaplara."
"Yine de özür-"
![](https://img.wattpad.com/cover/44125692-288-k68036.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Owl Divorce Agency
FanfikceOnların görevi, diğerlerinin aksine birleştirmek değil, ayırmaktı. -Dragon Dating Agency 2. Sezon-