Açıkçası cidden diyecek hiçbir şeyim yok şu anda. Buraya bir mesaj ya da açıklama yapmam gerekiyorsa bile yapamayacağım. Sonda bir sürpriz var açıkçası. Çünkü daha önce dediğim gibi Saudade'ın ''100 Gün'' üçlemesine ait olduğunu ve adı ''Yuanfen'' olan, Saudade ile aynı evrende geçen ikinci hikayeye başlayacağımı söylemiştim. Bu yüzden Saudade resmi olarak bu bölümle bitiyor ve Yuanfen'de bu hikayeyle bağlantılı bir çiftin hikayesi anlatıcaktır. Yani Kyuhyun ve Siwon'u, Yuanfen'de göreceğiz ama yan karakter olarak.
Dipnot: Yuanfen'e başlamıştım daha önce fakat devamını getirip getirmemekten emin değilim şu anda. Her ihtimale karşı devam edersem diye bu açıklamada bulundum.
En azından teşekkür edebilirim sanırım.
Saudade'ı bırakmadığınız için.
Beklediğiniz için.
Sevdiğiniz için.⚜ Miss Mulgogi ⚜
※※※※※※※※※※※※※※※
♠ 97. Gün ♠Ne yapacağım hakkında hiçbir fikrim olmayan zamanlarla ve Siwon'dan uzak durarak bir gün daha geçmişti. Kafamı karıştırıyordu ve ben de buna izin veriyordum...
※※※※※※※※※※※※※※※
♠ 98. Gün ♠
Salondan gelen ses, gece yarısı uykumu bölmüştü. Siwon mu bağırıyordu?
Ayaklarımı yataktan aşağı, soğuk zemine doğru sarkıtıp ayağa kalktım. Odamdan çıkıp merdivenleri indiğimde salonda, koltuğun üzerinde kıvrılmış Siwon'u gördüm. Canı yanıyor gibiydi.
Yanına yaklaşıp ona baktığımda ter içerisinde kaldığını fark ettim. Ellerini o kadar sıkmıştı ki, eklemleri bembeyaz gözüküyordu. Saçları yine gözlerinin önüne düşmüş, terden ıslanan tutamları alnına yapışmıştı.
Elimi gergin bedenine koyup hafifçe sarstım.
Tepki vermiyordu ama dudakları sürekli aynı hareketi tekrar ediyordu. Eğilip ona yaklaştığımda, dediklerini biraz daha iyi işittim.
''Zorlama, bırakmayacağım.''Bir şeylerin yaşandığını görüyor olmalıydı rüyasında elbette ama ona sormadan ne olduğunu anlayamazdım.
''Neler oluyor? Kiminle konuşuyorsun?''
Beni duymadı. Halen daha gördüğü rüyaya takılı haldeydi. Elimden hiçbir şey gelmiyordu, koca cüssesini yere fırlatabilecek gücüm yoktu. O sırada tekrar bir şeyler mırıldanmaya başladı.
''Bırakın beni. Nefes alıyor, yaşıyor dedim size!'' Çaresiz sesi bir o kadar inatçıydı. ''Yardım etsenize!''Bir ihtimal o... Rüyasında tekrar kazayı mı görüyordu?
Elimi ona doğru uzattığımda yakaladı. ''Hayır. Bırakmayacağım. Yanında durmam gerekli. Uyandığından emin olmam lazım.''
Islanarak alnına yapışan saçları onu genç gösterirken bana kazadaki halini anımsatıyordu. O zaman da aynısını mı yapmıştın, Siwon? Neden bunları yapmıştın? Neden?
Onu kollarımın arasına çekerek sarıldım. Sakinleşmesini umuyordum. Sayıklamayı bırakmasını çünkü daha fazlasına dayanamayacaktım.
''İnanın bana biliyorum, yaşayacak. Söz verdi o bana.'' dedi gözlerinden yaşlar düşerken.
Gözlerimi yumdum. Ellerini omzuma koymuş yalvarırken ona başka kötü davranamazdım. Üstelik fark etmiştim ki onu özlemiştim. Ona sarılmanın verdiği hissiyatı, yakından bakmayı ve nefesini hissetmeyi.
''Buradayım, Siwon.'' diye fısıldadım kollarımdayken. ''Yaşıyorum.''
Islak kirpikleri hareket ederken yavaşça sakinleştiğini hissettim. Nefes alışları düzene giriyordu. Dudakları kıpırdadı. ''Kyuhyun?''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saudade
FanficCho Kyuhyun, hayatını değiştiren o güne geri dönebilmek için, dostunu kurtarabilmek için her şeyini verecek olan adam. Geriye benliğinden başka bir şey kalmasa bile... Choi Siwon, geçmişi sırlarıyla derinlere gömen, geleceğini intikam üzerine ku...