Dün otelde biraz dinlendikten sonra Zendaya ve Selena'nın evine gitmiştik. Biz onların evine vardıktan 10 dakika sonra kapı açıldı ve Selena geldi. Beni gördüğünde küçük gözlerinin parlaması ve yanaklarının tombulluğu aynı anda belirecek şekilde gülümsedi ama bir şekilde beynim buna inanmıyordu. Beni gördüğü zaman bu kadar sevinecekse, hava alanına gelip beni daha erken görebilirdi. Oysa o umursamamış ve arkadaşı ile takılmaya devam etmişti. Arkadaşının erkek olduğunu tahmin ediyordum ve bu konu hakkında düşünmeyi kendime yasaklamıştım. Zendaya'nın söylediği ilk andan beri.
Yinede sarılmasına en içten halimle karşılık verdim. Tam tersi mümkün değilmiş gibi,kokusu burnuma ilk dolduğu ve kollarını hissettiğim anda istemsizce kollarımı etrafına sımsıkı sardım. Bir yerde okumuştum. Eğer birine sarılırken gözlerinizi kapatıyorsanız,o kişiyi gerçekten seviyorsunuz demekmiş. Güven belirtisiymiş. Ona sarıldığımda gözlerim benden habersiz kapanmıştı. Onu gerçekten seviyordum -hangi anlamda olduğuna henüz karar veremesemde- ama güven konusunda emin değildim. Sonuçta onu kısa bir süredir tanıyordum ya da sanırım dünden dolayı kıskançlık hissim ağır basıyordu. Neden ve kimden olduğunu tam bilmediğim halde.
Tıpkı onlarda kaldığım ilk gece gibi uzunca bir süre sohbet etmiştik. Ne zaman sohbetin akışına kendimi kaptırmaya başlasam gözlerim Selena'ya kayıyordu ve karnımdan kalbime doğru giden hafif bir sancı hissediyordum. Daha sonra ise yüzümde zar zor oluşan gülümseme yok oluyordu. İyi ki Cara vardı ve o, onlarla konuşmaya devam ettiği için sessizliğim belli olmuyordu. En azından Selena ve Zendaya farkında değildi.
Gece geç saatlere kadar oturduktan sonra bu sefer yatak odalarında değil,salonda yattık. Karşılıklı duran iki büyük kanepeyi açtık ve birinde ben ve Cara diğerinde Selena ve Zendaya yattı. Selena ve Zendaya'nın uyuduğundan emin olduktan sonra Cara bana döndü ve ''İyi misin?'' diye sordu. Gözleri yine 'senin içini okuyabilirim' dermiş gibi gözlerime kenetlenmişti. Onun gibi kısık sesle ''Evet'' dedim ve bir süre bakıştık. Onu gözlerimle de ikna etmeye çalıştım ama duygularını çok fazla gizlemeyen biri olarak,beni çok iyi tanıyan en yakın arkadaşlarımdan birinin yanında hiç şansım yoktu.
Şuanda ise Cara ve ben oteldeyiz ve küçük bir çanta hazırlıyoruz. Cara'nın yanında fazla bir şey olmadığı için benim otele getirdiğim kıyafetlerimden ona da birkaç tane ayarlamaya çalışıyoruz. Bedenlerimiz o kadar uzak olmadığı için zor olmuyor.
Dün akşam kızlarla konuşurken Zendaya yarın için ''Torrey Pines State Natural Reserve''e gitmemizi önermişti. Orası plajları,açık hava etkinlikleri ve yürüyüşleri olan ünlü, turistik bir yermiş. Sabah erken saatlerde gidildiğinde çok daha güzel olduğunu söyledikleri için erkenden kalmıştık ve çantayı hazırladıktan sonra onlarla buluşacaktık.
*
Şuanda da La Jolla Shores Park'tayız. Yürüyüş yapmaya karar verdik. Burası yürüyüşlerin yapılabileceği fazla dağlık olmayan,denize yakın bir yer. Neredeyse akşama kadar burada kalmayı düşünüyoruz. Acıkırsak ya da susarsak diye yanımızda birkaç sandviç ve sular var. En azından benim ve Cara'nın çantasında var. Çünkü buranın gerçekten dağlık,market veya onun gibi şeylerin bulunmayacağı bir yer olacağını düşünmüştük ama öyle değilmiş. Etrafta arabalar, plajda bir sürü insanlar,plaj ve yolun tam karşısında da bir sürü küçük market vardı.
*
Yürüyüş boyunca bir sürü fotoğraf,video çekmiştik ve bazıları o kadar saçma ve komikti ki, kahkahalarımızın yüzde ellisi onlar yüzündendi. Akşamki durgunluğum ve sabah ki isteksizliğimin yerini neşe almıştı. Mutluydum.
''Ben çok acıktım ve yoruldum. Biraz otursak olmaz mı?''
Cara çantasını sırtından çıkarıp,yere oturdu. Gerçekten uzun zamandır yürüyorduk ve çok enerji kaybetmiştik. Gülerken ve konuşurken fark etmesek bile, sessizce yürümeye başladığımızda kaslarımın ve midemin isyanını bende hissedebiliyordum. Bende Cara gibi yere çöktüm. Sonunda hepimiz yemyeşil çimenlerin üstüne kurulmuş, sandviçlerimizi yiyorduk. Onlar bizim için,bizde onlar için birer tane getirmiştik. Yani şuan 8 tane sandviçimiz vardı ve inanın bana bunları çok rahat bitirebilirdik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sesinde Kayboldum | Taylena
FanfictionSesini duyduğumda tekrar yazmaya karar verdim. Benim sözlerimi senin sesinden duymak için hayatımın sonuna kadar yazabilirdim.