NEKROKİNEZİ • Zifir

30. BÖLÜM - Karşılıklı Takas

Multimedya: Fame on Fire - Hello (Cover)

Instagram: e.s.mare
Twitter: e_smare

(Bölümler seri geliyor, önceki bölümü kontrol etmeyi, yorum ve oylamayı unutmayın ❤️)

Keyifli okumalar...

🔥
"Sen bu kalbe girdin.
Ben de bu kalbe.
Bu bizi çoktan birbirimize ait kıldı."
🔥

🔥

Peşinden kapıya koşarken kapının kilit sesini duydum. Yinede açmaya çalıştım. İçimden bir küfür savururken "Aç şu kapıyı!" diye bağırıp kapıyı yumruklamaya başladım. Lanet olası beni buraya hapsetmişti.

"Beni kışkırtmayacaktın Alice." dedi kapının ardından. Zihnimin hiç olmadığı kadar hızlı çalıştığını hissediyordum. Dylan'ın ayak seslerini duyunca hızlı hareket etmem gerektiğini anladım. Elimi karnıma götürüp "Ah!" diye inledim. Tahmin ettiğim gibi ayak sesleri kesildi.

İnandırıcı olması için sesimi biraz azaltıp kesik kesik konuşarak "Dylan... Ne-nefes alamıyorum." dedim. Onu durdurup kapıyı açtırsam da devamında ne yapacağıma dair hiçbir fikrim yoktu ama şu an bu kapıyı açması bile bir şeydi. Belki çok fazla acı çektiğimi düşünürse yanımda kalırdı. Böylelikle Bradley'i korumuş olurdum.

"Yapma Alice!" dedi Dylan alayla. Kahretsin, inanmamış mıydı?

Numara yapmaya devam ederek "Nefes... Nefes alamıyorum." diye tekrar ettim.

"Ne yapsak?" dedi yine alayla ama ses tonu birden değişti. "Bradley'i çağırmak isterdim ama birazdan onun nefes almaya ihtiyacı olacak."

Kanım dondu. Sanırım numara yapmak buraya kadardı. Kapıyı tekrar yumruklamaya başladım ve "Aç şu lanet kapıyı!" diye bağırdım.

"Birden bire iyileşmen ne güzel."

"Dylan. Lütfen ona bir şey yapma. Onun suçu yok. Onu öpen bendim."

"Sus!" diye adeta kükredi. "Suçu yok öyle mi? Seni kışkırtan o değil mi?"

Şaşkınlıktan dudaklarım aralandı. "Ne? Hayır." dedim hemen. Saçmalıyordu. Bradley olanlardan sonra Dylan'ın adını bile almamıştı ağzına.

"Yanlış yapıyorsun Alice, o senin canını yakacak." diye Bradley'nin sözlerini tekrarladı. Şaşkınlıkla kalakaldım. Nasıl öğrenmişti? Orada bile değildi.

"Merak ediyorsun değil mi?" dedi hemen ardından. "Nasıl öğrendiğimi merak ediyorsun. Bu kahrolası yerde benden gizli bir şey olabilir mi sanıyorsun? Gizliden gizliye seni bana karşı şüphe duymaya ittiğini, her fırsat bulduğunda sana yaklaşmaya çalıştığını anlamadığımı mı sanıyorsun?"