1

3.7K 194 35
                                    




-'Bensiz sen 1 hafta dayanamazsın anlıyor musun! Bunu o aklına sok aptal!'

Onun bağrışlarına aldanmadan demir kapıyı ,bir daha o eve girmemek üzere sertçe çarptım. Bunu çok daha önce yapmam gerektiğini biliyordum ama kendimde o cesareti hiç bir zaman bulamamıştım. Elimin tersiyle gözümü sildim , ve hıçkırıklarımı durdurmaya çalıştım. Her zaman canı yanan ben olmaktan nefret ediyordum. İnsanlara bu kadar değer verirken ,onlar benim duygularımı hiç düşünmeden ,istediklerini yapabiliyordu. Sonrasında hiç bir şey yok muşçasına hayatlarına devam ediyorlardı. Hiç beni düşünmeden...

Elimdeki sırt çantamı ,sırtıma taktım ve koşarak merdivenlerden indim. Ve hızlıca kendimi ana caddeye attım.Sadece koşmaya başladım. Şimdi ne yapacaktım. Kalacak yerim dahi yoktu. Ağlamak istiyordum ,bağırmak istiyordum , veya her ikisini de bir anda yapmak. Derin nefes aldım, durdum ve etrafımı izlemeye başladım. Daha saat erken olduğundan pek fazla kişi yoktu. Karşı banklarda uyuyan bir kaç adama baktım.Bir banka oturdum. Yanağımda süzülen göz yaşlarımı hızla sildikten sonra uzun bir zaman sadece oturdum. Hiç bir şey düşünmedim .

Bir ev bulmalıydım ...en azından uyumak için? Telefonumu çıkardım.
Rehberde "claire" bulduktan sonra üstüne bastım. Birkaç çalış tan sonra açtı
-'Ne zamandır aramıyorsun Sky nerelerdesin?' Arka arka soruları sıraladığında onu ne kadar özlediğim gerçeğini hatırladım. Derin bir nefes aldım.

-'Claire ş-şey b-ben ... ne yapacağımı bilmiyorum'

---------

-'Lütfen kemerlerinizi bağlayın''

Dediklerini yaptıktan sonra arkama yaslandım. Claire ,Los Angles a gelmemi söylemişti. Bende kabul etmiştim. Claire ile ben çocukluk arkadaşıydık. Bana her zaman Los Angles a gelmemi söylüyordu , ama ben şu aptal yüzünden hiç gidememiştim.

Kululaklıklarımı kulağıma taktıktan sonra gözlerimi kapadım.

.....

-'Seni çok özlemişim Sky'  bana o yüzünden eksik etmediği gülümsemesi ile bakarken konuştum.

-'Bende seni ' dedim ona daha çok sarılırken. Arabayı çalıştırırken

-'Evde ne kadar yalnızım bir bilsen. Ev arkadaşı arıyordum ,ama hiç biri senin gibi değil !' Kısa bir bakış attı.

-'Üzülmemem için diyorsan boş ver' dedim kıkırdarken

-'Gerçekten , bir kaç adayla konuştum ' dedi yüzünü buruştururken. 'Biri gotik idi. Ve doğrusu korktum , biri şu her gün eve ...'

-'Evet anladım ' dedim hızlıca

-'Ah iyi ' dedi daha çok gülerek 'Diğeri de bana sarkıyor gibiydi ... ve kızdı '

-'Ow ' dedim gülerek , oda güldü.

-'Senden daha mükemmel bir aday olamazdı' eğer kendimi iyi hissetseydim kesinlikle burda biliyorum derdim. Bekledi ve devam etti ' Aman tanrım ,seni övdüm ve sen hiç bir şey demedin. Durum çok kötü olmalı. Birden ,ona kadar sayı verirsen?'

-'11 KESİNLİKLE!' Dedim yaslanırken.

-'Ne olduğunu anlat ' dedi kırmızı ışıkta dururken

-'Kavga ettik ' boğazımdaki o acıyı hissettiğimde camı açtım.

-'Siz hep kavga edersiniz ' dedi bana bakarken

-'Bu berbattı ama ' ağlama hissimi bastırdım derin nefes aldım 'Hiç diğerleri gibi değildi. Ve onun bana göre olmadığını ... biliyordum ve bunu bir kez daha kendi kendime kanıtladım'dedim ,parmaklarımı pencerede gezdirirken. Yeşil ışık yandığında hızla ilerlemeye başladık.

-'Ah her neyse ' dedi gülerken ' Artık yeni bir başlangıç yapıyorsun ... bu harika bir şey. Çok az kişinin elde edeceği ikinci şans gibi bir şey ' bekledi ' Ve son şans ,bunu iyi değerlendirmelisin' arabayı park etti bana baktı ' Ve sana yardım edeceğim' arabadan çıkınca yaklaşık 15 katlı bembeyaz bir binanın önünde durduğumuzu far ettim.

-'Senin evin mi?' dedim 'Burası mı? Sen ama yani bende ve burası !'

-'Biliyorum kirasında zorlanıyorum , o yüzden bir arkadaşa ihtiyacım vardı. Taşınalı belki 3 hafta falan olmuştur ama çok güzel değil mi , sen birde içini gör!' bekledi 'Kendi ... yani artık bizim evimiz diye demiyorum ama aşık olacaksın ' dedi demir kapıyı ittirirken. Asansörde 5. kata bastıktan sonra aynada kendine bakmaya başladı.

-'Yarın okula kaydını yaptırırız'

-'Claire ' dedim aynada görüntüsüne bakarken

-'Ne' dedi bana dönerken ' Bak o salakla ne yaşadın umurumda dahi değil , tabi sen anlatmadıkça ki çok merak ediyorum. '

-'Şu yeni hayat şeyinde çok hızlı değil misin? Daha bir kaç saat önce oradaydım ,şimdi burada' zorla gülümsediğinde ellerini birbirine bağladı .

-'Bazı şeyleri ne kadar çabuk halledersen o kadar iyi Skylar' omuzlarını silkti.

Asansör durunca o önde ben arkada çıktık. 45. no önüne geldiğinde durdu ve arka cebinden anahtarı çıkardı. Tam açacakken arkasına döndü

-'Hey biraz sırıt gerçekten ben bu eve her girdiğimde sırıtarak giriyorum'

-'Tamam' dedim zorla sırıtırken

Kapıyı yavaşça açtı bende girince kapıyı itti. Ev gerçekten de harika üstüydü. Her yer kahve ve beyazın uyumu içerisindeydi.

-'Geldiğimde eşyalar vardı ' dedi buzdolabının kapağını açarken 'Ağzını kapat suyu akıyor ' dedi gülerek

-'Ne ?'

-'Hiç' . Buzdolabından portakal suyunu aldıktan sonra kapattı. Bir dolaptan bardak aldıktan sonra , portakal suyunu ona boşalttı. Tam bir yudum aldı ve lavaboya tükürdü. Ben ona deli gülerken o suyla dilini temizliyordu

-'Aman tanrım iğrenç .Ögh ... ögh gülme iyy !' musluğu kapatınca ölümcül bakışlarını bana doğrulttu ' Bozulmuş , dolaptaki her şey gibi ' dedi yüzünü buruştururken.

-'Hey ne diyeceğim . Buralarda bir yerde market gibi bir şey görmüştüm. Ben alışverişi yapayım'

-'Ama ' sözünü hızla kestim. Üzerine daha fazla ağırlık olmak istemiyordum.
Ne kadar yakın olsamda kendimi kötü hissediyordum. Rahatsız?

-'Bu evde bende oturmuyor muyum?'

-'Tamam ' dedi ve anladığım kadarıyla yedek anahtarı bana verdi 'Al senin '

Bir şey demeden evden çıktım.

-'Hey ' dedi beni durdurarak. Askılıktan siyah bir mont verdi ' İhtiyacın olucak. Burası orası kadar sıcak değil. Sana alışveriş yapmamız lazım. ' dedi omuzlarını silkerken.

Asansörden indikten sonra büyük demir kapıyı ittirdim. Binanın altında durdum

Ve her şey o zaman oldu ilk önce kahkahalar ve sonra üzerime boşalan renkli boyalar ...

paint • cameron dallasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin