LTLA - 11. Bölüm

1.5K 87 6
                                    

Liam'dan hızla uzaklaşırken, düşmemek için de çaba sarfediyordum. Göz yaşlarım durmaksızın akıyordu. Buradan ayrılmak istemiyordum. Eve geldiğim de kapıyı seri hareketlerle çalmaya başladım. Acaba Liam ne yapıyordu? Şuan neler hissediyordu? Onu orada öylece bırakıp, gittim. Bir kez bile arkama dönüp bakmadım. Eğer baksaydım gitmekten vazgeçerdim. Çünkü ben aşık olmuştum.. İlk defa aşık olmuştum. Ben herkese aşık olan kızlardan olmadım hiçbir zaman.. Her gördüğü erkeğe aşık olan. Ya da hep aşk acısı çekenlerden de olmadım. Ben ilk kez aşık oldum ve o kişi de Liam. Her zaman kavga ettiğim Liam. Kapı yavaşça açılırken gördüğüm açık kahverengi saçlardan kapıyı açanın Miranda olduğunu anladım. Hızla sarıldım ve gözyaşlarımı omzuna akıtmaya başladım.

Başta şaşırsa da sonra eli saçlarıma gitti. "Millie, neyin var?"

Saçlarımı okşamaya başlamıştı. "Miranda, b-ben üzgünüm. "

"Millie, sakin ol. Tamam mı? Gel içeriye önce.."

Miranda, belimden tutup beni odama çıkarttı. Yatağıma otururken, kapının eşiğinde annemle babamın olduğunu gördüm. Endişeyle bakıyorlardı.

Miranda, 'Her şeyi kontrol altına alacağım. Siz gidin..' bakışı yapıp onları yolladı. Yatağımın önünde diz çöküp aynı boyda olmamızı sağladı. 

"Her şeyden haberim var."

"Miranda, ö-özür dilerim. Yarın gideceğim ve senin en son haberin oluyor. Ve bunu bile ben söylemiyorum.." dedim sesim titriyordu adeta.

"Beni, bizi, bırakıp gidiyor musun?"

"Üzgünüm, zorundayım.." Miranda elleriyle gözyaşlarımı sildi. Sonrada ellerimi tutmaya başladı.

"Bana söz ver. Milano da kimseyle benim kadar yakın olmayacaksın. Senin bir numaralı dostun ben olacağım. "

"Saçmalama sen her zaman benim bir numaralı dostumsun!"

Tekrardan sıkıca sarıldım arkadaşıma. Belki hiç sahip olmadığım kız kardeşime demeliyim.

"Geldiğinde neden ağlıyordun?"

"Liam'ın yanından gelmiştim. Miranda, galiba, ben.. Ah, ben Liam'dan hoşlanıyorum."

"Ne? Hani böyle bir şey olamazdı? Ah, Millie, seni tanıyorum işte!" dedi heyecanlı heyecanlı..

Eve geldiğimden beri elimden düşürmediğim Scooby'yi havaya kaldırdım.

"Bak Miranda, Liam'dan bana son hediye.."

Yaşlı gözlerimden birkaç damla daha akarken Miranda beni avutmaya çalışıyordu.

"Mill, ağlama lütfen. Liam ondan hoşlandığını biliyor mu?"

"Bilmiyor.. Asla bilmeyecekte.. Yarın buradan gideceğim ve giderken kimsenin kafasını karıştırmak istemiyorum.. "

"Liam için benden istediğin bir şey var mı?"

Biraz düşündükten sonra elimle göz yaşlarımı sildim ve suratıma muzip bir gülümseme yerleştirdim.

"Diana ahmağından uzak tut yeter."

Miranda kocaman bir kahkaha attı.

"Hiç merak etme. Bir metre yakınına bile yaklaştırmayacağım."

"Çok iyi bir arkadaşsın.."

Elimle gözyaşlarımı sildim. Ayağa kalkıp, dolabımın köşesine tıkıştırdığım bavulumu çıkardım. Elime gelen her kıyafetimi içine tıkıştırıyordum.

Love To Love AgainHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin