Şu an fark ediyorum ki hikaye yakında 20K olacak! 🙆
Zafer dansını medyaya bırakıyorum, iyi okumalar 💃💃-MëL
•••
Gözlerimi devirerek baş ucumda çalmaya devam eden telefonu elime aldım ve saati gördükten sonra yüzümü ekşitip aramayı cevapladım.
"Yine mi başladık Nefes ya?"
Önce bir kıkırtı işittim telefonun karşısından, ardın da kızgınmış gibi duyulan ama güldüğü her halinden belli olan bir "Ben sana her sabah yanında uyanana kadar bunu yapacağımı söyledim. Üç günlük bir tatil fikrimi değiştiremez," geldi.
Ofladım ve ofladığım için azar işittikten sonra da "Hadi kalk," diye bir emir yedim.
Yatakta biraz dikleştikten sonra esneyerek "Bugün ne yapacaksın?" diye sordum.
"İşe gideceğim. Birikmiştir yine bir ton."
Hafif tebessüm edip "Üstesinden gelirsin sen," dedim.
O da gülümsediği belli olan bir tonla "Bakalım," deyince vedalaşıp telefonu kapattık.
Aslında kalkacaktım ama dün geç gelmiştik ve saat de daha erken olduğu için biraz daha uyumaya karar verdim. Bir saat kadar sonra alarm çalınca kalkıp üzerimi giyindim ve kahvaltı masasına indim yavaşça.
Ayaz, anneme okuldaki komik bir olayını anlatırken ben de sohbetlerine dahil oldum.
Anneme hâlâ sinirliydim. Görünen o ki, o da bana karşı öyleydi. Yüzüme bir kere bile bakmamıştı çünkü. Bu konuda haklı olan bendim, hâlâ öyle düşünüyordum ama konuşma biçimim çok hatalıydı. Düşündükçe bu karara varmıştım.
Nazan Teyze'yle Sinem masayı toplamaya başladıkları sırada ben de kendi tabağımı alıp mutfağa ilerlemeye başladım.
Arkamdan "Duru, bırak kızım! Biz toplarız!" diye bağırışı geldi Nazan Teyze'nin.
"Nazan Teyze, bi' bak bak," diye fısıldayarak yanıma çağırdım. Onu çağırmamla Sinem'in yanımızda bitmesi de bir olmuştu.
Nazan Teyze Sinem'e gözlerini devirip bana döndü ve "Ne oldu kuzum? Bir şey mi istiyorsun?" diye sordu içten bir şekilde.
"Yok Nazan Teyze'm, bir şey soracağım ben sana."
Kısa bir sessizlik olunca devamını beklediğini anladım ve "Annem benimle ilgili bir şey söyledi mi size?" diye çıkardım ağzımdaki baklayı.
Nazan Teyze sağ elinin tersini, sol avcuna vura vura "Ben biliyordum bir şey olduğunu," dedi.
Yüzümü ekşiterek "Neden?" diye sorunca alnıma vurdu ve öfkeli bir suratla "Üzüp durmayın ananızı artık. O kadınınki de can. Ne yapıyorsa sizin için yapıyor." diye kızdı.
Kalbime yumruk yemişim gibi hissettirmişti. Annemin beni sevdiğini biliyordum ama ona Nefes' le birlikteliğimi itirafta bulunma imkânımı sıfıra indirmişti o söyledikleriyle. Canımı da sıkan buydu zaten. Sanırım hâlâ birileri tarafından kabul edilmeme korkusu yaşıyordum ve bunu yenemiyordum. Kimliğinin çok uzun zamandır farkındaydım ama, Nefes ile birlikte bunu kendime itiraf edebilmiştim ancak. Şimdi diğer insanlara etmesi benim için çok zor bir durumdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sen Benim Nefesimsin
FanfictionYap-boz misali birbirini tamamlayan iki kız. Onlara bahşedilmiş kısa bir süre. Duru bir hayatın aldığı, kesik kesik Nefesler.. Git gide ölümün melankolisine kapılan bir Tümör, depresif bir Siyah'ı çekip çıkaracak aydınlığa. Siyah'ın bir daha kaybolm...