Umarım bölümü beğenirsiniz,
Diğer kitabım Sonsuza Dek'e de bakarsanız çok sevinirim.
İyi Okumalar :)
Telefonum uzun bir süre çaldıktan sonra anca uyanabilmiştim. Gece 3 gibi İstanbul'a dönmüştük ve ben çok yorgundum.
'' Efendim Eren ''
'' Deniz Can kim ?'' Can'ı nereden biliyordu ki ?
'' Sana da günaydın Eren ''
'' Saat 12 Deniz '' o kadar olmuşmuydu ya
'' Hadi ya ''lafı uzatma çabalarım burada son bulmuştu.
'' Sen Can'ı nereden biliyorsun ki ?''
'' Deniz. Can. Kim?''
'' Kardeşimiz ''
'' O... onun sevdiği çocuk değil mi ? '' Can'ı Yağmur'un sevgilisi mi sanmıştı gerçekten
'' Sen gerçekten olayı böyle mi anladın ?''
''Evet ne olmuş ki yani ''
''Yok bir şey Eren benim okula hazırlanmam lazım görüşürüz''
''Deniz Can kim ? Ben neyi yanlış anladım''
''Kusura bakma ama sana bunu anlatacak kişi ben değilim '' deyip telefonu kapattım. Can'ı bir yerden yarım yamalak öğrenmişti. Ama Can ile Yağmur'u sevgili sanması Can'a çok büyük bir hakaretti. Yaşarken de böyle şeyler olmuştu ama o zaman biz böyle laflara gülerken şimdi hakaret olarak algılıyorduk..
***
Okula geldiğimde gözlerim Çınar'ı aradı ama bulamadım. Bugün dersi var diye biliyordum oysa ki. Kantine indiğimde bizimkileri bir masada oturmuş bir şeyler konuştuklarını fark ettim. Timurlar bir şey konuşuyordu ama Damla ile Yağmur'un bırak muhabbete katılmayı dinledikleri bile yoktu. Yanlarına oturup Buğra'nın kahvesinden bir yudum alıp tekrar önüne bıraktım. '' Boşuna uğraşmayın oğlum bu maç bizim'' klasik Buğra/Timur maç tartışması '' Yağmur'' başını kaldırıp bakmamıştı bile kahve fincanına bakıyordu. Damla'nın da ondan farksız olduğu söylenemezdi. Timur'a '' nesi var bunların '' diye sorduğumda 'bilmiyorum' dan farklı bir cevap beklemiyordum zaten. '' Yağmur Eren beni aradı '' dememle kafasını kaldırıp bana bakması bir oldu '' niye aramış ?'' yüzünü ifadesiz tutmaya çalışıyordu ama ona Can'ı anlatıp anlatmadığımı deli gibi merak ettiği her halinden belliydi. '' Merak etme Yağmur ona Can'ı anlatmadım. İnsan kardeşi gibi bildiği çocuğu öldürüşünü nasıl anlatsın ki...'' derken sesim fısıltı halinde çıkmıştı. '' Senin suçun yok diye kaç defa söyleyeceğim daha '' Eren'in Can'ı sorması yaramızı açmıştı. '' Can'ı sevdiğin çocuk sanıyor'' derken yüzümde buruk bir gülümseme vardı. Yağmur'un ise kaşları çatılmıştı. '' evet, bu defa haddini aştı.'' Eskiden Can ile Yağmur'u sevgili sandıklarında kahkahalarla gülen Yağmur şimdi sinirden köpürüyordu. '' Yağmur bence Eren'in bunu bilmeye hakkı var '' Damla en sonunda aramıza dönmüştü. '' Niye bilmeye hakkı varmış ?'' derken sesini yükseltmemek çin kendini zor tutmuştu. '' Eren sana karşı boş değil ve Can'ı senin sevgilin sanması onu üzüyor. '' Yağmur Damla'ya öyle bir bakış atmıştı ki ben bile tırsmıştım.'' Eren bana karşı hiçbir şey hissetmiyor Damla kafandan bir şeyler kurma. Ha Can'ı bilmeye hakkı olduğunu düşündüğün konuya gelirsek eğer ona Can'ı anlatırsan benim hayatımdan çıkmayı kabul etmiş olursun.'' Deyip masadan kalkıp kantinden çıktı. Arkasından da Damla çıktı.
***
Çınar' a mesaj yazacakken o bana mesaj yazmıştı.
'' Neredesin ?'' bu mu yani sadece 'neredesin ' mi ?
'' Eve gidiyorum '' yazıp telefonumu cebime koyduktan sonra daha hızlı adımlarla yürümeye başladım. Telefonuma gelen mesajla cebimden çıkarıp mesaja baktım.
'' Şarkı söylemeyi sever misin Deniz Göz''
'' Kim sevmez ki ? ''
'' Peki benimle birlikte şarkı söylemek ister misin ?'' Çınar ile birlikte şarkı söylemek kulağa hoş geliyordu.
'' Nerede söyleyeceğiz ki ?''
'' Barda'' barda Çınar ile birlikte şarkı söylemek benim kalbim bu kadar heyecanı kaldıramaz
'' Niye barda beraber şarkı söyleyeceğiz ki ?''
''Eski bir arkadaşım bar açtı ilk gecesi ve benden şarkı söylememi istedi bende düşündüm ki beraber söylesek daha iyi olur. Ama sen bilirsin yani sen olmazsan da oradaki kızlar bizi yalnız bırakmaz zaten'' taktik uygulamaya çalışıyordu ama haberi yoktu ki şu an hem o kızları hem de onu öldürmek istediğimi
'' Tamam o zaman ben de kızlarla dışarı çıkar ilk gördüğümüz bara gireriz zaten oradaki adamlar bizi yalnız bırakmaz ''
'' Seni de oradaki adamları da sikerim''
''Seni de oradaki kızları da gebertirim ''
'' Birileri kıskandı galiba''
''Sen kıskanmadın sanki ''
'' geliyor musun ?''
''Geleyim bari ''
''9 da gelirim ''
''Tamam ''
''Seni seviyorum ''
''Bende seni seviyorum '' Bu kadar basitti işte o gün ne yaşarsam yaşayayım bir mesajıyla bile dünyanın en mutlu insanı olabiliyordum ve ben onu çok seviyordum..
Bölüm çok kısa oldu ve kesmek zorunda kaldım umarım beğenmişsinizdir.Beğendiyseniz oy vermeyi unutmayın :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HER ŞEY YENİDEN
Teen FictionBen seni o kuyudan çıkardığımda hiç düşünmeden o kuyuya attın beni. Bu kuyudan sen olmadan çıkamam ki senin aşkın çıkarır beni bu kuyudan anca.Ama içinde bana karşı tek bir duygu kırıntısı bile yokken nasıl çıkacağım bu kuyudan..