(3.Sezon) 48-You Have To Come Back!

169 36 0
                                    

Gençler. Biliyorum textingler çok fazla oldu ama maalesef bu bölümde öyle. Texting şeklinde ama bir telefon konuşması :) öyle hayal edin.

Olivia: Alo?

Harry: Olivia

Olivia: Merhaba Harold

Harry: Merhaba güzelim. Nasılsın?

Olivia: Şu an daha iyiyim. Sesini duymak bana iyi geldi.

Harry: Evet senin sesin kötü geliyor. Bir sorun mu var?

Olivia: Sadece biraz hastayım. Bilirsin

Harry: Grip mi? Yoksa üşüttün mü?

Olivia: Hayır

Harry: Kendine dikkat etmelisin Olivia! Orası soğuk biliyorum. Dışarı çıkarken kalın giyin. Klasik terliyken soğuk su içme kuralını unutma.

Olivia: Öyle bir şey değil Harold

Harry: Neyin var o halde?

Olivia: Aghh özel günümdeyim mankafa

Harry: Haaa. Peki o zaman

Olivia: Sen nasılsın?

Harry: İyi. Şey aslında Olivia seninle konuşmam gereken bir şey var.

Olivia: Ne oldu?

Harry: Panikleme tamam mı?

Olivia: Harry birine panikleme demek yalnızca o kişinin daha da paniklenmesine sebep olur

Harry: Pekala. Niall pek iyi değil.

Olivia: Ne?! Ne oldu?! Başına bir şey mi geldi?!?!

Harry: Hayır. Sadece...agh hastaneden çıkalı bir buçuk hafta oldu ve...odasından hiç çıkmıyor Olivia. Bizimle konuşmuyor. Yemeklerini yemiyor. Dün odasına girdim. Perdeler tamamen kapalıydı. Oda karanlıktı ve dağılmıştı. Çöplük gibiydi. Psikolojisi hiç iyi değil.

Olivia: Neden peki?

Harry: Hatırlayamadığı şeyler yüzünden. Bir şeylerin eksik olduğunu farkında. Büyük bir şeylerin. Geçen gün onunla konuşmaya çalıştım. Hatırlamak için kendini zorlaması gerektiğini söyledim. Reddetti. Nedenini sorduğumda ise 'çünkü kötü şeyler yaptığımı hatırlıyorum'dedi. Sen ağlıyor musun?

Olivia: Evet birazcık.

Harry: Olivia belki de ona hatırlatmalısın.

Olivia: Ne? Ne yani gelmemi mi istiyorsun?!

Harry: Evet. Durumu hiç iyiye gitmiyor. Ve böyle süremez Olivia, hatırlaması lazım.

Olivia: Yapamam Harry.

Harry: neden?! Onu seviypsun Olivia. Bunu söylemenin ve kabullenmenin bana ne kadar acı verdiğini biliyorsun. Ama ona ramen söylüyorum işte. Onu seviyprdun ve o da seni seviyor.

Olivia: Beni aldattı!!

Harry: Yani?! Sarhoşken Demi ile yattı ama eskiden ayıktı ve seni seviyordu. Hala ayık ve seni seviyor. Önemli olan da bu.

Olivia: Bilemiyorum.

Harry: Sana yalvarıyorum Olivia. Bak hatırladığında özür dileyeceğinden eminim. Yüz binlerce kere özür dileyecek. O senin için en iyisi Olivia. Güven bana. Sonsuza kadar mutlu olabileceğin kişi o. Bu konuda Niall a güveniyorum. O seni herkesden çok seviyor.

Olivia: Ya sen?

Harry: Ne?

Olivia: Beni sevmiyor musun?

Harry; Elbette seviyorum. Hemde çok seviyorum.

Olivia: O halde bunu neden yapıyorsun? Neden bizi bir araya getirmeye çalışıyorsun?

Harry:Çünkü dediğim gibi. Seni seviyorum. Ve senin için en iyisini istiyorum. En iyiside O Olivia.

Olivia: Biletimi seni alman şartıyla Styles

Harry: Anlaştık bayan Monterose. Sana mesaj atarım. Buraya gelen ilk bileti alacağım?

Olivia: Tamam. Ama ne yapmam gerektiğini bilmiyorum.

Harry: Onunla birazcık konuşmanın bile işe yarayacğını düşünüyorum ama her ihtimale karşı daha güçlü bir şey gerekebilir.

Olivia: Hmm. Tamam ne getireceğimi biliyorum. Şimdi gitmeliyim. Çanta hazırlayacağım.

Harry: Teşekkür ederim Olivia

Olivia: Sonra görüşürüz Harold

Harry: Seni seviyorum.

Olivia: Bende seni Hazza.

Ayyy hazza nın düşünceliği galp ben

OLİVİA//horan {tamamlandı}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin