Dışarı çıkıp biraz dolaştım. Temiz hava iyi gelmişti.Aniden telefonuma mesaj geldi.
*Şey azra ben gözde bugün yaptıklarım için özür dilerim sana herşeyi anlatmam lazım attığım konuma gelebilir misin?*
*Neyi anlatman lazım*
*Gelince anlatırım sen attığım konuma gel*
*Tamam sen at konumu ben gelirim*
Gözde konumu attıktan sonra gittim. Gittiğim yer loş bir mekandı.Kimsecikler yoktu. Birden karşıma Kağan çıktı.
-Kağan?
-Beğenemedin mi güzelim?
-Şey ben sadece biraz şaşırdım ne işin var burada?
-Niye burada olmam seni korkutuyor mu?
-Saçmalama kağan ne korkutması sadece Gözde beni çağırdı onun yerine seni görmek şaşırttı beni.
-He o yüzden yani.
-Evet.
-Azra niye beni kandırıyorsun dedi sinsi bir sesle. Yine çene kemiği belirgin bir şekilde
-Ne kandırması anlamadım.
-Çok iyi biliyorsun.dedi üzerime doğru gelerek.
-Neyi kağan korkutma beni.
Bağırarak,beni kullandığını hem de o it için kullandığını dedi.
-Kağan saçmalama ne kullanması.
Bağırarak,ben geri zekalı mıyım sence he.
-Hayır.dedim ürkek ses tonuyla.
-Ama sen aptalsın hemde en kocamanından. Hani sen hep diyorsun ya en kocamanından diye. Işte sen de en kocamanından aptalsın.Gerizekalı ,hiç mi akıl yok sende? Hiç anlamıyacak mıyım zanettin?
-O sürtük söyledi dimi sana bunları.
-Ne fark eder?
-Off kağan biliyorum çok kötü bir şey yaptım özür dilerim.
-Özür diliyorsun öyle mi?
-Evet özür dilerim.derken duvarın kenarından Gözde çıktı. Bize doğru yürüyerek,
-çok aptal bir kızsın dedi.
-Senin gibi sürtük olmaktansa aptal olmak daha iyi dedim.
-Kes sesini.
-Asıl sen kes gerizekalı. Sana bir daha elimi bulamak istemem he sen çok istiyorum diyorsan benim için sorun yok diyerek saçına yapıştım.
Kağan: Yeter kesin sesinizi.diyerek bağırdı. Sen de siktir ol git seninle işim bitti diyerek bağırdı Gözdeye.Gözde de şaşırmış olacak ki koşarak gitti. Kağan sonra sinsice gülerek,
-Benim asıl işim senle diyerek bana doğru daha da yakınlaştı.Geri geri giderek duvara yaslandım. Tek kolunu duvara dayayarak bana yakınlaştı.
-Kağan ne yapıyorsun ya delirdin mi?
-Evet delirdim dedi. Neredeyse aramızda hiç mesafe kalmamıştı. Nefeslerimiz birbirine karışıyordu. Elimle bir kaç kere itmeyi denedim ama onun o güçlü vücudunun yanında ellerim çok sönük kalıyordu.
-Ne istiyorsun.
-Seni istiyorum.
-Ne diyorsun sen ya manyak mısın?
-Bu gece benimle kal.
-Saçmalama öyle birşey olamaz.
-Olucak olmak zorunda.
-Hiçte bile öyle birşey olmuyacak hem olmazsa ne olur ki?
-Sen zararlı çıkarsın.
-Nasıl yani?
-Tuğçe dedi.
-Ne diyorsun ya ne tuğçesi.
-Tuğçe elimde tek hareketimle 'cık'deyip elini boğazına getirip kesme hareketi yaptı.
-Böyle birşey yapamazsın.
-Bekle ve gör.
-Senden ve sana mecbur kalmaktan nefret ediyorum pislik.
-Yani cevabın evet mi?
-Ilk önce tuğçeyi serbest bırak.
-Olmaz
-Niyeymiş
-Bana birşey olursa da ona olmasın.
-Tuğçe Ardalarda.
-Ne ardası ya o piçin yanında durmasın.
-Merak etme benimle kalırsan bir şey olmuyacak.
-Tuğçeyi göreyim öyle.
-Bekle diyip telefonunu çıkardı ardayı aradı. O ararken bende bacağına bir tekme atıp kurtulmayı başardım.Koşarak eve gidip buğralara haber verecektim.
-Azra koşturma beni.
-Sus be salak diyerek kaçtım.Peşimden koşuyordu. Neredeyse aramızdaki mesafeyi kapatıyordu. Bir an gözlerim karardı.
-Hayır şimdi olamaz hayır ya.
Bedenim öylece yığılıp kaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
4DÖRTLÜK
Teen Fiction4 ayrı kişilik,4 ayrı beyin,4 ayrı düşünce ama önemli olan onların bir olması.Azra,Emir,Buğra ve Büşra'nın komik,eğlenceli bazen de üzücü hikayesine tanık olacaksınız.Okudukça sizde kendinizi onlardan birer parça gibi hissedeceksiniz