Medyadaki şarkıyı açıp okumanızı tavsiye ederim. Gerçekten ruha dokunan bir şarkı. İyi okumalar :)
-MëL
"Teşekkür ederim."
Nefes'in odasının önüne geldiğimizde çoktan ellerini çekmişti benimkilerden. Sağ elimde yarattığı boşluk, oldukça üşütüyordu beni.
"Teşekkür edilecek bir şey yapmadım ufaklık," dedi gülümseyerek.
"Ufaklık mı? Senden küçük olduğumu da nereden çıkardın?" diye sordum surat asarak.
"Ah, değil misin?"
Oha! Bu nasıl bir öz güven, bu nasıl bir egodur arkadaş?
Tabii ki de dile getirmedim bu tepkimi.
"Kaç yaşındasınız acaba Bayan Ego?"
Kahkaha attı bu söylediğimle beraber.
"Yirmi dört yaşındayım. Peki ya sen?"
Ağzım çizgi şeklini almıştı eminim ki. Nasıl benden üç yaş büyük olabilirdi ya? Oysa yaşıt gibi gözüküyorduk.
"Yirmi bir," dedim ağzımın içinde geveleyerek.
Kafamı okşayarak "Tahmin etmiştim," dedi zafer edasıyla.
Ben onun başımdaki ellerini düşünürken konuşmasına devam etti.
"Yani üniversite okuyorsun şu anda öyle mi?"
"Hayır, liseden sonra okumadım ben."
"Hmm... Bak ne diyeceğim. Biraz yoruldum. Konuşmamıza oturarak devam etsek olur mu?"
Saatime baktım ve "Çok isterdim fakat kardeşim bekliyor, gitmeliyim," dedim.
Dudağını sarkıtmıştı.
Tanrım! Şunu yaptığında ne kadar şirin göründüğünü biliyor muydu acaba?
"Tamam o zaman yarın devam ederiz," dedi. Sesi beklentiliydi.
"Aslında..."
Kafamın arkasını kaşıyarak yarım kalan cümlemi bitirdim.
"Sanırım bu imkansız. Yarın sabah Ayaz taburcu olacak."
Ah! Bu surat neydi şimdi? Gerçekten gözlerin mi doldu yani şimdi senin?
Ağzında bir şeyler gevelemeye başlamıştı ve hafifte kızarmıştı sanki.
"O zaman, rica etsem numaranı verir misin? Yani belki dışarıda da bir şeyler yapardık. Tabii sen de istersen?"
İstemez miydim be. Teklife bak. Yine kalbim hızlı hızlı atmaya başlamıştı.
"O-o zaman v-vereyim ben sana numaramı."
Kahkaha atarak "E ver bari," dedi.
Ses tonu kulaklarımda klasik müzik etkisi yaratırken numaralarımızı verdik birbirimize.
Tam arkasını dönüp gidecekken "Nefes," diye seslendim.
"Her şey için teşekkürler."
Kapıya doğru döndürdüğü vücudunu geri döndürüp bana doğru yürüdü. İstemsizce nefesimi tuttum.
Kolları beni sardığından olduğum yere bayılacağım sanmıştım. Nefesini kulaklarımda hissettiğimdeyse bütün vücudum irkilmişti.
"Önemli değil. Hiçbir şey senden önemli olamaz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Benim Nefesimsin
FanfictionYap-boz misali birbirini tamamlayan iki kız. Onlara bahşedilmiş kısa bir süre. Duru bir hayatın aldığı, kesik kesik Nefesler.. Git gide ölümün melankolisine kapılan bir Tümör, depresif bir Siyah'ı çekip çıkaracak aydınlığa. Siyah'ın bir daha kaybolm...