7: Ignore His Eyes

3.7K 232 54
                                    

-----

Umutsuzca inledim..

"Uyanmak istemiyorum."

Hatta gözlerimi açmak bile istemiyordum. Annemin beni uyandırmak için elinden gelen her şeyi yapacağını bilmeme rağmen mırıldanıyordum. Kısa süreli gidişinden, bir planları olduğu belliydi. Odaya girdiği an ona bakmadan, ne yapacağını düşünmemeye çalışarak, kafamı yastığa gömdüm.  Yatağın diğer tarafının çökmesiyle başucuma geldiğini hissetmiştim.

"Soğuk bir su geliyor Soo.."

Ah.

Hayır.

Bunu tahmin etmeliydim.

Sabahın köründe soğuk bir suyun yüzümün tüm kaslarını dondurmasını istemiyordum. Sırf bu yüzden gözlerimi açıp ellerimi yukarıya kaldırarak pes ettiğimin sinyalini verdikten sonra annemin zafer gülümsemesi ve 'kahvaltıya çabuk gel, okul var!' uyarısıyla odadan çıkışını izledim.

Dün geceden sonra uyanmayı istememekte haklıydım. Kendimi aptal gibi hissediyordum. Bir anlaşmanın beni bu kadar etkilememesi gerekiyordu. Hemde Kai ile...

Evet ona hala Kai demeye devam ediyordum, çünkü adını söylersem o geceyi hatırladım. Ya da çekip gitmesini... Neden bunu bu kadar takıyordum ki? Zaten anlaşma bitmişti, doğal olan buydu. Çekip gitmesi..

En kötüsü de; ilk defa annemin beni o okula çağırmasını istiyordum.

Belki de yüzleşmek istememdendir. AH.

Neyin yüzleşmesi? Ona, bana adını inlettikten sonra anlaşmayı kazanmasına rağmen beni öpmeye devam et- Bir dakika?!?

Beni öpmeye devam etmişti! Bunun hesabını sorabilirdim, evet. İşte sana bahane, Kyungsoo. Hah.!

Sonunda yataktan kalkıp elimle göbeğimi kaşıyarak, banyoya doğru ilerledim. Aynanın karşısına geçip yüzümün ne kadar soluk göründüğünü gördükten sonra yüzümü yıkayıp biraz canlı gözükmek istedim. Yüzümü yıkamamın yeterli olmadığını anlayınca kendimi sıcak suyun içine attım. Kesinlikle, beni ancak sıcak bir duş kendime getirebilirdi.

Rahatlamış bir yüz ifadesiyle, belimde havlu ile banyodan çıktım. Dolabımdan giyeceklerimi çıkarıp yatağın üstüne koyduktan sonra  saçlarımı kurutmadan giyindim. Okula geç kaldığımı biliyordum ama bu pek de umurumda değildi zaten. Sadece.. Annem..

"Geç kaldın Soo! Ben çıkıyorum, kahvaltını yapıp okula git."

"Bekle anne-"

Merdivenlerden Usain Bolt'u geçecek hızla koşmama rağmen annem çoktan kapıyı kapatmıştı. Oysa ona okula çağırıp, çağırmayacağını soracaktım. Harika. Bütün gün annemin beni aramasını bekleyecektim.

Hızla bir şeyler atıştırdıktan sonra evden çıktım. Okula gidiyordum  ve vay canına(!) popüler olmayı unutmuş gibiydim oysa ki.

Okula girdiğimde gözleri kolaylıkla üzerime çekebilmiştim.  Buraya geldiğimde kendime güvenim artıyordu,  bundan artık emindim. Herşeyi kafamdan çıkarmış umursamazlığı bürünerek koridoru geçmiştim. Sınıfa girer girmez en arkada yerimi aldım ve sınıftakilerin bakışlarına aldırmadan çocukların yanına gittim. Luhan ile tokalaşıp, Jongdae ya göz kırptıktan sonra Baekhyun ile bize özel olan hareketi yaptık. Boş bir an bulup " Partide ben gittikten sonra neler oldu?" diye sordum.

Sadece....Merak ediyordum.

"Şu, Kim Jonginin öptüğü kız ona daha da yaklaşınca kızı bir itişi vardı!"

Say My Name/ KaiSooHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin