KAZANILMIŞ

teklif

Keyifle okuyun......

Özü icimde...

Dokunuşu ruhumda....

Elleri bedeninde...

Tanrim.....bu ne boyle... hayir lina hayir seninle oynamasina sana dokunmasına caninin her istedigini yapmasina nasil izin verirsin....

Uzaklaş.... kaç.... durma.... kurtul ondan...

Faydasiz.... kurtulamiyorum. Kipirdaniyorum debeleniyorum.

Kurtulamiyorum.

Ne kollarindan.

Ne dudaklarindan.

Bu adam bize buyuk lina. Beş numara buyuk sen S beden giyersin bu adam XL.

"Birak beni birak" diye bagirdim. Başarmıştım sonunda kndimi geri cekmistim. Kollari hala bedenimdeydi. Alni alnimda

"Uzak dur" diye fisildadim. Başını salladi.

" yaklaşma. Dokunma" diye bagirdim. Kendimi kurtardim kollarindan.

''se....se....se....'' tanrım yine mi? hayır, lanet olsun hayır.....ellerimle hemen dudaklarımı sildim, durmadan sildim, hem ağlıyordum hem de dudaklarımı hırsla siliyordum, ne hakla dokunurdu bana,

komik....karşımda öylece bana bakan adam pekte hak hukuk tanıyacak bir adama benzemiyordu,

''yeter, yeter artık'' diye bağırdı ve bu kez tuttuğu yer kollarımda, ''yapma'' dedi, ona neydi kendime yaptıklarım, onu ne ilgilendiriyordu,

kimdi bu adam neden hayatıma çöreklenmişti, nasıl girmişti hayatıma, ilhan hepsi onun yüzündendi hepsi,

ve herşey benim bir evetimle başlamıştı,

ilk öpücük......istemediğim, sevmediğim hatta nefret ettiğim, takipçi bir psikopat tarafından alınmıştı, buna inanabiliyor musunuz?

öyle hızlı yakıyordu ki yaşlar gözümden, onun ne yaptığını görememiştim bile, cebinden çıkardığı beyaz bir mendille dudağımı siliyordu,

ne yani izlerini bir mendille silebileceğini mi sanıyordu,

hayır.....mendilde kan vardı, dudağım mı kanamıştı, hemen ondan geriye çekilip parmağımı dudağıma götürdüğümde yüzüğüm de ki kanı gördüm, parmak uçlarıma kan bulaşmıştı, yüzüğüm dudağımı çizmişti, delice dudaklarımı çizerken,

''be....be....'' konuşamıyordum, kahretsin, kahretsin delireceğim ya, neden bu adamın karşısında doğru düzgün konuşamıyordum,

ha gayret lina....başarabilirsin......

''sakinleş, tamam'' beni zorla öpüp sonra da sakince hiç bir şey olmamış gibi sakinleş diyordu, ahhh ben bir konuşabilseydim,

uzatma lina.....yürü git.....

tam yanından geçecekken, kolumu tuttu,

''bana dokunma'' diye bağırdım, ahhhh evet konuşmuştum, harika,

''benden uzak dur, istersen ilhanı öldür ama anlaşma yok, inan bana yok,'' dediğimde kolumu daha çok sıktı,

tanrım....dudaklarında ki o bergamut tadını daha önce de hissetmiştim, teninden geliyordu, basık ve dar olan otoparkta terlemişti alnında ki ter damlaları loş ışıkta belli oluyordu, teri bir insanın teri böyle muazzam kokabilir miydi?

''bir daha bana diklenir, söylediğimi yapmazsan, bil bakalım ne olur'' dedi, inci dişlerini sergileyerek ve beni korkutmak için böyle konuşuyordu, işe yarıyordu da, korkuyordum,