Kamp

9.9K 514 25
                                    


Multi Dylan.

"Hadi Brenda ağaç oldum burda. Podyuma çıkmıyorsun alt tarafı bi kamp hadi !! " Diye bağırıp yarım saattir sitem ediyordum . Kamp için herşeyim hazırdı . Üzerimde kısa sort asker üniforması şeklinde t-shirt giymiştim ve bana göre hoş duruyordu.

" Hazırım . " Diyip banyo kapısından çıkan Brendaya kötü bakışlarımı atıyordum . Beklemek en nefret ettiğim şeylerin arasına girer ve bunu Brenda çok sık yapıyordu.

" Ovv sanırım birileri bana çok kızmış inan içeride 5 dk gibi geldi bana . Bu arada bu asker Yeşili sana çok yakışmış bunu hep giymelisin. " diyen brandaya göz devirdim. Aklı sıra beni geliştirmeye çalışıyor ama ben yemem .

" Bunun acısını çok fena çekeceksin . " Diyip arkamı döndüm ve kapıya doğru yürüdüm . Brenda da hızla bana yetişip .

" Yapma ya ne yapacaksın ? " dedi tedirgin bir ses tonuyla .

" Bilmiyorum belki seni doğrarım zaten kampa gidiyoruz orda seni hiç kimse bulamaz . " Dedim ve kahkaha attım .

" Haha çok komik . " Dedi Brenda da alaycı ses tonuyla . Bende ona döndüp alayla ona baktım . Ona dönük bir şekilde kapıyı açtım sonra hızlı bir şekilde önüme döndüm . Thomas kapının önünde eli havada duruyordu. Brenda hemen koşarak Thomasın boynuna atladı. Thomasta gözünü kapatıp ona doya doya sarıldı . Bunlar daha dün görüşmediler mi ya ne bu özlem ?!

" Ben bölmeyeyim . " Diyip . Aralarından sıvışarak dışarı çıktım . Bi nevi aralarına giren kara kedi oldum diyelim . Ben Brendayı thomasla sarılasınlar diye bekledim herhalde . Onları daha fazla çekmeyeceğimi anlayıp bahçenin yolunu tuttum.

Bahçeye çıktığımda ilk gözüme çarpan Dylan oldu. Ağaca yaslanmış etrafı izliyordu . Üstünde ise sıfır kollu bir t-shirt vardı ve altında da siyah bir şort vardı . Siyah gözlüklerini takmayı ihmal etmemişti . Onu rahat rahat izleye biliyordum . Orda oyle duvara yaslanmış onu izliyordum . Dylan gözleriyle beni bulduğunda muciz bir şekilde sırıttı . Bende hızlı bir şekilde yanına gittim ve ona sarıldım . Oda kollarını beline doladı. Birbirimizden ayrıldığımızda Dylan beni baştan aşağı bir süzdü.

" Bu üstümdeki ne lan, sen simdi giyindim mi diyorsun !? " diye sordu .

" Niye ya bence gayet iyi senin gözlerin bozuk . " dedim .

" Eğer bir tane erkek bacaklarını bakmaya kalkışırsa onun kafasını kopartırım . " dedi ciddi bir ifadeyle bende gözlerimi devirip lafa girdim.

" Baksana etrafına sana bakıp ağzının suyu akan bir sürü kız var ben birşey diyor muyum ? Hayır . " dedim. Oda etrafına bakıp dudaklarını büzdü .

"Evet nedense benim gözüm tek seni görüyor . " dedi ve elini omzuna koyarak beni kendine çekti. Bende gülerek karşılık verdim.

VAMPİR OKULU ÖĞRENCİLER KAMP İÇİN OTOBÜSLERINIZE GEÇİN .

Anonsa uyup otobüslerimize geçtik . Önceden Görevliler gelip eşyalarımızı aldılar orada ne kadar kalacağımızı bilmediğim için gerektiğinden fazla eşya koymuştum . Otobüse bindiğimizde thomas ve Brendanın arka koltuğuna geçtik. Ben cam kenarına geçtim . Dylan da yanımdaki koltuğa oturdu .

Otobüsün kalkmasını beklerler Sofia arkadaşlarından biriyle gelip biz yanımızdaki koltuğa dylanın olduğu tarafa oturdu. Bende bundan rahatsız oldum tabi . Dylanı dürtüp fısıltı ile konuşmaya başladım .

" Dylan yerleri değişelim. " dedim.

" Neden ?"dedi. Bende kafamla Sofiayı gösterdim. Dylan O tarafa döndü . Sofiayı gördüğünde bana o karizmatik gülüşlerinden bir tane atıyordu. Bende göz devirdim.

UYUMSUZ PRENSES(Düzenleniyor  )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin