Özet: Mert bir şeyler hatırlamaya başlar. Kang Ho'nun ismi aklına gelir. Rüyasında Hacı Anne'yi görür. Kadın onu Ji Won'a karşı uyarır. Mert geçiş yapmayı dener ve sonunda başarır. Fakat geçiş yaptığı odada silahlı biri ile karşılaşır.
*** Yeni Bölüm ***
Odayı düşünürken adım attım ve kendimi bir anda o odada buldum.
Başarmıştım!
Gülerek arkamı dönerken bir silahla burun buruna geldim. Başarmıştım ama kendimi tehlikenin ortasında bulmuştum.
"Lütfen beni öldürmeyin" dedim silahın sahibine.
"Kusura bakmayın Mert Ssi, sizi bir anda laboratuar da görünce ani tepki gösterdim" diyen adam silahı kılıfına geri koydu.
"Beni tanıyor musunuz?"
Adam bana şaşkınlıkla baktı. "Elbette Mert Ssi, bir sorun mu var? Beni hatırlamadınız mı?"
"Kusura bakmayın hafızamı kaybettim" dedim şüpheli bir şekilde. Elinde silahla beni karşılayan birine açıkçası güvenemezdim.
"Çok üzgünüm Mert Ssi, Kuzey'de başınıza bir şey geldi sanırım. Sizden hemen haber alamayınca meraklanmıştık. Görevi başarabildiniz mi?"
"Görev mi?" diye sordum şaşırarak. "Ne görevi?"
"Tüm bunları unuttuğunuza inanamıyorum. Sizi acilen hastaneye götürüp kontrol ettirmemiz lazım. Cihazın akıbetini öğrenmeliyiz."
"Bu arada nasıl anlaşabiliyoruz? Ben Türkçe konuşmuyorum."
"İngilizce konuşuyoruz. Belki de hafızanızın bir kısmını kazanmış olabilirsiniz."
Bu olumlu düşünceye sevinsem de, karşımdaki silahlı adama güvenemiyordum. Beni hastaneye yatırmak istiyordu. Üstelik bir görevden bahsediyordu. Biraz daha detay almakta fayda vardı.
"Kendinizi tanıtır mısınız? Neden silahınız var? Burası neresi?"
Adam nereden başlayacağını bilemiyormuş gibi bir süre düşündü.
"Adım Ajan Song, ölen Ajan Kim'in yerine atandım. Güney Kore Gizli Servisi'nin elemanıyım. Bu yüzden silah taşıyorum. Burası cihazın yapıldığı laboratuar Mert Ssi."
Adam sabırla tüm sorularıma cevap verdiği halde hâlâ kendimi güvensiz hissediyordum.
"Bu bahsettiğiniz cihaz ne?"
"Onu sonra konuşuruz, önce sizi hastaneye götürüp kontrol ettirelim" diyen ajan koluma girdi.
İsteğim dışında götürüldüğüm için paniğe kapılıyordum. Ji Won'un evini düşünüp geçiş yaptım. Eve adım attığımda koluma giren Ajan'ı da beraberimde getirmiştim. Neler olduğunu anlamadan bana şaşkınlıkla bakan adamdan uzaklaşmaya çalıştım.
O anda içeri Ji Won girdi. Ajan'ı görünce telaşla odasına geri kaçtı. "Ji Won lütfen gel, neler olduğunu anlayamıyorum bana yardım et" diye bağırdım.
"Mert Ssi, buraya nasıl geldik? Videoda gördüğüm şeyi mi yaptınız?"
Videodan kastını bilmiyordum ama anladığım kadarıyla biri beni geçiş yaparken videoya çekmişti.
"Ji Won Ssi bir kaçak. Gözaltından kaçan bir suçlu, onunla ne işiniz var?"
"Suçlu mu?" diye sordum. "Fakat o bana yardım ediyor. Üstelik onun adının Ji Won olduğunu nereden biliyorsunuz? Herkes onu Yu-Mi olarak tanıyor" dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Üçüncü Göz (SY)
FantasyMert'in Türkiye'den Tibet'e giderek kendisini Nirvana yolunda geliştirme çabaları, Yu-Mi'nin işe karışmasıyla Kore'de son buldu. Yu-Mi ile tanıştıktan sonra geliştirdiği güçlerle Kore'ye giden Mert, kızın babasının icat ettiği cihazı korumakla görev...