"Sahra! Koş abin arıyor." Sahra'nın annesi salondan bağırıyordu. Çiğdem sesi duyar duymaz Sahra'yı dürttü, "Kanka bence git bir bak, kaç oldu annen sesleniyor. Önemli bir şey herhalde. Yoksa abin seni zaten arıyordu."
"Haklısın ben gidip bakayım. Çiğdem, ya benim çantama kremleri filan atıversene sana zahmet. Gecikmeden çıkalım.""Kızım gel diyorum neredesin?" annesinin sesi yükselmeye başlamıştı.
"Tamam anne!" Sahra oflayıp pufladı, "Vallaha keseceğim kendimi artık."
"Tamam Sahra, sakin ol. Birazdan duyacağım tek ses denizdeki dalgaların sesi olacak. Sakin ol. Lütfen." Çiğdem gülümsüyordu. "Hadi sen git canım ben geliyorum."
Sahra hızlı adımlarla annesinin yanına gitti, " Efendim anne?" Annesi kaşlarını çatmıştı "Neredesin Sahra? Neyse abin seni istiyor." Sahra, gözlerini tavana dikerek derin bir nefes aldı sonra hiçbir şey olmamış gibi sakinliğini koruyarak gülümsedi, abisi görüntülü arıyordu, "Efendim abi? Beni istemişsin." Abisi gülümsüyordu, "Sahra kulaklığın takılı mı ya da iki dakika annemden uzklaşsana?" Sahra abisinin annesinden gizli bir şeyler çevirdiğini düşündü ve annesine çaktırmadan uzaklaştı hoparlörün sesini kıstı, "Abi kulaklığım yanımda değil haberin olsun. Önemli bir şeyse yazarsın daha sonra." "Tamam sorun yok, Sahra ben bir haftaya geliyorum ama annemlere sürpriz yapmak istiyorum, biraz daha kalsanıza İzmir'de ben de biraz tatil yapayım. Ayarla işte bir hafta daha uzattır en azından." Sahra çok sevinmişti ama annesine çaktırmak istemiyordu, olduğu yerde ufak ufak zıplamaya başlamıştı, "Tamam abi o iş bende sen bana güven, bu konularda ustayımdır." Abisi de kahkaha atmıştı "Canımsın kraliçem benim. Sen var ya kardeşlerin en birincisisin. Sana söz en kral yerlere götüreceğim seni cimcime." Sahra sevinç çığlığı atmamak için kendini zor tutuyordu. "Tamam abi öpüyorum hadi görüşürüz." "Görüşürüz abisinin gülü." Sahra telefonu kapatıp annesine uzattı. O sırada Çiğdem yanlarına geldi, "Sahra, kuzum hazırım gidebiliriz."
"Annecim biz denize gidiyoruz. Akşama görüşürüz." Sahra bir an önce evden çıkmak istiyordu. Abisi geldiğini hemen Çiğdem'e söylemeliydi.
"Tamam kızım. Dikkat edin başınıza güneş geçmesin."
"Tamam anne." Sahra aceleyle Çiğdem'i kapıya doğru ittirdi, "Hadi hadi acele et." Çiğdem ne olduğunu anlamadan şaşkın şaşkın "Ne oluyor ya? Tamam dur itme çıkıyorum herhalde. Kızım ne kadar sabırsızsın. Denize gitmek için bu kadar hevesli olduğunu bilmiyordum." Dedi ve güldü.
Sahra Çiğdem'in koluna girdi hızlı bir biçimde yürümeye zorladı, Çiğdem en son dayanamayıp söylendi "Sahra kendine gel ne oluyor sana ya?"
"Kızımmmm abim geliyor ya abimmmm! Çok mutluyum yaaaa!"
Çiğdem, Sahra'nın şiddetle sarstığı kolunu kurtardı, "Dur ya kolum ağrıdı. Bana lazım biliyorsun dimi bu kol?" Bir an duraksadı, "Bir dakika abin mi geliyor? Nasıl? Ne zaman geliyor bugün mü?""Haftaya sanırım" Sahra'nın ağzı kulaklarındaydı. Abisiyle hiç kimseyle olmadığı kadar çok eğleniyordu. Çiğdem Sahra'nın çocuklar gibi mutlu olmasına sevinmiş gülümsüyordu, "Kızım çok güzel bir haber ya bu. Siz şimdi ne gezersiniz ya."
"Tabi ya. Sen de gelirsin hep beraber gezeriz. Dur şu akşam konuştuğumuz festivale gideriz. Abim olursa hem bizimkiler hem sizinkiler izin verir."
"Cidden mi? Süper olur. Beni de düşündüğün için çok teşekkür ederim."
"Seni düşünmezsem ayıp olur sen benim kardeşimsin." Alaycı bir şekilde, "Biz Best Friend Forever ız kızımmm" Güldü. Çiğdem Sahra'nın kolunu dürttü, "Tütütütü maşallah bize, kıçını kaşı kızım, vallaha nazarlar değer. İnanırım ben öyle şeylere."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIMDAKİ UMUT
Novela JuvenilLiselerinin başlarından birbirlerine sadık ama birbirlerini hiç görmeyen bu iki kişi, tüm bağlarını koparıp hatta birbirlerini tamamen unutup, bambaşka bir yerde bambaşka hikayelerle karşılaşsaydı ne olurdu diye merak edip dururken, aslında karşılaş...