4 Spastik

2. ''Kardeşim!''

BUSE UYGUN

Suçluluk.

Hissettiğim tek şey buydu.

Tarık beni öperken tepki vermediğim, sonrasında ise ona kızmadığım ve en önemlisi biraz hoşuma gittiği için kendimi fazla suçlu hissediyordum.

Ama bir yerde de hayallerim yıkılmıştı. İlk öpücüğümün böyle bir şekilde, herhangi bir duygu beslemediğim bir insana gitmesi canımı sıkıyordu.

Şu anda saat gecenin kim bilir kaçıydı?

Tarık'ın beni öpmesinden sonra hiç kimse konu hakkında bir şey söylememişti. Tabi kızların yarın beni sıkıştıracaklarına adım kadar eminim.

Herkes uyumuştu, ben hariç.

Kulübeden biraz uzakta sahilde, kumların üzerinde sırt üstü yatmış düşünüyordum.

Neden hiç aşık olmamıştım?

Neden şans bana uğramıyordu?

Neden Tarık'ın beni öpmesinden zevk almıştım?

Neden ona yumruk atma--...

"Dudaklarımın o muhteşem tadını düşünüyorsun değil mi kumral?"

Duyduğum sesle ne zaman kapadığımı hatırlamadığım gözlerimi açtım ve Tarık'la karşı karşıya geldim.

"Ne düşüneceğim be senin dudaklarını?!"

"İtiraf et, seni öpmem hoşuna gitti."

"Hah! Bu senin, bir beyine sahip olman kadar saçma ve imkansız bir ihtimal Tarık." dedim sırıtarak.

"Hadi ama, eminim şimdiye kadar öpüştüklerin arasında en iyisi bendim ha?"

Burukça gülümseyip tam gözlerine baktım.

"Haklısın." zafer kazanmışça gülümsedi. "Şimdiye kadar öpüştüğüm ilk kişi olarak en iyisi sendin."

Bir an afalladı. Gözlerinden pişman olduğu belli oluyordu ya zaten.

"İ-ilk öpücüğünü ben mi aldım yani?"

Dilimi şaklatıp cevap verdim.

"Hayır, çaldın."

Donup kalmıştı öylece yüzüme bakıyordu. Konuşmuyordu. Zaten ne diyecekti ki?

Bir süre daha bakıştığımızda sıkılan taraf ben oldum ve bakışlarımı yıldızlara çevirdim. Ama onun bakışlarını üzerim de hissediyordum.

Aradan beş dakika geçmiş olmasına rağmen konuşmamıştı. Hadi ama ne düşündün bu kadar? En sonunda sıkılmış olacak ki sahte bir öksürükle boğazını temizledi.

"B-ben, şey çok özür dilerim kumral. Bilmiyordum."

Cevap vermedim. Ne diyecektim? 'Ayh önemli değil canım gel bir daha yapış dudacıklarıma' mı?

"Ama yinede bu seni öperek susturmaktan vazgeçeceğim anlamına gelmez." dedi çarpık bir sırıtışla.

"Hah! Ne demek o ya? Öpemezsin oğlum!"

"Öperim."

"Öpemezsin!"

"Göreceğiz."

"Ulan var ya! Seninle muhabbet eden de kabahat! Salak!"

Sinirle yerimden kalkıp kulübeye ilerledim. Hah! Mala bak öpecekmiş. Bok öpersin!

CEREN UYGUN (17.08.2015)