Okurcanlarım size upppuzun bir bölüm yazdım umarım beğenirsiniz
Bu arada bundan böyle bambaşka bir Akif okuyacaksınız haberiniz olsun :)))
Son birşey....Akif efendiyi süründürmek adına zaman atlattım ki Akif Rojgül'ün kıymetini bilip yaptıgı hatalarını anlasın diye Bilginize.......
Keyifli okumalar canlar :))
Rojgül'den
Akif'le eve döndüğümüzde neredeyse kimseler yoktu. Yukarı odaya çıkmadan girişteki mutfağa gidip su doldurdum kendime. Bu günü asla unutmayacağım için üzerine bir bardak soğuk su içip tekrar merdivenlerin yolunu tuttum.
Etrafa baka baka giderken Gülizar annenin sesini duymamla "anne sen niye yatmadın?. Saat epey geç" diyerek yanına doğru yürüdüm. Endişe dolu gözlerine endişe içerikli sesiyle "Akif bir şey yapmadı değil. İyisin kızım?" Ahh keşke dedim, keşke kendi annemde bir kez olsun beni böyle düşünseydi. Gelin geldiğimden beri Canip abimin bir kaç araması dışında hiç kimseden haberim yoktu. Bir iki kezde Mizgin aramıştı işte.
Düşüncelerimi bir daha açmamak ümidiyle raflara kaldırıp "yok daye(anne) sadece biraz konuştuk....... vallah" dedim.
"Tamam kızım. Bedo ağa yarın senlede Akif'le de konuşacak. Hem öyle birşey vardı da bana niye demedin?" dediğinde ne tepki vereceğimi bilmezken Akif'in merdivenlerden çıktığını gördüm ve Gülizar anneyle O'na baktık. Akif birşey demeden odanın yolunu tutarken "Neyse yarın konuşuruz. Hade sende git yat" diyen Gülizar anneye "şevbaş daye(iyi geceler anne) diyerek bende üst kattaki odamıza çıktım.
Odaya geldiğimde Akif ortalıkta görünmüyordu. Yatakları yapmak için harekete geçtiğimde banyodan su sesinin gelmesiyle anladım ki duş alıyordu. Hızla yatakları yapıp pijamamı giyinmek için giysi odasına girdim.
Ben giysi odasından çıkarken Akif'te belinde havlu banyodan çıkıyordu. Gözlerimiz buluştuğunda hızla gözlerimi kaçırıp kendi yatağıma doğru yürüdüm. Arkam dönükte olsa Akif'in bakışlarını üzerimde hissediyordum. Sessizce yatağa girdiğimde Akif'te giysi odasına girdi sanırım.
Bir kaç dakika sonra kapı açılıp kapanma sesiyle lambanın kapatılması bir oldu. Bende yarın Bedo ağanın ne söyleyeceğini düşünürken uykunun kollarına bıraktım yorgun bedenimi.
*****************
Sabah gözlerimi açarken ilk gördüğüm şey kesinlikle aklımın gitmesine sebeb olacaktı. "A-akif ne yapıyorsun?" Akif baş ucuma eğilmiş öylece bana bakıyordu. Allah'ım bunun yüzünden az olan aklımıda yitirecektim neredeyse. "Bende tam seni uyandıracaktım" telaşla söylediği şeye başımı sallayıp gitmesini bekledim ama milim kımıldamadı yerinden.
Keskin gözlerini gözlerime dikerek "Bir daha her kim sana birşey yaparsa bu annem dahi olursa benden saklamayacaksın" dedi ve hızla odayı terk edip gitti. Bana oyun falan mı oynuyordu bu adam, beni mi deniyordu yoksa?, şahsen Akif'ten beklerdim.
Akif'in gidişinin üzerine hızla yataktan çıkıp üzerimi giyindikten sonra yatakları toparlayıp odadan çıktım. Bir dakika bir dakika!!!! Akif bugün uyandığımda odadaydı değil mi? Hatta tam beni uyandıracağını söylemişti birde. Bu işte vardı birşey ama dur bakalım. Başımı 'hadi hayırlısı' der gibi sallayıp aşağı mutfağa indim.
Kahvaltıdır,iştir, güçtür derken beklediğim ve korktuğum an geldi. "yenge babamla ağabeyim seni çağırıyor" diyen Zerya'nın sözleriyle başımı sallayıp çıktım yukarı.
