Betül önündeki eti güzelce süsleyip diğer siparişlere geçti. "Güzel geçmedi yani buluşman" diyen Kadere kulağını vermiş işini yapıyordu.
"Görüştüğüm kişi bir mühendisti. Çok gezdiğini söyledi. Aslında boylu, yakışıklı,çekici biriydi ama ben bir şey hissedemedim" dedi Betül iç çekerek.
Kader arkadaşının sırtını sıvazladı. "Bu daha başlangıç" dedi ve göz kırptı.
Kader bu konularda çok rahattı. O genelde erkeklerin ilgisini çekmek için çaba harcamayan tiplerdendi. Ancak onunda Betül gibi herkes ilgisini çekmezdi.
"Son siparişleri de hazırladım" dedi Betül ve derin bir iç çekti. Önlüğünü çıkarıp saçındaki boneye uzandı.
Fırat karşısında yemek yiyen iki arkadaşına bakıyordu. "Buranın aşçısını tanıyorum. Yemekleri güzel oluyor." dedi Fırat ve ellerini birbirine kenetledi.
"Görüşmeyeli baya iyi görünüyorsun. En son düğünümüzde görüşmüştük" dedi Esra. Fırat bakışlarını ona kenetledi. Esra, Atakan'ın karısıydı. Liseden beri süren aşklarını bu yaz evlilikle süslemişlerdi.
"Bizim meslek böyle" dedi Fırat ve ara verdiği yemeğini yemeye devam etti.
"Asker olacağın aklıma bile gelmezdi. Hayalin mimar olmak değil miydi?" dedi Atakan arkadaşına dostça bir tavırla. Fırat başını salladı.
"Hayaller ve hayatlar dostum. Her hayal gerçekleşmiyor ne yazık ki"
Bunu söylerken kalbinin bir parça acıdığını hissetti.
"Haklısın. Bende her zaman pilot olmak isterdim. Ama gel gör ki öğretmenim" dedi Atakan ve gülümsedi. Atakan'ın dostça tavırları Fırat'ın daha kötü hissetmesine neden oluyordu. Kendine kızıyordu.
"Yemekleri nasıl buldunuz efendim?" diyen sesle kötü ruh halinden kurtulan Fırat bakışlarını aşçıya sabitledi. Betül biraz şaşırmış gibi duruyordu.
"Güzel olmuş Betül" dedi Fırat. Betül şimdi daha çok şaşırmıştı. Fırat ilk kez ona adıyla sesleniyordu. Farkında olmadan adamı süzmeye başladı. Giydiği lacivert kazak ona başka bir hava katmıştı. Koyu saçıyla birlikte uyum içinde olan kazak, buğday teniyle tezatlık içerisindeydi.
Gözlerini kırpıştırarak masadaki diğer müşterilere baktı.
"Siz aşçı mısınız?" diye soran bayan çok hoş görünüyordu. Uzun gür sarı saçları göz kamaştırıyordu. "Evet" dedi Betül gülümseyerek.
"Gerçekten bu yemeği ilk kez böyle yiyorum ve tadı harika. Aşçılar sırlarını pek vermezler ama ben istisna olabilir miyim?" dedi Esra tatlı bir şekilde.
Betül daha ne kadar şaşırabilirdi? Elbette birçok kişi sırrını sormuştu. Ancak kimseye sırrını söylemeyi şuan ki kadar istememişti.
"Hayatım. Betül Hanım elbette sırrını vermek istemeyecektir" dedi yanındaki adam. Betül, Fırat'ın ona baktığını fark etti. Kendisine değil o kadına bakıyordu. Esra öne doğru atıldı. "Yanlış anlamayın eşim bu yemeği çok sever. Bende bu kadar güzel yapabilmeyi isterdim"
Betül boğazını temizledikten sonra konuşmaya başladı. "Bunu genelde kimseye söylemem ama Fırat Beyin arkadaşı olduğunuz için söyleyeceğim." dedi ve genç kadının yanına gidip kulağına eğilip konuştu.
Az sonra Esra "Gerçekten mi? Böyle yapıldığını bilmiyordum" dedi şaşkın bir şekilde.
"İsterseniz not alın" dedi Betül ve Fırat'a doğru döndü. "Afiyet olsun" dedi ve masadan ayrıldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Atıfet
General FictionBetül yetenekli bir aşçıdır. Çevresinin ısrarıyla evlenmek için evlilik görüşmeleri yapmaya başlar. Bu görüşmeleri yaparken ev sahibinin oğlu Yüzbaşı Fırat'a ilgi duymaya başlar. *atıfet:karşılık beklemeden duyulan sevgi (Tamamlandı) ©Tüm Hakları S...