Bölüm 10 | Ara

1.8K 77 11
                                    

Gwen Stefani - Used To Love You

Doğan buraya geliyordu! Annem beni kesecekti. Ne yapsamda onu kararından döndüremezdim. Evden çıkmanın yolunu bulmalıydım. Gece yarısı dışarı çıkıp Doğanı bekleyemezdim ki!

Annem Doğana benden çok güveniyordu fakat gecenin bir saati dışarda onunla konuşursam hoş karşılayacağını sanmıyordum. Filmlerdeki telaşlanan kadınlar gibi elimin tersini alnıma yapıştırdım. Çıkan sesle birlikte alnımı ovuşturdum. Acıtmıştı! Odamdan çıkıp dedektif dizilerini aratmayarak parmak uçlarımda ilerlemeye başladım. Salona indiğimde annem koltukta oturuyordu. Çıkmam imkansızdı. Çok değerli dizisini izliyordu ve sabaha kadar bu böyle olurdu. Odama yavaşça çıkıp Doğana mesaj attım.

"Gelme." mesajıma biraz geç cevap vermişti.
"Kapının önündeyim." hemen cevap yazmaya başladım.
"Ya Doğan annem beni öldürür git evine." mesajıma anında cevap verdi. Endişeyle mesajını okudum.

"Zili çalıyorum." mesajı görmemle zilin çalınması bir olmuştu. İşte şimdi bitmiştim. Tam anlamıyla. Yavaş adımlarla aşağıya indim ve duvarın arkasına saklanıp Doğanı izlemeye başladım. Annem Doğanı hiç beklemediğim şekilde iyi karşılamıştı. Zaten okulda beni Doğana emanet ediyordu. Bunlar ne zamandır tanışıyorlardı? Bu sorunun da cevabını bulmak bana kalmıştı. Doğan içeri geçince konuştukları şeyleri duymaya başladım. Doğan konuşuyordu.

"Evet Sevim teyze, Yankıyla görüşmek istiyordum."

Annem hiçbirşey demeden ayağa kalkıp Doğana yol gösterdi.

Bu kadın kafayı sıyırmış! Gece yarısı kalkıp gelen bir erkeğe kızımın odası şurda geç yavrum diyordu. Odama koşup yorganın altına girdim. Kapımı kapatmayı unutmuştum. Annemin içeri girdiğini duyabiliyordum. Bana seslenince küçük mırıltılar çıkararak uyuyordum havası vermek istedim. Ama fazla yapmacık olmuştu. Doğan benimle dalga geçecekti.

Yatağıma oturup konuşmaya başladım.

"Aa hoşgeldin Doğan. Sabah mı oldu?" Deyip penceremden dışarı baktım. Tekrar annemlere döndüm. Doğan sus işareti yapıyordu.

Saçmalamayı bırakıp sustum. Annem hiçbirşey söylemeden odadan çıkmıştı. Şaşırmıştım. Bana bakmamıştı bile. Bunları sonra düşünmeye bırakıp yastığımın yanındaki peluş hayvanlardan birini Doğana fırlattım. Hiçbir mimiğini bile oynatmadan elini kaldırıp havada minin tavşanı yakalayıverdi. Ona şaşkın şaşkın bakarken çoktan yanıma oturmuştu.

"Gitmeni istiyorum! Sana gelmemeni söylemiştim." Doğan başını iki yanına sallamıştı. Yanağımdan makas alıp gülümsedi.

"Kıskanç güzelim benim." Öylece bakakaldım. Ona yıldızlara bakar gibi bakarken başımı arkaya itip yastığa koydurttu. Yanıma uzanıp beni kenara itti. Vücudum kasılmıştı. Şuan yanımda Doğan olmamalıymış gibi hissediyordum. Bunları düşünmek yerine annemin bana hangi işkenceleri uygulayacağını düşünebilirdim. Konuşacak birşeyler aramak yerine kaçış yolu olarak tavanı seyrediyordum ve onunda beni izlediğini biliyordum.

"Neden onun yanına gittin?" Soruma soruyla karşılık veriyordu.
"Kimin yanına?" sinirle soludum.

"Ayça. Bunu biliyorsun ve bana neden söylettiriyorsun? Kahkaha attı.

"Ayça derken boynunda gerilen damarlar hoşuma gidiyor." Ona dönüp hafifçe kaşlarımı çattım.

"Güzel." gülümsedi. Uzun bir sessizlikten sonra tekrar konuşmaya başladım.

"Cidden neden gittin onun yanına?" Bu sefer o tavana bakmaya başlamıştı.

"Çünkü." harfleri uzatmıştı. Onu tekrar ettim.
"Onu bir işimde kullandım. Onun gibi bir sazandan başka hiçkimse bunu yapmazdı." başımla onayladım.

SİYAHLI | Kelebek EtkisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin