39.BÖLÜM

40.5K 2.3K 379
                                    



Selamunaleyküm Canlar 😘💞

Yeni bölümle gece gece sizi rahatsız ya da mutlu ettim😂

Geçen bölümdeki yorumlarınıza bayıldım 😘 Çok değişik fikirler ve açıkçası güzel kurgular var.
( Yazar çok etkilendi.🙌) Hepinize çok teşekkür ediyorum 💃

Bana destek olan Okurcanlarıma ayriyeten teşekkür ediyorum. Gerçekten bana moralsiniz. Bana cansınız 😘😍💓

Şu an aşırı uykum var. Hatta gözlerim çıkmak üzere ama sizleri bekletmek istemediğim için hemen yeni bölümü yayınladım.

Sırların birazı ortaya çıktı ama   daha ortaya çıkmayan çok şey var.
Bazı sır perdelerini araladım bu bölümde ama biraz da sizin fikirlerinizi öğrenmek için bölümü heyecanlı yerinde bitirdim.

Evet oy ve özellikle yorumlarınızı bekliyorum 😍

Keyifli okumalar 💕



Mehmete bizde kalmaları için ısrar etsem de dayımlara yerleşecekleri için orada kalacaklarını ​söylemişti.
Dayım Mehmete ayrı eve çıkma gibi bir düşüncesi olmamasını söyleyip kendilerinde kalmalarını istemişti. Hem Mehmete yani sağ koluna ihtiyacı vardı hem de torunuyla birlikte aynı evde yaşamak istediğini söyleyip Mehmet'i ikna etmişti.

Mehmet ikna olmuştu ama Fulya fazlasıyla huzursuzdu. Dayımdan değil ama yengemden çok çekiniyordu. Daha ilk dakikadan her işlerine karışmaya başlaması Fulyayı korkutmuştu. Fulya itiraz etmek istese de hem Mehmet'i mutlu etmek hem de dayımları daha yakından tanımak istemişti.

Akşam herkesle vedalaştıktan sonra eve gelmiştik. Mehir daha gelmeden uyuyakaldığı için Mert onu yatağına yatırmak için odasına gitmiş ben de odama geçmiştim. Üzerimi değiştirip bir an önce uyumak istiyordum. Dün gece uyuyamamıştım... Bugün de fazla stresli bir gün olduğu için yorgunluk tüm bedeninimi kaplamıştı. Üzerimi değiştirmek için dolabın yanına giderken kapının yanındaki küçük valize takılmıştı gözlerim. Orman evine giderken hazırladığım valiz...

Yine yüzüm kızarmaya başlamıştı. Aklıma dün gece gelmişti. Her şey bir anda gelişmişti. Ben başka bir sonuç beklerken çok farklı bir sonuçla karşılaşmıştım. Beni yargılamayarak bize sahip çıkarak beni mutlu etmişti.

Onun olmak güzeldi...

Aslında aitlik güzeldi...

Birine tüm benliğinle sığınmak ve onu tüm benliğiyle kabul etmek... Biz birbirimizi herşeyi ile kabul etmiştik. Birbirinizin geçmişini yargılamadan sevmiştik. Korkularımın çoğu kaybolmuşken yeni korkular oluşmuştu.

Hani derler ya çok gülme başına bir şey gelir diye ben çok mutluydum... Çok mutlu olunca da insanın başına bir şey gelir miydi?  Daha doğrusu mutluluğun bedeli olur muydu? Varsa bu diyeti ne zaman ödeyecektim? Daha ne yaşayacaktım da nasıl bedel ödeyecektim?

Kapının açılmasıyla daldığım düşüncelerden çıkıp kapıya baktım. Mert gelmişti. Gözleri beni bulunca kapıyı kapatıp yanıma gelmeye başladı. Bir yandan da ortamdaki sessizliği bozmak için konuşuyordu.

"Mehiri yatırmam zor oldu. Tam yatağına yatırırken uyandı. Kucağımdan ​inmek istemedi ama zorda olsa uyuttum."

"Aslında bugün bayağı da yoruldu. Sabaha kadar uyanmazdı ama demekki kucağın rahat geldi."

"Kızım babasını çok seviyor. Gerçi annesi de babasının kucağını seviyor ama-"

"Mert!!!" Bir yandan beni utandırıp diğer yandan kıravatını çıkarırken ben de dolaptan pijama takımımı alıp kapıya yöneldim. Tam kapıyı açacakken Mert'in seslenmesiyle ona döndüm.

Küçük Mucize ~~TAMAMLANDI~~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin