O günden sonra hiç bir şey eskisi gibi olmadı. Ceylan bölüm yani servis değiştirmiş olmasına rağmen Cenk doktorlarla konuşup onun hergün yanına bir saat gelmesi için ikna etmişti. Ceylan'ın hocaları ve en yakın arkadaşı Aslı bu duruma çok sinirlenseler de bir şey diyemiyorlardı. Cenk ve Ceylan'a gelirsek onlar da gizliden gizliye birbirlerinin hayatlarını çözmeye çalışıyorlardı. Hatta bu olayı takıntı haline getirmişlerdi. Haftanın üç günü stajı olduğunda Ceylan'ın Cenk'in yanında tek düşündüğü 'Ne yaşamıştı hayatında?' dı. Cenk ise gördüğü rüyanın aslı olup olmadığını öğrenmek istiyordu. Ceylan bu durumu fark etmişti. Hatta Cenk'e söylemeye bile karar vermişti bir zaman. Ama Toprak bu konuda fazlasıyla sertti. Buna inanmayacağını ve Ceylan'ı deli olmakla suçlayacağını düşünüyordu. Ceylansa Toprak'ı kurmamak için Cenk'e her gün başka mazeretler uydurarak anlatmamaya çalışıyordu. Günler bu şekilde geçerken Ceylan Cenk'in hiç dışarı çıkmadığını fark etti. Hatta doktorlarında izin almaya bile çalıştı. Ama sadece hastanenin bahçesine çıkmaya izin verdiler. Çünkü o kalp hastasıymış ve önemli yani onların dilinde paralı hasta demek. Eğer ölürse hastanenin adı kötüye çıkar demek. Bu durum çok sinir bozucu olsa da Ceylan Cenk'i bugün hastanenin bahçesine çıkarmaya karar verdi. Onun artık güzel vakit geçirmesini istiyordu. Anladığı kadarıyla güzel bir hayatı yoktu. Ceylan odaya girdiğinde Cenk her zaman ki gibi sevindi ve ;
-Naber Ceylan? dedi. Ceylan ise;
-Kalk hadi dışarı çıkıyoruz.dedi. Cenk anlamaz gibi baksa da ayağa kalktı. Ceylan onu kolundan tuttuğu gibi odadan çıkardı.
-Eğer kendini taşıyamıyorsan ağırlığını hafifçe bana vereblirsin ama hepsini değil. Hastamı.. pardon arkadaşımı yere düşürmek istemem. dedi ve güldü Ceylan. Cenk ise mutluluktan ağzı kulaklarına varıyordu. Temiz hava alabilmek için kimse onu dışarı çıkarmamıştı uzun zamandır. Bahçeye indiklerinde Cenk içine alabildiği kadar nefes almaya çalışıyordu. Ceylan ise ona şaşkınca ama sevinerek bakıyordu. Sırf bu yüzü görmek için bile her gün çıkarabilirdi onu dışarı. Ceylan onu bir banka oturduğunda Cenk ona bakarak;
-Saol Ceylan. Kimse benim temiz havaya ihtiyacım olduğunu düşünemeyeck kadar aptal. dedi.
-Önemi yok. Doktorlardan izin aldığım sürece seni bol bol dışarı çıkarırım. Bu arada sana süper bir haberim var. Yani senin için.
Ceylan sustu Cenk ise hevesle hadi der gibi bakış attı. Cyelan başladı konuşmaya.
-Kenan vardı ya şu trafik kazası geçiren hasta beyin ölümü olmuştu. Babasını bulduk. Kabul etti. Ama seni görmek istiyor. Gerçekten hak etmiş olabileceğini bilmek istiyor. Sana uyar değil mi?
-Olur. Bu arada ben bir araştırma yaptım. Kimin kalbini alırsan onun huyu sana geçiyormuş gibi bir şey yazıyor internette. Gerçek mi bilmiyorum ama Kenan hakkında bilgi isityorum. Yani eğer kötü huyluysa ya bana geçerse..
-Hey hey tamam o da bir teori. Ama gerçek olacak diye bir şey yok. İçin rahat edecekse araştırırım senin için. dedi Ceylan samimiyetle. O sırada Toprak araya girdi. Ceylan'ı beynine soru yağmuruna tuttu.
-Ceylan nasıl bulacaksın o dosyayı? Ayrıca bu çocuğu bu kadar çabuk affetmen hoşuma gitmiyor. Ya senden hoşlanırsa? Ya öperse tekrar? derken tiksintili bir ses çıkardı.
-Toprak saçmalama. Bakacağım bir çaresine her derdin. Ama sen yanımda olmalısın. Onun şu an yardıma ihtiyacı var ve sen bunu görebilen birisin değil mi?
-Ceylan öyle ama.. Ben cümemi bitirmedim. Ya ölürse?
-Toprak sus. Öyle bir şey olmayacak. İzin veremem. Canımı ortaya atmaya hazırım. Onun için savaşacağım. Bunu bil.
