.
.
.Belki de aşk; doyasıya yaşamaktı. Senin aşkını yaşatıyorum kalbimde siyah ruhlu adam.
...
Tüm dünyaya karşı ben ve yeni çevrem biraz inanılmaz geliyordu. Peki memnun muydum? Gayet de hoşnuttum bu durumdan. Sadece dört aylık bir serüvende bu kadar çok olay bana ağır gelmişti. Monoton hayatım biranda renklenmiş acıyla tatlıyla farklı bir tat bırakmıştı bende. Zor gün geride kalmıştı tabi ama aklımda hala soru işaretleri cevaplanmayı bekliyordu. Öncelike Egemen kimdi ve ona ne olmuştu? Savaş ile aralarında ki olay neydi ki bana kadar sıçramış ve hayatımla oynanmıştı. Beni nasıl bulmuşlardı? Hepsi muamma olan bunca soru zihnimi kurcalıyor beni bir bilinmezliğe iteliyordu.
Peki şimdi ne olacaktı. Kurtulmuş muyduk yani Egemenden ?
Kafam allak bullak Kuzey'e baktım aynadan. Beni bir koltuğa oturtmuş saçlarımı yapıyordu. Ona sormak istesemde bana cevap vermeyecegini biliyordum. Bu sorulari Savas'a sormak en akıllıca olanıydı.
Tekrar Kuzey'e baktigimda nasıl bu kadar iyi iş çıkardığını Azra ve Aslı' nın mükemmel saçlarından ve makyajından görebiliyordum. Küçüklükten bu yana kuaförlük ile ilgilendigini de yeni öğrenmek beni şaşırmıştı doğrusu.
Son bir tutam kalan saçımı daha düzleştirici ile düzleştirirken Kuzey'e burun kıvırdım. Saatlerdir beni oyuncak bebek giydirir gibi yüz kıyafet denettikten sonra bir de makyaj saç beni çok yormuştu.
"Hadi ama yeter bayılacam artık!"
Kuzey kafama yavaşça vurup çemkirerek beni sustururken gülümseyerek yüzüme baktı. "Prenses gibi oldun bebeğim"Aynadan kendime alıcı gözüyle bakarken gerçekten farklı ve sanki güzel olmuştum. Evet evet güzel olmuştum. Gülümseyerek kalktım yerimden ve Kuzeye minnetle sarıldım. O kadar nazıma dayanmış döve hirpalaya beni değiştirmişti. Eh bu sarılmayı da haketmişti neticede.
Azra yanımıza gelirken gözlerine inanamaz baktı Kuzey'e. Aslı da bir yumruk vururken Kuzey acıyla suratını astı .
"Hadi ama sizi biseye benzettim üstüne bir de şiddet görüyorum. "
"Eylül ile uğraştığın kadar iki dakka al şu kaşımı dedim almadın bok kafalı "
Kuzey sırıtırken " Oda nazari yahu anlamadin mi !" diye gıcık gıcık güldü.
Azra ikisinide sustururken "Eylül çok güzel görünüyorsun "
Tekrar aynaya bakınırken uzun zamandır makyaj yapmadığımı farketmiştim. Gerçekten farklı olmuştum.
"Hem bugün Eylül için kutlama yapıyoruz lanet olasicalar tabiki en bok siz olacaktınız " derken adeta kahkaha atıyordu.
Aslı yumrukları ardı ardına vururken Azra 'da boş durmamıştı. Kuzey bağırarak dışarı çıkarken mekânın neonluğu dikkatimi çekmişti. Heryer o kadar güzel ince ayrtintilarla hazırlanmıştı ki beğenmemek elde değildi. Bu kuaför salonu Kuzey'e ait olabilecek kadar ozenilmisti.
Içeri tekrar giren Azra ve Aslı benim için hazırladıkları elbiseyi getirmislerdi. Askıyla getirdikleri toz pembe hafif detayları olan diz üstü elbiseyi elime verdiler. O kadar güzel bir elbiseydi ki onu giymeye tereddüt ettim. Zorla bana elbiseyi giymem için bana yardım etmişlerdi. Üzerime tam olan elbise tenime o kadar yakışmıştı ki gözlerim heyecanla parladı. Ayağıma siyah bir stiletto giymiş ve gerçekten ben bile kendime tam puan vermiştim. Azra ve Aslı da üzerlerine elbiselerini giymiş yanıma gelince birbirimize gülümseyerek baktık.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZOR AŞK
Teen FictionBirbirinden ölümüne nefret eden ama aynı zamanda birbirlerine ihtiyaçları olan iki ölümlü beden. Ruhları bazen onlardan habersiz buluşur, onların kendi zihinleri ile yapamadıkları sevgiyi o ruhlar birbirbirlerine gösterirlerdi. Ne farkederdi ki , bi...