2. Bölüm

4.6K 1.3K 226
                                    


.
.
.

Gözlerimi yavaş yavaş açtığımda ilk başta  bulanık olarak görünen yerler  yavaş yavaş netleşiyordu. Defalarca kez kapatıp açtığım gözlerimi   başımda neredeyse korkudan  ağlayacak kıza diktim  . O kadar güçsüzdüm ki 'noldu' bana diye soracak mecalim yoktu.

Başımda duran kız kendime geldiğimi görünce bana sımsıkı sarıldı. Yerde uzanmış halde bu tanımadığım kızın aniden sarılmasıyla neredeyse boğulacaktım.

Garip olan bu boğucu sarılmanın bana  iyi gelmesiydi .

Belkide hayatımdaki en güzel hissettiren bir şeydi bu . Kız titrek elleriyle beni bıraktı .

Üzerimi iri mavi gözleriyle denetledikten sonra rahatlamiş bir yüz ifadesiyle bakışlarını  gözlerime  çevirdi . Ardından sinirle kaşlarını çattı .

"Böyle bir deliliği nasıl yaparsın?"

Evet ,  ben az önce özgürlüğüme kavuşacaktım değil mi? Ama bu kız beni bugün hapsolduğum yere geri çekti .

Yattığım  yerden doğrulup ayağa kalktım . Başım dönüp düşecekken dengemi tutmayı başardım. Kız benim gibi ayağa kalkıp kolumu tuttu . "Iyi görünmüyorsun. " kolumu kurtarıp iki adım geri çekildim .

" Beni rahat bırak işime niye burnunu soktun ki , niye beni kurtardin . Allah kahretsin ne yaptığını bilmiyorsun. "

Şaşkın bir şekilde yüzüme bakarken bir adım yanıma yaklaştı. "Sen ne saçmalıyorsun , bu bir kurtuluş değil ."

Ellerimi saçlarımin arasından geçirip öfkeyle soludum . " Ben burda yapamam anlıyor musun ?  Burası bana göre degil."Kız bir adım daha yanıma yaklaştı. Ellerimle saçlarımı çekiştirip arkamdaki yatağa oturdum. Çünkü biraz daha ayakta duracak gücüm yoktu.

Gözyaşlarım hapsoldukları yerden bir bir yanağımdan süzülürken ayaktaki kız yanıma yaklaştı. Dizlerimin önüne çöküp gözyaşlarımi silmeye başladı. Gözlerimi gözlerine dikip baktığımda elimi tutup bana sıcak bir gülümseme gönderdi .

" Derin bir nefes al ve sakin ol . İnan ki o tatlı canını kıymaya hiç bir şey için değmez. "

Dediğini yapıp dışarıdaki havayı ciğerlerime çektim. Gözlerimi kapatıp sakin olmaya çalıştım.
Gözlerim biraz kapalı o şekilde bekledim. Kız elimi bıraktı ve yanıma oturdu.

" İyi misin ? "

Sımsıkı kapattığım gözlerimi açıp karşı duvara baktım.

" İyi olmaya çalışıyorum. "

" Pekala o zaman adını söylemeye ne dersin?" Başımı çevirip yüzüne baktım. Bana gülümseyerek bakıyordu.

" Eylül "

"Azra" dedi ve birden yüzü düştü . Gözlerini yere dikti. " Buraya niye geldiğini bilmiyorum ama sanırım aile fertlerinden birini kaybettin. " dedi ve gözlerini tekrar bana çevirdi .

Şu anda sorduğu soruyla yarama tuz basmış gibi olmuştu. Öyle ki maneviyat olarak kaybetmiştim. Bana göre yok gibilerdi . Bende onun gibi gözlerimi yere diktim . Nefesimi sıkıntıyla dışarı verirken gözlerimi odanın herhangi yerlerinde gezdiriyordum.

Bir anda acıyla gülümsedim . Bu tepkiyi vermek istemesemde kendime engel olamadan çok şey yapıyordum. Sanırım psikolojik olarak alt üst olmuş ve yetmemiş olmayacak hatalara kalkışıyordum. İstemiyorlar işte beni , daha ne kendime zarar veriyordum ki . Hala beni bekleyen, kurtarıcıma döndüm. Benden bir cevap beklediği belliydi.  

ZOR AŞK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin