adını koyamadım ki.....

Evim evim, güzel evim - Bölüm 17

Aylin'in yardımıyla elinde değneklerle 2 katı çıkan Bal, eve girince kendini koltuğa attı. Kapıdan girdikleride ellerinde sadece Bal'ın ve Aylin'in çantaları ve içinde Bal'ın pijamasıyla çamaşırlarının bulunduğu bir karton torba vardı. Bal, öyle çok ıvır zıvır eşyayı sevmezdi taşısın. Aylin'de bunu bildiğinden sadece bir gecelik ve çamaşır almıştı Bal için.

Aylin de kendini Bal'ın yanına attı...

''Müge gelecek akşama, beraber yemek yeriz sonra Cenk beni alır. Müge gelene kadar biraz uzan dinlen istersen...?''

''Aslında iyi olur ama önce bir banyo yapmak istiyorum. Valla saç diplerime kadar tentürdiyot - oksijenli su ne varsa kokuyorum. Kurtulmam lazım hastane bünyesinden...''

''Tamam... Önce ayağını 'paket' yapalım.... Banyo da ıslanmasın''

Bal, banyodan çıktığında Aylin, ona bir kupa kahve hazırlamıştı.

''İşte budur yaa.... ''

''açıkçası benim de kahveye ihtiyacım varmış. Ohh be, iyi ki Kaan ve Cem'i de gönderdim. Deli gibi ikisi birden şiir yarışmasında ki veletler gibi başladılar bir ağızdan. Bir an orda olduğumuzu bile unuttuklarına eminim...''

''Ne denli iyi arkadaşlarım var benim di mi.... Cem, suçluluk duygusu havuzunda boğuluyor - ki hayret onda bu duygu ne gezer - Kaan, ....'' Kaan için bir şey bulamayınca söyleyecek Aylin devreye girdi.

''Kaan senden hoşlanıyor ve merak ediyor'' Aylin'in kendi dile getirdiği bu fikirden pek bi memnun olmuştu.

''Öyle mi dersin?'' Fikir hoşuna gitmişti Bal'ın, ama fazla da kaptırmaya gerek yoktu... Sonuçta 18 yaşında genç kız değildi heyecan yapacak ne vardı....Kahveler bitene kadar iki arkadaş koltuklarda sohbete devam etiler. Sonunda Aylin, Bal'ı yatağa gönderdi zorla. Kaan'dan açılınca sohbet, cin kesilmişti Bal...