Whatsapp (Niall Horan)

51

Ithaf vereceklerimi unuttum da ondan 52. bölümde ithafları vermeye başlıyorum o yüzden ithaf isteyenler yorumlara yazabilirler snsnejek Ve elbette ki desteğiniz için hepinize çooook teşekkür ederimmmm
---------------------------------
Sıkıntıyla üfleyip elimdeki kitabı komodinin üzerine bıraktım. Kitap sıkıcı değildi ancak çok fazla okumuş olduğum için konuyu biliyordum ve açıkçası canım sıkıldığı için okuyasım gelmiyordu. Hem 3 gündür Niall da gelmiyordu. Onun hastaneye girmesi yasaklanmıştı tabi. Bu durumda beni mutlu eden tek şey Twitter'dı. Çoktan tüm dünya beni tanıyordu ve ayağımı kırdığımı öğrendikleri için bana bir geçmiş olsun hastagi gündem yapılmıştı. Bakıp bakıp sırıtıyordum. Sonra kapı çaldı ve benim telefonumla olan ilişkim kesildi. Gözlerimi devirip çalan kapıya sövmeye başladım. Kapı birden açıldığında tam bağırmaya başlayacaktım ki giren kişiye baktım.
"Niall?!" Niall bana gözlerini devirdi.
"Biraz daha bağırda doktorun olacak piç içeri girip beni dışarı attırsın." Koca bir kahkaha attım.
"Doktorum olacak piç içeri girmeden önce kapıyı kilitlesen iyi edersin." Bana sırıttı ve kapıyı kilitledi. Sonra da yanıma ilerleyip yatağımın kenarına oturdu.
"İçeri girmenin yasak olduğunu sanıyordum. Şimdi güvenliği arayacağım ve ona hakarrt ettiğin içinde doktoruma seni şikayet edeceğim." dedim gülerek. Yüzüne sahte bir endişe ifadesi yapıştırdı.
"Lütfen çok özür dilerim. Bunu yapma lütfen bir daha olmayacak." dedi ve sonrasında ikimizde kahkahalara boğulduk. Sonra ciddileştim ve ona baktım. Buraya gelmesi gerçekten başına bela açabilirdi.
"Niall buraya gelmen tehlikeli, biliyorsundur umarım." dedim. 2 gün boyunca hapiste kalmasını istemiyordum.
"Tehlikeli değil çünkü doktorun olacak piç annenlere istedikleri zaman seni çıkartabileceklerini söylemiş ve bende seni almaya geldim." Derin bir nefes aldım. Sonunda buradan gidiyordum.
"Pekala o halde ben giyineyim." dedim ve koltukaltı değneklerime uzanmak için bir hamle yaptım. Ama sonra Niall beni durdurdu.
"Annenlerle konuştum." dedi. Ne? Ne hakkında?
"Neden?" diye sordum. Kötü birşey söylememiş olmasını umuyordum.
"Sana söylemiştim ya. Seni yanıma almakla alakalı." Nefesimi tuttum. O zaman ciddi olduğunu düşünmemiştim ama şimdi işler değişiyordu.
"Ne dediler peki?" dedim. Meraktan ölüyordum.
"Ayrı evlerde kalmak şartıyla şimdilik evet." dediğinde koca bir çığlık attım. Belki biraz kocaman bir çığlık atmış olabilirim ki hemşire kapıya vurdu.
"Iyi misiniz Bayan Watson?" Niall ile göz göze geldik ve ben sırıtarak cevap verdim.
"Evet!" Hemşirenin gittiğinden emin olduktan sonra da Niall'a kocaman sarıldım. Sonra Niall dışarı çıktı ve kapıda beni bekleyen Daisy ve Mell geldi. Üstüme giyinmemde yardım ederken bir taraftan da Niall'ı bizim evde göründe nasıl çığlık attıklarını anlattılar. Ve 4 gün içinde olan herşeyi. Niall'ın annem ve babam ile bizim evde kaldığını, yeni sezonu çıkmış olan mağazaları, konser için gelen ünlüleri ve birkaç şey daha. Liseyi bitirmiştik ve üniversite için 1 yıl mola vermiştik o yüzden okulda olanlarla ilgili bir dedikodumuz yoktu. Ama olsaydı da çok güzel olurdu o ayrı mesele. Herşey hazır olduktan sonra kızlar benim ayağımla dalga geçtiler ve Niall onlara benim her şekilde güzel olduğumu söyledi. Niall uzaklaşınca da kızlar kulağıma onu üzersem beni üzeceklerini söylediler ve birkaç duygusal dakikadan sonra Niall'ın arabasına binip evime geldik. Annem valizimi hazırlamama yardım ederken babam ve Niall da bana Niall'ın evine yakın bir ev aradılar. Daha sonra ise Niall'ın evine 5 dakika uzaklığında içi yerleştirilmiş güzel bir apartman dairesi bulduk ve hemen kiraladık. Londra'ya uçak bileti de ayarladıktan sonra tüm eşyalarımı beraber topladık ve odama veda edip çıktım. Annem ve babam ile de olan aşırı duygusal vedalaşmadan sonra havaalanına gittik ve zamanı gelince eşyalarımızı verip uçağa bindik. Yerimize oturur oturmaz Niall elimi tuttu.
"Ayrı bir ev kiralamış olabiliriz ama bu benim yanımda kalmayacağın anlamına gelmiyor." dedi sırıtarak.
"Seni babama şikayet ederim sarı kafalı." dedim gülerek.
"Babanla kanka olduğumuzu düşünüyorum. Kapa çeneni." dedi gülerek ve elimin üstüne öpücük bıraktı. Sonra da ayağımla ve koltukaltı değneklerimle ilgili birkaç espri yaptıktan sonra uyuyakaldı. Ve güzel tarafı ise bende ona bakarak uyuyakaldım.