-Tamam sustum. Ama..
-Yoprak yine ne?
-Cenk sana yani bize tuhafça bakıyor. bir yalan at şuna.
-Off tamam tamam.dedi ve Toprak'la daha da konuşmadı. Cenk'e bakınca ona dikkatlice baktığını anladı. Sanki onu çözmeye çalışıyor gibiydi.
-Ceylan artık şu sırrını anlatacak mısın? Merakıma çok fena yenik düşüyorum.
-Tabiki hayır. Çünkü sır yok ortada. Şeyi düşünüyordum.. dosyayı nereden bulabilceğimi? Ayrıca artık gitsek iyi olacak. Bizi merak etmesinler. Sonra tekrar göndermeyebilir.
-Peki. dedi sadece ama bunu derken bile Ceylan'ın gözünün içine bakıyordu. Bu çocuk kendini Sherlock Holmes zannedecek diye korkmaya başladı Ceylan. Çünkü bu olayı gereğinden fazla merak ediyor ve araştırıyordu. Evet gerçekten de araştırıyordu. Geçenler de Ceylan koridor da yürüken Cenk'i görmüştü.. Aslı ile konuşuyorlardı. Onlara gizlice yanaştığında da onları duymuştu.
-Aslı Ceylan'ın bir kardeşi var mı diye sordu Cenk.
-Tabiki yok. O benim en yakın arkadaşım. Her şeyini bilirim. Ayrıca kardeşi olsa niye söylemesin? saçma dedi yılışıkça gülerek. Ceylan ve Toprak bunları duyduktan sonra düşündükleri;
-Cenk'in bu merakı ve Aslı'nın bu yılışıklığı bir gün başımıza iş açarsa fena halde batarız. O sırada onlara tekrar baktılar ve gitmediklerini gördüler. Aslı konuşuyordu bu seferde.
-Aslında bence Ceylan'a fazla güvenmemelisin. O çok da iyyi biri değil. Yani kastım bazen çok farklı davranıyor bir anda. İki yüzlü gibi. Bazen bir iyi bir kötü oluyor. Salakça değil mi dedi tekrar gülerek.
Aslı ha !? Aferim bana seçtiğim arkadaşın sürtüklüğüne de bak sen? Beni kötü kötü konuşturuyo gerizekalı. Bir daha bu kıza iyi davranırsam beni döv Toprak dedi Ceylan hafif seslice.
-İyi de seni döversem benim de canım yanar. Unutma bu beden bana da ait.
-Pardon ama beni uyar o zaman. Kontrolü eline al.
-Ceylan dedi Toprak ince bir sesle. Sanki Ceylan'ın duyulmasını istemez gibi.
-Ceylan biz bir gün ayrılabilecek miyiz dersin?
-O ne demek?
-Yani belki bir gün benim de ve seninde özgürce kullanabildiğin bir bedenin olabilecek mi dersin?
-Bilmiyorum ama bu seni mutlu etseydi elimden gelen her şeyi yapardım. Hatta canımı bile verebilirdim.
-Aslında Ceylan saçma gelebilir ama bir psikoloğa gerçekleri anlatsak belki bize inanır ve belki eski kitaplardan bir çözüm bulmaya çalışır.
-Bilmiyorum. Gerçekten. Şu ana kadar bize inanan olmadı. Ayrıca ruhu gösteren hiç bir şey de yok.
-Ya daha önceden bizim gibi hastaları olmuşsa olamaz mı ki ?
-Bence olmamıştır. Yani bu durum gerçekten karışık. Toprak belki de biri bize inansaydı ümidimiz olabilirdi.
-Belki de. Ama bize kimse inanmaz.
-Belki Cenk inanır dedi Ceylan. Çünkü gerçekten artık Cenk'e anlatmak istiyordu yaşadıklarını.
-Bize inanmayabilir ve onu kaybedebilirsin. Veya inansa ne olacak? Çözüm bulamaz ki?
-Çözümmm.. Toprak bugün çıkışta psikiyatri servisine gizlice uğruyoruz ve bakalım deliler de bizim gibisi var mı?
-Ceylan saçmalama. Başımız belaya girebilir son sene.
-Umurumda bile değil Toprak artık dayanamıyorum inanılmamaya. Seni seviyorum ama sana bakabilmeyi daha çok istiyorum. Beynimde değil de karşımda olmanı istiyorum anla beni dedi ve Toprak'ı susturdu. Ceylan bugün çıkışta servisle gitmeyecek Cenk ile olduğunu söyleyecekti ve psikiyatri servsindeki dosyaları okuycaktı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Bedende İki ruh (BİTTİ)
Teen FictionAnnelerinin karnındayken ikizdiler ama doğduklarında tek bedenleri vardı. Kimse bilmese de Ceylan biliyordu. Onun bedenindeydi kardeşinin ruhu. Tam bir zıt karakterdiler ve bu durum başlarına bir sürü sorun açacaktı. Ceylan aşık olabilirdi belki ama...