Medya; Rosa Ela
Keyifli okumalar...
Oy vermeyi unutmayın ^^
Paramparça,yerlebir olmuş, yok olmuş bir kızdım şuan. Kalbim ağırlığa dayanamamış çökmüştü yere. Sessizce ağlıyordu kalbim. İçime akıyordu göz yaşlarım. Ruhum bedenimi azat etmişti sanki. Gözlerim kayboluyor yok oluyordum. Baksamda hiçbir şey göremiyorudum. Duyduklarım beni sarmış kül etmişti. Cem'in enkazında eziliyordum. "Neden?" diye sordum güvenime düğümlenen boğazımı izin verdiği kadar. Önüme bıraktığı dosyaya baktım tekrar. Ölüm fermanını imzalalayacaktım sanki.
"İmzalayıp masaya bırak" dedi ve odasına ilerledi. Cevapsız kalan sözlerime isyan ettim. "Benim suçum ne?" diye bağırdım arkasından "Ne yaptım?" dedim yerimden kalkıp peşinden ilerlerken. Ama suratıma kapanan kapıyla olduğum yerde durdum. Kalbim gibi yüklere dayanamayan dizlerim beni taşıyamadı. Dizlerimin üzerine çökerken içimde kopan çığlığı hissettim. Ne olmuştu? Neden boşanacaktık? Neden?
-
Bir Hafta Önce...
"Anne?" dedi Cem çatık kaşlarla annesine ve annem, Elena Karahan'a bakarken. Bakışları 'ne işiniz var?' der gibi sertti onlara. Ama iki kadında şaşkınca bize bakıp az önce ki manzarayı kavramaya çalışıyorlardı. Ben utançla başımı eğmiş alt dudağımı ısırıp şuanki durumdan kurtulmayı bekledim. Utanç tüm bedenimi ele geçirmişti.
"Siz... Aman Tanrım!" Dedi annem şaşkınlığıyla. Sonra şen bir kahkaha attı. Ardından Semra hanımda ona katıldı.
"İkinizde burada olması ne şans ama!" Dedi Semra Hanım ellerini birbirine vurup bize doğru neşeyle bize doğru ilerledi. Annem de peşinden ilerleyerek öndeki deri koltuklara oturdular.
Cem elini belime koyup ilerlemem için itti. Ben ilerleyip annem ve Semra Hanım karşısına oturdum. Cem yanıma oturup konuştu. "Ne için gelmiştiniz?" Dedi çekerinin kenarından tutup geri iterken.
"Ottawa'ya gidiyorum." korkuyla anneme baktım.
"Neden?" Dedim yerimde dikleşirken.
"Babam rahatsız. Onunla kalmamı istiyor" dediğinde büyükbabamın yine aramıza girdiğini anladım. Ama kızmadım bu sefer hastaydı ve kızını görmek istemesi çok normaldi.
"Ne zamana kadar?" Dediğimde yüzünde hafif bir tebessüm oluştu.
"Bilemiyorum" dediğinde anladım geri dönmeyecek. "Şen'inde gelmeni isterdim herşeyden çok. Ama kendine hayat kurdun görüyorum. Emin ol geri geleceğim"
"Gel lütfen" dedim derin bir nefes aldım. "Gel lütfen, anne" dediğimde yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu ama aksine gözlerinde yanaklarına inen yaşlar vardı.
"Geleceğim, uzun sürmeden döneceğim" dedi ve yaşlı gözlerini Cem'e çevirdi. "Buraya aslında senin konuşmaya geldim" dedi gözlerini silip toparlanmaya çalıştı. "Rosa'm sana emanet. Ona iyi bak Cem" dediğinde Cem eline belim sarıp beni kendine yaklaştırdı.
"Şüpheniz olmasın." Dediğinde yüzümde tebessüm oluştu.
"Bekleyeceğim" dedim derin bir nefes aldı. Gözlerini yukarı kaldırdı elleriyle yanaklarını silerken konuştu.
"Ah Rosa!" Dediğinde yerimden kalkıp kollarımı ona sardım. "Seni kaybedemem anne. Tekrar değil!" Dedim zor tuttuğum yaşlar akarken. Kollarını bana sarıp iyice çekti beni kucağına düştüm o an.
"Ben geleceğim söz veriyorum! Seni bulmuşken hemde!" Dedi saçlarımı kokladığını hissettim. "Çok özlemişim" dediğinde hıçkırığımı fark ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rosa Ela
Любовные романыRosa Ela; Türkiyede amcasından başka akrabası kalmayan. Ve amcasının onu kendi patronuyla evlendirmek zorunda bırakan 1 yıl sonra dul kalmayı planlayan 23 yaşındaki ama kocası Cem Ulusan'ı kalbini kaptıran saf ve Cem Ulusan için kendini görünmez ka...