sixteen

12.7K 1.1K 293
                                    

Bu da bugün attığım 2.bölüm olsun.

Ona mesaj atmadığım 2 uzun hafta. 

İyi kötü bir mesajını göremediğim 2 hafta geçti. Ve bugün mesaj atmamak için kendimi zor tutuyordum.

Bugün doğum günüydü. 

Bir tarafım bu sessizliği devam ettirmemi söylese de buna aldırmayacaktım. 

Ona mesaj atmak istiyordum. Hazırlanıp evden dışarı çıktım. 

Bugün hep birlikte onun doğum gününü kutlayacaktık. Muhtemelen sevgilisi de gelecekti. 

Son zamanlarda kızı Hoseok ile birlikte yakalıyordum. Nasıl bir cesaret ise hala buluşup fingirdemelerine davem ediyorlardı. 

Çocukların neden hala sessiz kaldıklarını anlamıyordum. 

Ya da anlamak istemiyordum.

Kutlamanın olacağı kafeye geldiğimde yavaşça içeri girdim. Üst katta toplanmışlardı ve tahmin ettiğim gibi, sevgilisi de onun yanındaydı. 

Onları sarmaş dolaş görmeye dayanamıyordum. 

Beni farkeden Namjoon el sallayıp seslendi. '' Buraya gel Haru. '' 

Gülümseyerek onlara doğru yaklaştım. Yanlarına gittiğimde elimdeki hediye paketini Jungkook' a doğru uzatıp gülümsedim. 

'' İyi ki doğdun, oppa. ''

Ondan beklenmeyecek bir şekilde, gözlerime bakıp gülümsedi. '' Teşekkür ederim, güzellik. '' dedi.

Ve elimdeki hediyeyi açtıktan sonra kenara koydu, ondan sonra bana kısa bir süre sarıldı. 

Heyecanım o kadar fazlaydı ki kollarımı ona saramamıştım bile. Ayrıca üzerimde bir çift gözün olduğunu fark etmiştim bile. 

Kız. Bizi izliyordu.

En azından gözlerinin bana öfkeyle baktığını hissedebilmiştim. O sebepten uzaklaşıp Namjoon' un yanına oturdum. 

Geçirdiğimiz vakit boyunca Jungkook ve sevgilisinin fingirdeşmelerine maruz kalmıştık. Namjoon' un kulağına fısıldadım dayanamayıp.

'' Neden söylemiyorsunuz? ''

Kafasını bana çevirip söyleyecek bir şeyler düşündü. 

'' Baksana. '' dedi. '' O kadar aptal ki gözü bir şey görmüyor. Ne yapsak fayda etmeyecek. '' 

Belki onlar bir şey yapamayabilirdi. 

Ama ben yapardım. Elimde kanıt vardı.

Daha doğrusu kanıtlar. 

Görüşmelerini, fingirdeşmelerini fotoğraflara ve videolara almıştım. 

İnanmaması için hiç bir neden yoktu. Aynı ortamda bulunan, fakat bize metrelerce uzakta olan Hoseok un da gözleri bu ikilideydi. 

Günün bitiminde herkes teker teker ayrıldı. Ben mekandan 5 10 dakika eren ayrılıp eve döndüm. Döndüğümde telefonumu çıkardım ve mesaj bölümüne girdim. 

Yapacağım şeyden pişman olmamayı umarak; çektiğim fotoğraf ve videoları birer birer yolladım. 

x: doğum günü hediyeni böyle vermek istemezdim

x: fakat gözünün açılması gerekiyor

x: sen onu bu kadar severken

x: o senin arkandan bu işleri çevirebilecek kadar aşağılık bir kız

x: doğum günün kutlu olsun jungkook

x: seni seviyorum

lover | jungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin