Benim ilklerim önemli değildi. ama sonum en özel gündü kim bilebilirki bir sonun yeni bir hikayenin başlangıcı olduğunu...
Ben Mısra aksu sizce bir intikam ne kadar ileriye gidebilir ben bu intikamı ne kadar sürdürebilirim. kimler olacak bu intikamd...
Aşk işte, beyaz giydirir sevene; ya gelinlik ya deli gömleği yada kefen kısmetimize hangisi düştüyse.
"Evet kabul ediyorum. Beni üzme olur mu? bunca zaman acıya hep dayandım bundan sonra dayanamam beni üzme beni kırma beni incitme beni bırakma. Sana hayatımın geri kalanını sunuyorum. Onu iyi koru ona sahip çık. Beni yarı yolda bırakma" dedim boynuna sarılarak evleniyordum...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bir hafta sonra; Koca bir hafta okadar hızlı oldu ki herşey. Sanırım zengin olmanın en güzel yanı bu herşey elinin altında. Nışan kına derken şuan aynanın karşısındaki beyazlar içinde olan kıza yani kendime bakıyorum. Bembeyaz uzun bir gelinlik vardı üzerimde. Aynadaki kız bana yabancı geliyordu. Mutluydu ama dokunsan ağlayacaktı. Aynada gördüğüm kız birini harcadı ve bu gelinliği giydi. Aynadaki kız belkide hayatının hatasını yaptı ve birini uçurumdan itti. Birinin ölümünü yok oluşunu izledi. Bu beyaz gelinlik lekeliydi aşkının lekeleri vardı üzerinde. Kalbi lekeliydi aynadaki kızın. Kalbim lekeliydi. Mutlu değildim ama doğruyu yapıyordum. Neden mutsuzdum ki hem. Herşey böyle olmalıydı zaten. Ya şimdi? Niye böyleydim. Bu sorular beynimi kurcalarken daha fazla dayanamayıp küçük koltuğa oturdum. Kendime gelirim diye düşünürken öyle olmadı. Daha kötü oldum nefes alamıyordum sanki yaz ayının sonlarındaydık. Hava bir açılıp bir kapanıyordu. Denizli yerde yaşamamız buna bi art8 sağlamıyordu sadecw ne olursa olsun hava kolay kolay soğumuyordu. Yerimden kalkıp pencereyi açtım ve yeniden aynanın önüne gittim kapı çalınınca "gir" dedim titreyen sesimi engeleyerek. İçeri giren kişiye baktım. Açelya. "Annecim hazırmısın" diye sordu. Aynadan yüzümü çevirip Açelyaya bakınca "Sence" dedim gülümseyerek "Süpersin" dedi gülerek ve kapı yeniden açıldı. "Emre bey sonunda gelebilidi" diye sitem eden açelyaya baktım. "Bu ne trip kızım" diye sordum gelinliği ayağımın altından toplamaya çalışarak "Kızın büyük olsaydı onunla evlenirdim" diyen Emreye baktım duvara yaslanmış Açelyayı izliyordu. "Ne oluyor lan" diye cırladım bu sefer. Emre hemen toparlanıp bana döndü. "Vallaha bişey yok" dedi ellerini havaya kaldırarak. kaşlarımı çattım ve Emrenin üzerine doğru yürümeye başladım. "Şşş mısra abla gelinlikle oluyormu böyle biraz hanım hanımcık ol Mısra gelme" diyerek bana laf anlatmaya çalışan Emreyi takmayarak üzerine yürümeye devam ettim. Kapı açlınca içeriye girene baktım. "Alp tut onu" dediğimde Alp Emrenin üzerine atladı ve ikiside yere düştü "Tuttum" dediğinde bir eli Emrede diğer elide kalça kemiğindeydi "Tabi kırdımda" diyerek sızlanmaya başlayınca kahkaha attım. "Allah sizi kalk çocuğun üzerinden" diyerek Alpi kaldırmaya çalıştım "Kanka sen dedin tut" diye yeniden sitem eden Alpe baktım "Ben çocuğun üzerine uç demedim sadece tut dedim" diyerek yeniden kahkaha attım. Bu kaç gündür ilk defa bugün ki kadar güldüm. Alp önce gözlerime sonrada üzerime baktı "Çok güzel olmuşsun" dediğinde "Biliyor farkında çünkü" diyerek benim yerime söze atlayan Açelyaya baktım ve aynaya döndüm. Güneşli bir gün bir gelinlik bir kalbi kırık kız. Herşey düzelecekti. Ben mutlu olacaktım. kapı açıldı ve işte o "Hazırmısın prenses" diyerek gelip yanağımdan öptü "Hazırım" dedim gülümseyerek gözlerindwm yaş akmasını engeleyemeyen Açelyaya baktım "Ağlama küçüğüm" deyip yanına eğildim "Sevinçten annecim sevinçten" diyerek yanağımdan öptü "Hazırsan gidelim" dediğinde Emreye baktım. Babam olmadığı için onun kolunda aşağıya inecektim. Ve beni damada o götürecekti. Kır düğünüydü. Hava güneşli olduğundan buda benim en büyük avantajımdı. Emrenin koluna girerek aşağıya inmek için merdivenler yaklaştım. Merdivenlerin başında durunca karşımda duran adama baktım. Kocama... Hala Emrenin kolundayken yanımda duran pencereden dışarıya baktım.