4 Spastik

23."Abin bende."

MİNA KOÇYİĞİT

Kalbimin ilk defa bu kadar hızlı attığına şahit oluyordum. Tenimde gezinen dudaklar, ilk defa midemin kasılmasına sebep olmuştu. Her hareketinde burnuma dolan koku, ilk defa oksijeni gereksiz bulmama sebep olmuştu. Bu his farklıydı. Bu sanki... Benim için ilkti.

Sevdiğin adamın tenine imzasını atması böyle bir şeydi demek ki...

Göğüslerimden karnıma doğru yol alan küçük öpücükler kasıklarıma geldiğinde sessizce yutkundum. Kilodumun kenarlarında dilini gezdiren Koray, gözlerini gözlerime dikti. Elamsı gözleri siyaha yakın bir tona bürünmüştü. Bacaklarımı iki yana açarak daha rahat hareket etmesini sağladım. Kilodumu çıkarttıktan sonra bir süre gözleriyle malum bölgemi izledi. Gördüğü şey hoşuna gitmiş olacak ki zevkle alt dudağını ısırdı.

Tekrar kafasını gömdüğünde, dilinin ıslaklığı tüm bedenimin titremesine sebep oldu. İnlememek için dilimi ısırdım. Koray'ın attığı dil darbeleri hızlandığında orta parmağını içime soktu. Bu hareketiyle nefesim tıkandı. Daha önce hiç bir sekste zevk almayan ben, Koray ile olunca ön sevişmede kendimden geçmiştim.

Koray'ın eliyle dili aynı hızda ilerlerken elimle kafasını tutarak kendime bastırdım. Ağzımdan kaçan inlemeye engel olamazken "Koray...." dedim nefes nefese. "...Hadi artık."

Üstümde doğrulan Koray, dudaklarıma kapandığında elimi aramıza soktum ve penisi avuçladım. Ağzıma doğru boğukçe inlediğinde okşamaya başladım. Elimin altında sertleşen şey, ikimizinde sabırsızlanmasına sebep olurken daha fazla dayanamayarak baksırını çıkarttım. Koray, büyük ve kalın penisini vajinama dayadı. Göz kapaklarını aralayarak gözlerime baktığında dudaklarını dudaklarımdan çekti.

"Hazır mısın kızıl cadım?" diye sorduğunda gülümseyerek kafamı salladım. Yüzünde oluşan tebessüm huzur doluydu.

"Seni seviyorum, kızılım..."

"Seni seviyorum, Sünger Bob'um..."

Ve her şey durdu. Zaman durdu. Acılarımız durdu. Acılarımız unutuldu. Geçmiş kapandı. Geleceğe kapı açıldı. Hırsı, nefret, acıy ve gözyaşları kayboldu. Aşk geldi. Koray geldi. Koray ve Mina geldi.

Biz, artık tam anlamıyla 'biz' olduk...

              ***** 15 Şubat 2016

Kasıklarımda gezinen nefesle gözlerimi açtığımda bacak aramda duran Koray'a şaşkınlıkla baktım.

"N'apıyorsun sen?"

"Sana doyamadım."

Boğukça söylrdiği şeyler kızlığımın sızlamasına sebep olsa bile, etkilenmemiş gibi "E, yok artık!" diye kızdım.

İlk beraberliğimizin arkasından beş kere daha birlikte olmuş, tam beş kez yıkanmak zorunda kalmıştık. Tam bitti, diyordum Koray yeniden istiyordu. İlk kez, saat öğleden sonra iki  civarlarında birlikte olmuştuk şimdi ise saat sabahın yedisiydi ve eğer şimdide yaparsak bir on yedi saat içinde dokuz defa banyo yapmış olacaktım!

"Koray yaa! Yeter artık, çok yoruldum ben! Gel şuraya da uyuyalım, Allah aşkına!"

"Bende yoruldum," dedi ve gözlerini bana dikti. "Ama sana doyamıyorum."

Gözlerimi devirerek gülümsediğimde "Bir kere daha yapalım söz veriyorum sonra akşama kadar uyuyacağız."

Masum sesine eşlik eden çizmeli kedi bakışlarına dayanamayıp "Son ama?" dediğimde heyecanla dikleşerek "Son, son," dedi.

"Söz mü?

"Söz!"

"İyi, tamam."

Koray'ın üstüme atlaması bir olurken kısa öpüşmemizin ardından içime girdi. Gelgitleri canımı yakıyordu çünkü vajinam, geceden beri sürtünmekten tahriş olmuştu.