♠ 46. Gün ♠

196 20 47
                                    

Evet, yanlış görmüyorsunuz bir adet Saudade yeni bölümü.

İyi okumalar dileyen yazarınız,

⚜ Miss Mulgogi ⚜  

※※※※※※※※※※※※※※※

♠ 46. Gün ♠  

Yarım saat sonra sözleştiğimiz yere geldiğimde etrafta insan kalabalığından başka bir şey göremiyordum. Acaba ben mi erken geldim, diye düşünürken tekrar saatime baktım. Her ikisi de doğruydu.

Yan taraftaki ışıklı fıskiyenin beyaz mermerine oturup Changmin'in gelmesini bekledim. Yıllar sonra şans eseri yakın bir tanıdığınızı görmek ilginç bir durumdu. Ortaokul yıllarımda Ryeowook dışında takıldığım arkadaşlardandı ve birlikte epey zaman geçirmiştik. Gerçi normal bir insana kıyasla toplasak yalnızca üç ay ederdi ama yine de şu anda aklımda kalanlardan biri oydu.

Siwon'u mekandan dışarı taşıdığım gün adımı seslenmesiyle karşılaştığımızda konuşmak için oldukça kısa zamanımız olmuştu ama Changmin eskisi gibi samimi gözüküyordu. Tabii o an yaşadığımız küçük aksilik olmasaydı belki de daha uzun konuşabilirdik.

Changmin'in bana yardım etmek amacıyla yaklaştığında Siwon'un yarı sarhoş halde elini salladığından dolayı elmacık kemiğine yediği yumruk geceyi biraz tatsız sonlandırmıştı. Kazayla olduğunu düşünüyor olsam da o sırada Siwon'un alkolden dolayı yüzüne yayılan sırıtış bunu pek de affedilir kılmıyordu. Yine yaşadığımız sahne oldukça komikti.

Sudaki dalga hareketlerini izlerken Changmin'in sesini duyduğumda yavaşça ayağa kalkıp gözümü kalabalığın üzerinde gezdirdim. Sonunda onu gördüğümde el sallarken ''Buradayım!'' diye seslendim.

Changmin yanıma geldiğinde gülümsedi ve bana sarılıp ''Uzun zaman oldu, değil mi?'' dedi.

Başımla gülümseyerek onu onayladığımda ''Çok beklettim mi?'' diye sordu.

Kafamı iki yana sallayıp o evrensel yalanı söyledim. ''Ben de yeni gelmiştim.''

Changmin başını yana eğip gülerek ''Nezaket gereği söylemene gerek yok.'' dedi fakat yüzündeki gülüşün yavaşça solduğunu gördüm.

''Neler olu-'' diye soracak iken belime konan el ile şaşırıp arkama dönmeye çalışınca sert bir cisme çarptığımı hissettim.

Sert ve nefes alan bir cisme.

Uzun boylu, zengin bir cisme.

''Selam.'' dedi cisim, gülümseyerek ikimize bakarken.

Elimi alnıma koyup nerede hata yapıp da bunu hak ettiğimi sorguladım. Araları zaten tatsızdı ve tabii ki o, o sırada aklı başında olmadığı için bunu bilmiyor olmalıydı. Zaten bu kadar hızlı ve kolayca bitmesine şaşırmalıydım.

Onca gürültünün arasından aramızda oluşan sessizliği bozan yine ta kendisiydi. Elini Changmin'e doğru uzatıp ''Ben Choi Siwon.'' diyerek kendisini tanıttı.

Changmin de pek de iyi olmayan bakışlarla ''Shim Changmin.'' diye yanıtladı.

''Neden buradasın?'' diye sordum bir umutla belki gider diye.

Fakat o sorumun bütün amacına tek bir tekme savurarak parçalara yolladı. ''Vakit geçirmek için.''

Ardından tamamıyla yapmacık bir tatlılıkla bakarken kalıcılığını belirten o cümleyi kurdu. ''Eee, nereye gidiyoruz?''

※※※※※※※※※※※※※※※  

Siwon's POV,

Bana çarpması, benim olduğunu fark etmesi ve yüzünün aldığı şekil...

SaudadeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin