''...lor sana diyorum. Kapa şu telefonunu çünkü camdan fırlatmak üzereyim''
Cara'nın yastığın altından gelen, zar zor duyduğum sesiyle gözlerimi açtım ve başımın hemen yanında çalan telefonu aldım. Arayan Calvin'di.
''Günaydın''
''Sana da günaydın Taylor. Uyandırdım mı?''
''Önemli değil''
''Bende seni hep uyurken arıyorum''
Gerçekten çoğu kez zamanlaması harika oluyordu ama tabi ki ona bunu söylemedim ve sadece güldüm.
''Ben stüdyoda ne zaman buluşacağımızı öğrenmek için aramıştım''
Dün New York'a indiğimizde yarın stüdyoda görüşürüz diye konuşmuştuk ve yatağın tam karşısında duran saate göre çoktan öğlen olmuştu.
''Ah,kusura bakma zamanın farkında bile değilim. Sen şimdi oraya geç istersen bende geliyorum''
''Anlaştık''
Telefonu kapadık.
''Şu adamla konuşurken 'ah,oh' gibi kelimeler kullanma''
Cara'ya doğru döndüğümde kafasını sonunda yastığın altından çıkarmıştı. Ona 'ciddi misin?' bakışlarımı atarken benim gibi yatakta bağdaş kurdu.
''Ne? Sen onun hoş biri olduğunu düşünebilirsin ama ben hala hoşlanmıyorum''
''Bu onun sapkın biri olduğunu göstermez''
''Olmadığını da göstermez''
''Cara,saçmalama'' Dedim hafif gülerken çünkü bunun hakkında konuşmak bile saçmaydı.
''Ne?Zaten adamı yanağından öpmüşsün. Medyada bir sürü aşk dedikodunuz çıkarken onunla bu kadar samimi konuşursan umudun alasını vereceksin''
''Yaptığım şey bir nidaydı, farkındasın değil mi? Şaşkınlık ifadesi''
''Biliyorum ama o adamdan hoşlanmıyorum. Her şey batıyor onunla ilgili''
Onun yanına gidip kollarımı boynuna dolarken şakayla karışık cevap verdim.
''Ah,sen beni kıskanıyorsun''
O da kollarını benimkilere doladı.
Cara 'Evet,deli oluyorum' dedikten sonra beni yatağa doğru çekti ve üstünden geçerek az önceki yerime geri düştüm. Gülmeye başladığımda Cara'nın da yüzünde belli etmediği bir gülümseme vardı.
''Senin şu telefonun yüzünden erken kalkmak zorunda kaldım o yüzden uyumaya devam edelim T''
Üzerime doladığı kollarını çekerek tekrar yatakta bağdaş kurdum.
''Uyuyamam, stüdyoya gitmem lazım''
''Neden? Geldiğin gibi mi işlere başlayacaksın?''
''Calvin ile yapacağımız düet. Hani anlattım ya''
''Ah, doğru. Ben onunla ilgili kısımları dikkate alamıyorum''
Ben gülerek gözlerimi devirirken o da yatakta bana arkasını dönerek uyuklamaya devam etti.
Dün buraya gelirken üstümde olan kıyafetleri tekrar giydim ve Cara'nın akşam verdiği pijamaları katlayarak koltuğun üstüne bıraktım ve daha sonra evden çıktım. Cara'ya o uyumadan önce çıktığıma dair bir şeyler söylemiştim ve o da homurtuyla karşılık vermişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sesinde Kayboldum | Taylena
FanfictionSesini duyduğumda tekrar yazmaya karar verdim. Benim sözlerimi senin sesinden duymak için hayatımın sonuna kadar yazabilirdim.