Dün James in ısrarı ile İnstagrama birkaç -rahatsız edici- sarmaş dolaş fotoğraf koymuştuk. Yani çok da abartılı değil. Yalnızca onu yanağından öpüyordum. Ama ciddi anlamda rahatsız ediciydi. Hayatımda hiç zorlanmadığım kadar zorlanmıştım.
Ve James uzun süre evimde kalmıştı. Onunla doğru düzgün konuşmamıştım ailem geldiğinde ise onlara da açıklama yapıp gitmişti. Sinir bozucu olan şey annemin bu olayı onaylamasıydı. Hatta şiddetle tavsiye etmesi. En kötüsü de James biraz bu durumdan yararlanıyor gibiydi.
Yatağımda uzanmış üçüncü kere FaceTime dan Niall ı arıyordum. Ama açmıyordu. Meşgul olmalıydı. Nede olsa klip çekimlerindeydi ve bura ile Amerika arasındaki saat farkını düşünürsek şu an çalışabileceklerş bir saatteydik. Yinede ilk arayışımda açacağını düşünmüştüm.
Agh onu çok özlemiştim. Yalnızca bir buçuk gün olmuştu ama yinede delicesine özlemiştim. Ona ihtiyacım vardı. Konuşmalıydık. Sesini duymayı da çok özlemiştim. Ve sürekli Night Changes dinlemek bana yetmiyordu. Bu yüzden Face Time dan Harry nin numarasını tuşladım. Kısa süre çalan telefon açıldığında Harry görüş alanıma girmişti.
Bir tür otel odasındaydı. Kıvırcık saçlarını normalın aksine açık bırakmıştı ve beyaz, üzerinde yeşil desenler olan bir gömlek vardı üzerinde. Gülümsedi.
"Selam Olivia."dedi neşeyle. Tebessümüm ile karşılık verdim. Evet sanırım klip çekimindelerdi. Ama saniyesinde aramamı açtığında göre telefonu elindeydi bu da şu an boş olduğunun ve telefonuyla oynadığının göstergesiydi.
"Merhaba Harry. Umm Niall oralarda mı? Aramalarımı açmıyor"
"Evet"dedi ve yerinden kalktı. Yürümeye başladı. "Yatıyor. Biraz hasta sanırım"diye ekledi. Kendi kendime gülümsedim. Koridorlardan geçiyordu. Ah gider gitmez hasta mı olmuştu? Kısa Bir süre sonra Harry nin konuşması tekrar kulaklarımı doldurdu.
"Niall. Seninle konuşmak isteyen biri var"
Ve Harry telefonu ona verdiğinde, Niall görüş alanıma girdiğinde kendimi çok iyi hissetmiştim. Mavi gözlerini görebildiğimde her yanım huzur dolmuştu. İçinde bulunduğum boktan durum uçup gitmişti. Yine mükemmel görünüyordu. Taranmış çakma sarı bukleleri karıştırılası duruyordu. Gülümsedim.
"Merhaba"diye mırıldandım yüzümdeki gülümseme ile. İfadesizliği sürdürdü. "Merhaba"diye karşılık verdi sessizce.
"Nasılsın?"diye sordum ona. Sanırım cidden Harry nin dediği gibi hastaydı. Pek mutlu görünmüyordu. "İdare ediyorum işte. Bilirsin sosyal medyaya bakıyorum. Ah ve seninle ilgili bir sürü yazı var"dedi uzuncana Niall. Ukalaca sırıtırken sordum. "Sahi mi? Peki ne yaz-"ve durdum.
Ne yazacaklardı ki sanki?! Ben ve James. Elbette ben ve James. Yüzümü buruşturdum. Gülümsemem silinmişti. Aslında zaten ona herşeyi açıklamak için aramıştım ama böyle öğrenmesini de istememiştim.
"Demek sevgilin ile takılıyorsunuz ha?"diye sordu Niall. Gözlerimi kaçırdım. Başımı eğip üzerimdeki hudinin desenlerine baktım. "Aslında bende sana bunu açıklamak i-"
"Ah açıkla!"diye böldü beni birden sertçe. Kaşlarını çatmıştı ve ben ürkmüştüm. "Cidden çok merak ediyorum"
Yutkundum. Elbette ki mantıklı bir açıklamam vardı ama şimdi düşünüyordum da, yaptığım şey cidden yanlıştı. Yani her ne kadar mantıklı bir açıklamam olsa da bana kızmakta haklıydı.
"Bak medyada beni iyice kötülemeye başladılar. V-ve paparazzilerin saldırısına uğramıştım. James birden ç-çıkıp geldi ve öyle söyledi. Annemde menajerim olarak bir süre sevgili rolü yapmamızın benim için iyi olabileceğini düşündü"diye açıklamada bulundum. Niall ın kaşları hala çatıktı ve ekrana bakmamakta da ısrarcıydı. Dudaklarımı büzdüm.
"Niall sadece rol yapıyoruz"diye ekledim tekrar. Bu kez başını yerden kaldırıp ekrana baktı. Onu görmeyi çok özlemiştim. Saçlarını karıştırmayı ve huzur verici sesini duymayı..
"Anlamıyorsun"diye mırıldandı. "Sorun o değil. Sorun...agh sen ne zamandan beri insanların sosyal medyadaki düşüncelerini umursuyorsun ki?"diye sordu.
Kısa süredir önemsiyordum aslında. Ama kariyerim söz konusuydu. Ayrıca insanların bana ettikleri hakaretler beni oldukça üzüyordu. Yanımda Niall var iken bu hiç sorun değildi ama şu aralar sorundu. Ciddi bir sorundu hemde. Kekeledim. Cevap veremedim ama zaten o beni hızla tamamlamıştı.
"Sorun medyanın seni değiştiriyor olması. Dediklerimi unuttun mu Olivia? Seni farklı olduğun için seviyordum. İnsanların hakkındaki düşüncelerini umursamıyordun. Kendini seviyor ve kendine güveniyordun. Ve insanlar için değişmiyordun. Seni bu yüzden seviyordum"
Seviyordum. Bu geçmiş zamandı değil mi? Gözlerim ister istemez, ben her ne kadar aksi için çabalasamda dolmuştu. Dudaklarımı araladım ki tekrardan bana engel oldu
"Değiştin Olivia. Partideki o kız değilsin. Belki de bir süre ara vermeliyiz ha? Bir süre."
Lütfen yorum yapınnn
ŞİMDİ OKUDUĞUN
OLİVİA//horan {tamamlandı}
Fanfiction"Senin için yaşıyorum, sana hasret çekiyorum, Olivia Gözlerindeki ışığı idolleştiriyordum, Olivia Senin için yaşıyorum, sana hasret çekiyorum, Olivia Gitmeme izin verme" OLİVİA SERİSİ #1
