Mezarlığa uğrayıp eve geri gelmiştik.
Üzerlerimiz, toprak içindeydi.
Sessizce banyoya ilerledim.
Birkaç günden berri, dorukta birşeyler vardı.
Daha bunu çözememiştim ama hadi hayırlısı çıkar yakında kokusu.Düşümü alıp uzanmış, tavan bakıyordum.
Hayatım mahvolmuşken, ananemi bulmuştum.
Şimdiyse onunla beraber yaşıyordum.
Ne zamandan berri, yazmayı bıraktığım siyah kapaklı defterini aldım elime.
Masama ilerleyip oturdum.
Kalemini alip yazmaya başladım.Yine kirletiyorum,beyaz sayfayı siyah kalemimle.
Kendimi yorgun hissediyorum.
İçimde bir sıkıntı var, nedenini bilmediğim.
Geçecekmi?
Bitecekmi acılar?
Bana herşeyi unutturan adam,
Her zaman yanımdamı olacak?
Sigarayı unuttum.
İçmeyi unuttum.
Ağlamayı unuttum.
Beki aşkımıda unutacakmıyım?
Gün geldiğinde.Neden böyle birşey yazdığımı bile bilmiyorum.
Kalbim ne diyorsa kalemimde onu yazmıyormuydu?
Bu bir işaretmiydi?Düşünmeyi bıraktım.
Yoksa beynim patlayacaktı.
Yatağıma uzanıp uyumaya karar verdim.DORUK>>>>
Üvey babam olacak şerefsiz beni çağırmıştı.
Arbamdan inip,ofisine doğru ilerlerdim.
Ofisin kapısını sert bir şekilde açtım.
"Ne istiyorsun?" dedim buz gibi sesimle.
"Şirket hisselerini" dedi. Sırıttım.
"Yanlışbadres Murat güloğlu. Başka kapıya." diyerek arkamı dönüp gidiyordum ki dediği şeyle olduğum yerde kaldım.
"Derin nasıl? Doruk."
"Ulan adi Piç kurusu," diyerek boynundan tuttum.
"Sence iyimidir? Ananesinde?"
"Ulan ona birşey olursa, senin bu yavşak ağzını sikerim."
"Woww doruk beyin zafı derinmiş." dedi gülerken bende dahada çok sıkıyordum.
Benden kurtulup, biranda ciddileşti.
"Eğer, şirketteki hisselerini vermezsen, derini unut. Biliyorsun, salak annenden hemen aldım, ama sen bana zorluk çılartıyorsun."
Anneme salak diyişiyle sahada çok sinirlerin bozulmuştu.
Ama benim annem,bana değilde bu adama güvenecek bu şerefsizi görmeyecek kadar salaktı."Ulan şerefsi-"
"Şşhh doruk,zarar gelsin istemessin değilmi?" dedi çekmecesinden çıkarttığı kâğıtları bana fırlatırken.
Kağıtlara baktığımda bunların derinin ve kızların fotoğrafı vardı.
"Lan şerefsiz." dedim fotoğrafları alırken. Sakin olmalıyım. Böyle yaparsam onun benim için değerli olduğunu anlar ve zarar verir.
"Ne bok yiyorsan ye. O kız benim umrumda bile değil." yalandı. Ama derini tehlikeye atamazdım.
"Eminmisin doruk. O kız dediğin hala senin sevgilin." dedi sevgilinin bastırarak.
"Emin ol murat o benim için eğlenceden başka hiçbirşey değil." dedim bende yalan söylüyordum hemde baya büyük bir yalan.
"Göreceğiz" dedi ben ofisten çıkarken.
Hiçbirşey yapamaz.
Yapamaz.
Yapamaz.
Ya yaparsa?
Kimi kandırıyorum?Derinden>>>>>
Şuan okulda bizimkileri bekliyordum.
Uyku tutmadığı için erkenden okula gelmiştim.
Okulun önünde iki arabanın durmasıyla gözlerimi o tarafa çevirdim.
6 takım elbiseli adam bana doğru geliyordu.
Ayağa kalktım.
Belki de babamın adamlarıydı.
Adamlar etrafımda çember oluşturdular.
Bunlar babamın adamı değildiler.
Bir tanesi bana doğru hareket etmeye kalkınca dizimi karnına geçirdim.
Ama basımda hissettiğim acıyla gözlerim karardı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
TEHLİKE
Storie d'amore@Tüm haklar yazar'a aittir. Bedenlerimiz ayrı topraklardaydı, uzaktaydı ama ruhumuz dip dibe ve yakındı. Ruhumu onun ruhuna karıştırdım. Bedenlerimiz gibi onlarda ayrılmasın diye. Ruhum onun olmayan omzunda uzanıyordu.Olmayan elleri ile okşuyordu...