BOLUM 5

9.2K 776 6
                                    

5.BÖLÜM
Ona baktım, ne zaman bana sığınan birine hayır demiştim. Korku dolu gözlerle kollarımda titrerken ona nasıl hayır diyebilirdim ki? Gözlerimi ondan ayırdım ve karşımda şaşkınca duran üçlüye döndüm.
"Şey biz kaçarak evlendik."
Aklıma ilk gelen yalanı uydurdum. "Ve yardıma ihtiyacımız var.!"
Genç adam sözümü ikiletmedi, bir bana bir kıza baktı sonra annesine döndü. Kapı hala hızla çalınıyordu. "Anne, onları benim garaja götür, eşya yerine. Baba sende sakin ol! Kapıyı ben açarım." Sonra bize döndü.
"Annemi takip edin."
O an bu çocuğu takdir ettim. Bayan Emma, bize yolu gösterirken kız koluma sıkıca sarılmıştı ve bir yandan da elini tutuyordu. Hızla toplu kadını takip ettim. Bizi evin arka tarafındaki garaja götürdü ve yerdeki eski kilimi çekti. Kapağı kaldırdı. Önce içeri ben girdim. Ardından ince belinden kızı kucakladım ve dar olan yere yanıma çektim. Kadın kapağı kapatmadan bir an bize baktı.
"Valerie tatlım, korkma biz sevgiye değer veririz."
Kapağı kapattı ve kilimi üzerine örtmesini izledim, ahşap deliklerden. Valerie hızlı nefes alıyordu ve titriyordu. O bana kafa tutan kız gitmiş ve korkak bir çocuk ortaya çıkmıştı adeta. Bana sokuldu daha çok. Bende ona sarıldım ve titremesini geçirmek için konuştum. "Valerie,neden kaçtın!"
Bana baktığını hissediyordum ama o mavi gözleri görmemi karanlık engelliyordu.
"Beni hiç tanımadığım bir adamla evlendirmek istedi. Bunun ne demek olduğunu bilemezsin!"
Ona daha çok sarıldım ve bunun beni rahatlattığını fark ettim. Sabun kokusu bu küçük yeri sardı.
" Sana yardım edersem benim çıkarım ne olacak." dedim fısıltıyla. "Benden kurtulacaksın." dedi ve ben gülümsedim.
Ardından garajdaki ayak seslerini duydum.
"Onların buraya uğramadıklarına emin misiniz?" Bu kapıdaki sesti. "Elbette, bizim hiç misafirimiz olmaz. Bayım, bizi rahatsız ediyor sunuz?Lütfen." Bu seste Emma'nındı.
O kadar duru ve sakin konuşuyordu ki. Ben bile ona inanabilirdim. "Pekala."diye homurdandı adam. Ardından bir melodi duyuldu ve tekrar David konuştu.
"Dimitri,burada da yoklar.O kızı bulursam cezasını ben vereceğim. Tüm itibarım iki paralık oldu."
Bu söz üzerine Valerie tekrar titredi ve ben onun sırtını sıvazladım. Aslında normalde Valeria bu kadar korkmamış olsa ilk işim o adama saldırmak olurdu ama bunu kızın önünde yaparsam şoka gireceğinden korkuyordum. David girdiği gibi hızla çıktı. Bir kaç dakika sonra Emma geldi. Kilim çekildi, kapak açıldı. Gün ışığı ilk önce Valerie'nin saçlarını parlattı. Onu belinden kavradım ve dışarı uzattım. Emma'nın yardımı ile dışarı çıktı. Ardından ben tek hamlede çıktım.
Onu koruyacağımdım eminmişçesine yanımdan ayrılmıyordu Valerie. Tekrar salona döndük.
"Şimdi ne yapacağız, her yeri tutmuşlardır. Tanrım, beni öldürecekler!"
Koltuğa çöküp hıçkırmaya başladı. Hepimiz ona bakıyorduk, sonra bakışlar bana döndü ve bende eğilip önünde durdum.
"Valerie, babanı tanırım. Evet, herşeyi yapabilecek güçte. Âmâ onun sözü benim topraklarımda geçmez." Başını kaldırdı ve ıslak gözlerle bana baktı. Ağlayınca gözleri daha da koyulaşmıştı.
"Beni yanında götürecek misin?" Gülümsedim.
"Bana nasıl güveniyorsun?" diye fısıldadım. Oda gülümsememe o harika gülümsemesi ile cevap verdi. "Bilmiyorum, yanlızca özgür olmak istiyorum. Birbaşıma ayaklarımın üzerine durmak. Evlenmek değil ve senden başka kimse yok." diye fısıldadı. Etrafa baktım ama bizi yalnız bıraktıklarını gördüm. "Tamam, madem kurtuluşum bu! Seni Yunanistan'a götüreceğim! Âmâ ailemin yanına olmaz. Bir müddet bizim eski evde kalırsın. Sonrasına bakarız." Küçük elleri ile yanaklarından akan yaşı sildi. Tekrar gülümsedi.
" Ben çok teşekkür ederim. Sana hayatım boyunca minnettar kalırım." "Beni rahat bırak yeter." dedim gülümseyerek.
"Söz veriyorum. Beni bir daha görmezsin." Burnunu çekti ve ben gidip yanaklarından hala sicim gibi akan yaşlarını sildim. Ne kadarda yumuşak bir teni vardı ve lanet olası sabun kokusu hala çok yoğundu. Bana baktı.
"Adını bile bilmiyorum."dedifısıltıyla.
"Damon adım bu!" "Damon"diye tekrar etti. Sonrada küçük omuzunu silkti.
"Hiçte havalı değil." dedi ve ben kızıl şeytanın geri döndüğünü anladım. Tanrı yardımcım olsun ki. Bu zorlu bir yolculuk olacaktı. Aslında kardeşimi arayıp bana bir helikopter yada özel uçağımı yollamasını söyleyebilirdim ama bunu yaparsam herkes Valerie'den haberdar olurdu. Bu da hemen evlenme baskısı demekti ki bu istediğim en son şeydi. Onu adadaki evime götürecektim. Sonra ne yapacağıma karar verirdim.

Konitopoluos serisi 1 Kacak GelinHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin