Bölüm 9

1K 45 9
                                    


Genç adam, yanındaki sıcak bedene iyice sokularak burnunu genç kadının boynuna iyice gömdü. Hyuna ile geçirdiği dakikaları anımsayarak gülümsedi. Nihayet tek beden olmuşlardı. Sadece cinsellik değildi mesele. Bir metafordu bu. Tek kalp olmak gibi bakıyordu Jiyong bu duruma. Gözlerini hafifçe aralayarak Hyuna'nın huzurla uyuyan yüzüne baktı. Dudakları hafifçe aralanmıştı. Bembeyaz tenine dokunan parmaklarının hala bir kez daha genç kadını okşamak için istekle gıdıklandığını fark etti genç adam.

Yapmayacaktı. Bedenini kendisine yapışan Hyuna'dan ayırarak yerdeki calvin clein boxerını alarak giydi. Sigara içmeliydi. Canı istiyordu. İyi bir seks sonrası vücuduna nikotinden daha iyi gelen başka bir şey olamazdı. Kaslarını esneterek mutfağa doğru yürüdü. Telefonundaki 2 tane cevapsız aramayı umursamayarak Hyuna'nın menajerini aradı. Telefon konuşmasını bitirdikten sonra cevapsız aramalarına yöneldi. Kendi menajeri ne istiyordu acaba?

"Hyung, ne oldu?" diye yorgun bir sesle sessizce konuştu Jiyong.

"Yarın Japonya'ya gidiyorsun. Nylon adlı derginin Mayıs sayısında yer alacaksın."

G-Dragon, sigarasını çakmakla yakarak derin bir nefes çekti.

Şimdi daha iyi hissediyordu. Kanını zehirlemek kendisini bazen ironik bir biçimde ödül gibi geliyordu.

"Tekli çekim mi?" diye sordu genç idol menajerine.

"Bir tane japon bayan oyuncu/model sana eşlik edecek."

Jiyong, kalbinin bir an teklediğini hissetti.

Kiko?

Sigarasından tekrar bir nefes daha alarak heyecanla sordu.

"Kim?"

"Nana... Nana neydi ya? Not defterime bakayım. Bir dakika..."

Jiyong için devamı çok önemli değildi.

O değildi sonuçta.

Hyuna'nın, yan odada uyuduğunu unutmuştu Jiyong bir an. Telefonunu kulağı ile omzu arasına sıkıştırarak eline aldığı su şişesini açtı.

"Nana Komatsu."

Jiyong, uyuşmuş beynini toplamak amacıyla parmaklarıyla alnına masaj yaptı. Menajerinin dediklerini artık duymuyordu.

"Yarın görüşürüz. Şimdi kapatmalıyım." diyerek telefonun ucundaki cevabı duymadan kapattı.

Sigarasını unutmuştu. Tuhaf hissediyordu. Kararan havaya bakarak bakışlarını duvardaki saate çevirdi.

20.03

Eve geldiklerinden beri 5 saat geçmişti. Yüzüne yayılan gülümsemeyle başını hafifçe sallayarak sigarasından tekrar bir nefes çekti.

Dalmış bir biçimde caddeden geçen trafiği izlerken sırtına dokunan yumuşak parmaklar teninin ürpermesine sebep oldu. Gözlerini kapayarak boynuna gömülen genç kadının saçlarını ve nemli dudaklarını hissediyordu.

Gözlerini açarak Hyuna'nın yeni uyanmış makyajsız ifadesine takıldı gözleri. Genç kadını tutarak koltuktan kucağına doğru çekti.

"Seni çok yordum mu?"

Genç kadın, kucağına oturduğu idolün bakışlarını yakaladı. Utançla Jiyong'un saçlarını okşamaya başladı.

"Bi-biraz. Bu konuyu konuşmasak? Çok utandırıcı."

Elleriyle yüzünü kapattı Hyuna.

Genç adam, sevgilisinin parmaklarını tek tek ayırdı. Dudaklarına doğru fısıldayarak hafifçe öpmeye başladı.

Little do you knowHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin