Ask.fm de bana yolladığı ''Seni Seviyorum'' iletisinin resmini çekip Hilale yollamıştım. Dalga geçerek gıcık bir tavırla;
''Birisi bana bunu söylemiş ya bakar mısın'' dedim.
Oda:
''Aa kimmiş ki o'' şeklinde bir cevap vermişti.
Utandığını, çekindiğini anlıyordum ama o hali çok hoşuma gidiyordu.
Her sabah onun günaydın mesajlarıyla uyanıyor, her gece onun iyi geceler demesiyle uyuyordum. Bazen geç mesaj attığım zaman haklı olarak küsüyordu bana ama uzun sürmüyordu bu küslük. Gönlünü almayı başarıyordum.
18 yaşında birisi olarak yaşıma göre çok zayıftım. 55 kilo ve 1.75 boyumla. Avm içinde bulunan bir spor salonuna yazılmıştım. Yazılma nedenimde hoş gözükmekti. Galiba Hilale karşı...
Bir gün bizim çevrede misafirliğe gelmişlerdi.
Bulunduğu yeri söyleyince;
''Aa bana çok yakın yerdesin'' şeklinde cevap vermiştim.
Oda etrafında bulunan yerleri söyleme başlamıştı. Market dükkan vs. Bir kaç dakika böyle gitmişti resmen. Beni görmek istediğini anlamıştım.
Ocak ayı içerisindeydik. Okulların ilk döneminin bitmesine kısa bir zaman kalmıştı. Final sınavlarım vardı. Kar yağmaya başlamıştı. İyiden iyiye etkisini gösteriyordu. Hilal liseye gittiği için okulların tatil olmasını istiyordu. Sınıfını ve arkadaşlarını pek sevmezdi. Sayılı kişiler vardı arkadaşı olan ve en yakın arkadaşı Sude.
Mutlu olacağı haberi vermek için sürekli televizyonu takip ederdim.
''Hilaaall yarın okullar tatilmiş'' haberini verip benden duyarak mutlu olmasını isterdim. Kimi zaman başarıyordum bunu ilk benden duyup mutlu oluyordu. Kimi zaman kendisi öğreniyordu, kimi zaman ise konuştuğu çocuk Ozandan.
Onu mutlu etmek, o anı yaşamak beni kat kat mutlu ediyordu nedense.
Final sınav zamanları gelmişti benim için. Her gece sabahlara kadar çalışıyordum. Bir gece yarısı yine çalışırken Hilal uyumadan önce bana bir şey söylemişti. Hayatımda bu kadar mutlu olmamıştım eminim. Ondan gelen ''Seni Seviyorum'' cümlesi...
Sınava daha çok motive olmam için söylediğini itiraf etmişti. Bir karşılık beklemeden söylemiş olduğu bir şeydi bu. Beni hala Eylüle aşık biliyordu. Oysa o benim kalbimde yerini almıştı bile.
Duygularımı henüz ona belli etmek istemiyordum çünkü üzmekten korkuyordum onu. Mutlu olmayı hak eden birisiydi o. Onu üzmeye ben sebep olsam kendimi asla affetmezdim.
Seni seviyorum deyince ne diyeceğimi bilemedim o an. Karşılık vermedim. Vermek istedim aslında, her şeyden çok istedim ona ''Seni Seviyorum'' demeyi ama o an yapamadım.
O an, ona deli gibi bağlandığımı fark etmiştim. Henüz o an anlamıştım bu kız benim olmalı, benim geleceğim evleneceğim kadın olmalı diye. Ruh ikizi dedikleri olay vardır ya hani işte Hilal benim ruh ikizimdi. İnsan ömrü hayatında gerçekten tek bir kişiyi severmiş derler rivayete göre. Sadece bir kişinin yokluğunda kendisini öldürmek istermiş o acıya katlanamayacağı için. Hilal resmen o kişiydi benim için. Geleceğim, kadınım, herşeyim.
Defalarca dinlemekten bağımlı olduğum şarkının en güzel nakaratı gibiydin sen. Sıkılmadan günlerce dinleyeceğim bıkmayacağım en güzel şarkım.
seni sevmek...
nedensiz , menfaatsiz , ansızın
ve hayallerine sarılmak.
seni mutlu eden her şeyi kucaklamak.
cenneti izlemek için beklemek gülüşünü.
seni sevmek...
unutmaktır geriye kalanları.
akla düşen her düşün,
baş rolünü vermek sana.
kilitlemek kendini demir parmaklıklara
anahtarını eline tutuşturmak sonra.
seni sevmek...
diz çökmek aşka , altın tepside sunmak bir kalbi.
ölmek değil uğruna ,
her gün ölecekmiş gibi
yaşamaktır seni sevmek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İntihardan önce ki son mektup
Storie d'amoreÖnce hayaller yıkıldı sonra umutlar. Enkaz altındayım şimdi. Hayalini beraber kurduğumuz şeyler bir bir yıkıldı üstüme gitmenle. Önce hayaller, sonra umutlar. Sadece ben kaldım altında. Sen kaçıp kurtardın kendini geriye bile bakmadan.. Hiç bir şey...
