Tanrı nın Kuralları (Shizaya)

~6~

Kral Izaya kahkahalar atarak saraya döndü.

-"Bunca zaman farketmediğime inanamıyorum.Ama bu gün o bakışlarını görünce herşey yerine oturdu.Ogün karşılaştığımızda bana aciz kul bakışı atmandan anlamalıydım.
Benden bu kadar nefret ederken maskenin altında sakladığım yüzüme vurulman benim en büyük silahım "sarışın kul" bir insana verebileceğim en büyük zararı vereceğim sana hahaha"

Izaya kendi kendine konuşmayı bırakıp yeni doğan güne asık suratla bakmaya başladı.

-"Geceleri severim hih"

Derek içeriye girip izaya 'nin önünde saygı ifadesini belirtircesine eğildi.Üstü yeni savaştan çıktığını belli edercesine parçalanmış ve açık yaralarla doluydu.
Gelecek emiri beklediği hemen farkediliyordu.

-"Isteğiniz ne efendim."

-"Atlı araba ?"

-"Anlamadım"

-"Bana at arabası bul hemen,ülke dışına çıkacağım haberini ver dağ yolundan gideceğim."

-"Ama efendim orda kendilerine özgürlük ne haltsa diyenler var"

-"Biliyorum seni aptal.Bende onların yanına gideceğim zaten"

-Üzgünüm efendim buna izin vermem"

Derek kararlı adımlarla izaya 'nin önünü kesti.
Ilk defa karşı çıkıyordu.
Göz göre göre kalbinin tanrısını kaybetmek istemiyordu.
Izaya ise dediğini duymamış gibi yaptı.Derek in üstüne doğru yürüdü.Arkasından süzülen zarif pelerini kraliçeleri kıskandıracak kadar çok yakışıyordu.
Tam Derekin yanında durdu nefes alış verişi duyuyordu komutanın.

-"Yoluma çıkma eylemine geçme"

-"Ef-endim"

-"Git ve o yoldan geçeceğim bilgisini söyle onlara "

-"Ama suikaste uğrarsınız"

Izaya parmağı ile dereki işaret etti.

-"Ben değil sen suikaste uğrayacaksın"

Izaya maskesini çıkarıp Derek in eline bıraktı.Derek ise kral ın güzel yüzünü görmüş ve etkisi altına girmişti.Belki başka biri için bi anlam etmese bile bu hareketi derek için herşey demekti.Izaya 'nin maskesini elinden kalbinin üstüne götürdü.

-"Hazırlan çünkü yola çıkacaksın onları oyala ben olmadığımı anlayıp geri cekildiklerinde
hemen saraya git ve yönetimi ele al.Eminim ki boşluğum duyulursa küçük sıkıntılar çıkarabilirler."

-"Peki siz ne yapacaksınız efendim"

-"Kurallarımı uygulayacağım.Iki ay sonra beni almaya geleceksin köyden ve tüm insanlar yanıp kül olurken bende şatoma kavuşacağım onu ise çok çok büyük acı sonu  bekliyor hahah "

Derek karşı çıkmak yerine başını eğdi ve tanrı nın hazırlamış olduğu tuzak planı gerçekleştirmek için köye indi.
Askerlere söylenen birkaç cümle onlardan sokaklardaki kadınlara onların dillerinden ise özgürlük aşığı insanlara ulaşmıştı.

Shizuo dağın en tepesindeydi etrafını vahşi kurtlar sarmış çevresinde dönmeye başlamışlardı  kendisine saldırmaya çalışan kurdu taşa attı cebinden çıkardığı bıçağa baktı ve gülümsedi kurda dönerek
-"Şanslısın seni sahte tanrının bıçağı ile öldürüyorum."
.
..
...
Shizuo en sonunda avlanmayı bırakmıştı biryandan da mutluydu kurtları halletmişti.
Böylece burdaki yaşayanlar rahatça ormanda dolaşabilecekti.
Gülümseyerek köye ulaştı dağın dışarı tarafından görünen Ikebukuro ve siyah şato kimsenin ilgisini çekmiyordu.