Beni Sevebilir Misin?

12

İlk dişini çıkaran Daisy huzursuz günler geçiriyordu. Geceleri ağlama nöbetleri ile uykusundan uyanan Lillianna ise kızının canının yanmaması için elinden gelen her şeyi yapmaya çalışıyordu. Uykusuz geçen geceler yüzünden gün içinde genç kadın ve bebeği keyifsiz bir ruh hali içerisinde oluyorlardı. Bugün ise vücudunda ağrı ile uyanan genç kadın olmuştu. Başını yastıktan zorlukla kaldırarak Daisy'nin beşiğine gitti. Küçük kızı huzurla uyuyordu. Akşam için diş kaşıntılarına iyi gelecek bir ilaç almıştı doktordan ve o sayede bebeği bir akşamda olsa huzurla uyumuştu. Daisy'i kucağına almadan ağır adımlarla yatağın başında ki komodine giderek üzerinde duran zili eline aldı. Misha'nın yakınlarda bir yerlerde olduğunu biliyordu o yüzden çok ses çıkarmadan salladı zili.

Genç hizmetçi kucağında kumaşlarla girdi içeriye çok geçmeden.

-"Günaydın efendim." diyerek selam verdi ve Lillianna'nın emirlerini beklemeye başladı.

Lillianna ise ayaklarında güç kalmamış gibi yatağın üzerine çökercesine oturdu. Kızarmış gözlerini Misha'nın üzerine çevirdi.

-"Daisy'i odadan çıkartır mısın? Bir süre onunla ilgilenebileceğimi sanmıyorum." dediğinde kuruyan boğazı yüzünden sesi çatallı çıkmıştı.

Elindeki kumaş bohçasını kapının az ötesinde duran sandalyenin üzerine bırakarak telaşla genç kadının yanına geldi.

-"Neyiniz var hanımım? İyi görünmüyorsunuz? Hasta mısınız?"

-"Misha sakin ol lütfen. Önemli bir şey değil, sanırım bahar nezlesine yakalandım. Dinlenirsem hiçbir şeyim kalmaz. Ama bu arada Daisy ile ilgilenmelisin."

-"Elbette, elbette hanımım, emredersiniz. Sizin için yapabileceğim başka bir şey var mı?"

Genç kadın gözlerini sandalyenin üzerindeki kumaşlara çevirdi. Kaşlarıyla kumaşları göstererek sordu.

-"O kumaşlar ne Misha?"

-"Kumaş mı?" diyerek hanımının işaret ettiği yere döndü.

Tamamen aklından çıkmıştı onlar. Hızlıca önüne dönerek selam verdi.

-"Ah, özür dilerim efendim, bağışlayın. Leydi Abigail'in elbiseleri onlar. Yıkamamız için getirdi."

Duyduğu isim kaşlarını kaldırmasına neden oldu şaşkınlıkla.

-"Abigail mi? Neden onun çamaşırlarını siz yıkıyorsunuz?" diye sorarken sakin kalmaya çalışıyordu.

-"Lordumuzun emri." cevabını duyduğunda ise bu sakinlik tamamen yıkılmıştı.

Gözlerini genç kızdan çekerek yine kumaşlara çevirdi. Renkli kumaşları ilk gördüğünde onlara ait olmadığını anlamalıydı. Gözlerine dolan yaşlar yakmaya başlamışlardı. Kızarık olan gözleri daha da kızardı bu yüzden. Boğazını temizleyerek Misha'ya tekrar bakmadan başını beşiğe doğru çevirdi.

-"Daisy'i al ve çık. Ben biraz dinleneceğim." demiş ve açık olan örtünün altına girmişti.

Hala dikilen Misha'ya döndüğünde soran gözlerle baktı.

-"Ne oldu? Neden hala dikiliyorsun?"

-"Şe-Şey..." diye kekeleyen genç hizmetçi ne söyleyeceğini bilememişti.

-"Söyle."

Tek kelimelik emri alan genç kız bakışlarını önüne eğerek konuştu.

-"Leydi Abigail sizinle görüşmek istediğini söyledi. Lordum ile birlikte sizi aşağıda bekliyorlar."