Arkadaşlar iyi akşamlar, bu sefer de çok geç gelen bir bölüm oldu ama kafamda hayalini kurduğum Sahra'nın evini bir nevi gerçeğe dönüştürdüm. Ondan dolayı geç kaldım (fotoğrafları aşağıda) Artık sona doğru yaklaşıyoruz.. Yardımı dokunan herkese çok teşekkür ederim.. İyi eğlenceler..
*Teog'a girecek arkadaşlarıma şimdiden kolay gelsin.
(azbirumut35 Çağlar'lı bir bölümle karşı karşıyasın.. ;) )Ben bir de hayriyeekici01 ablama çok teşekkür etmek istiyorum. Yorumların beni benden alıyor ablacım sağolasın..
Şimdi iyi eğlenceler işte..
Çağlar, Sahra'nın öfkenin etkisiyle kendine gelmesine çok sevinmişti. İnsanların içinde kendini yapayalnız hissetmenin ne olduğunu lisede kendisi çok iyi öğrenmişti. Çok fazla arkadaşı vardı o zamanlar ama (eski) kız arkadaşı yüzünden hepsiyle arası bozulmuştu. İnsanlar ona selam vermeden önce düşünür olmuştu. Aslında ilk başlarda okuldaki herkesle arası çok iyiydi, kantindeki görevlilerden müdürüne kadar herkesle muhabbetini eder gülüp eğlenirdi. Okulun basketbol takımında kaptan, özel günlerdeki programlarında hocalarının bir numaralı öğrencisi ve tabi ki 19 Mayıs'ta yürüyüşte bayrağı tutan o seçilmiş kişiydi. Kendisini Amerika'ya gönderilecek öğrenciler listesinde bulmuştu bir ara, kültürünü düzgün bir şekilde yansıtabilecek herkese örnek olabilecek parlak bir çocuktu. Derya okuluna Çağlar üçüncü sınıftayken sene başında gelmiş, tüm dikkatleri üstüne toplamıştı. Okulun tüm erkekleri ona abayı yakmışken o da diğer tüm kızlar gibi kafayı Çağlar'a takıp, elinden geleni yaparak onu elde etmişti. Çağlar ise onun gelip geçici biri olduğunu düşünmüştü ilk başta. Daha sonra ise Derya'nın tüm yalanlarına kanıp kendini onun büyüsü altında bulmuştu. Tabi her şeyin yalan olduğunu aldatıldığı gece anlamıştı. Aslında onu yıkan şey aldatılmaktan ziyade tüm bu oyunlara ne kadar kör olduğunu görmekti. Arkadaşları onu defalarca uyarmaya çalışmış o ise Derya'da bir kötülük bulamadığını, kimsenin ona akıl vermemesini gerektiğini savunup çevresinden uzaklaşmıştı. Bir gece ailesi evde değilken Derya'yla odasında muhabbet ederken işler kızışmış Derya'yı yatakta çırılçıplak ağlarken bulmuştu. Neler olduğunu anladığında Derya'ya her zaman yanında olacağını, herkes gitse bile kendisine destek olacağını onu hiç yalnız bırakmayacağını söyleyerek sakinleşmesini sağlamıştı. Derya olayın üstünden zaman geçtikçe kendini toparlamış, Çağlar daha çok bağlılık beklerken Derya tam tersine kendisinden uzaklaşmaya başlamıştı. Tüm kötü anıları geride bırakıp, sınavlarına girdikten sonra gizlice Derya'nın evine gidip ona sürpriz yapmak isterken gördüğü manzara karşısında kelimenin tam anlamıyla donup kalmıştı. Derya'nın yanında sere serpe uzanan serseri tipli oğlanı boğazından tek eliyle yakalayıp sıkmaya başladığında sevgilisinin çok derinden gelen sesini duymamıştı bile. Oğlan kendine gelip ayağa kalktığında ise Çağlar var gücüyle burnuna kafasını gömdükten sonra yerinden kımıldamamasını emretmişti. Derya'nın belli belirsiz çıkan sesine kulak verdiğinde sayıklar gibi özür dilemesinden tiksinmiş, "Sana yanlışlıkla çok güzel bir ekmek kapısı açmışım, umarım adınla birlikte numaranı yerlerdeki kağıtlarda görürüm." Deyip çekip gitmişti. Kaybettiği arkadaşlarını bir daha geri kazanamamış tam tamına çöküntü yaşamıştı. Özgür'ün ona arkadaş olması olanları unuttursa da onun da yokluğu Çağlar'ı çok derinden etkilemişti. Çağla ile olan ilişkisi her ne kadar Sahra'ya ulaşmak için başlamış olsa da Çağla'yla gerektiğinden fazla samimi olmuş hatta ona karşı duygular beslemeye başlamıştı. Sonraları Çağla'nın tavırları ve gereksiz kavgaları yüzünden umursamamayı tercih ederek Çağla'nın ondan uzaklaşmasına izin vermişti. Düşünülenin aksine Çağlar bu ayrılıktan hiç etkilenmemiş hatta çok daha rahat bir nefes almıştı. Özgür'ün aralarından ayrılışından sonra her zaman yanında olan Çağla, çok iyi bir arkadaş olmasına rağmen hiçbir zaman Çağlar'a yetememişti. Yeni taşındıkları evde Yusuf'la zaman geçirerek, rüyalarında Özgür'ü görerek geçen sürede aklını kurcalayan bir başka şey ise ilk baştan beri Sahra'ya karşı olan anlamlandıramadığı aşırı ilgisi olmuştu. Sarhoşken gördüğü garip rüya başlı başına bir sebepti. Belki kaderin bir cilvesi ya da olması gereken bir olaydır diye düşünerek Sahra'ya ulaşma çabası her geçen gün artmış ve sonunda baş başa kalabildikleri zamanları olmuştu. Ona karşı beslediği duyguların tarifi zor olsa da hissettikleriyle gittikçe Sahra'ya olan hayranlığını artmıştı. Şimdi ise motorunun üstünde beline sarılmış halde olan Sahra'ya kol kanat germiş onun en yakın arkadaşı ve belki de tek koruyanı olmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIMDAKİ UMUT
Подростковая литератураLiselerinin başlarından birbirlerine sadık ama birbirlerini hiç görmeyen bu iki kişi, tüm bağlarını koparıp hatta birbirlerini tamamen unutup, bambaşka bir yerde bambaşka hikayelerle karşılaşsaydı ne olurdu diye merak edip dururken, aslında karşılaş...