Arzu, Kenan'la birlikte otoparka indiklerinde Kenan'ın ilk defa şoförüyle birlikte gelmediğini anladı. Siyah bir Lamborghini Aventador'a yaklaştılar. Kenan arabanın önünde durdu ve kapıyı Arzu'ya açtı kibar bir gülümseme eşliğinde.
Arzu, "Teşekkür ederim," dedi.
Kenan, direksiyon koltuğuna geçtikten sonra yanında oturan genç kıza baktı. Üzerine aldığı kabanın önü açıktı ve kabanın oldukça ince olduğunu fark etti. "Üşümüyor musun? Üzerindekiler çok ince."
Arzu, şaşırarak Kenan'ın samimi kahverengi gözlerine baktı. Bu adam onu mu düşünmüştü?
Genç kız Kenan'ın bu değişen tavırlarına alışmaya çalıştı. Kenan ilk defa gıcık gıcık bakmıyor, sinir bozucu sözler söylemiyordu.
"Yok iyiyim teşekkür ederim."
Kenan, bu cevabı kabul etmedi ve üzerindeki kabanı çıkarıp genç kıza uzattı. "Al bunu giy en azından davete gidene kadar."
Arzu, mahcup oldu ama Kenan'ın bu ilgili tavrı nedense hoşuna gitmişti. İtiraz etmek istedi ancak Kenan o kadar kararlı bir şekilde gözlerinin içine bakıyordu ki itiraz etmeden genç adamın kabanını aldı ve üzerine giydi.
Kenan, tatmin olmuş bir şekilde gülümsedi. Arabanın güçlü motorunu çalıştırdı ve hemen kaloriferi yaktı. Yola hızlıca koyuldu. Oldukça geç kalmışlardı ve o asla geç kalmayı sevmezdi. Arzu'nun akşam için hazırlanmadığını nasıl fark ettiğini anımsayınca yüzü yeniden gerildi. Kenan akşam vakti iş yerine birkaç evrak kontrol etmek için uğradığında Arzu'nun sekreterinden genç kızın kutuyu almadığını öğrenir öğrenmez kan beynine sıçramıştı. Emirlerine karşı gelinmesinden nefret ediyordu ve bu kız bunu her seferinde gözünün içine baka baka inatla yapıyordu. Kutuyu aldığı gibi soluğu onun dairesinde almıştı. Ama en azından geç de olsa şu anda istediği olduğu için keyfi yerindeydi.
İstanbul'un merkezinde yer alan beş yıldızlı otelin önünde durdular. Davetten dolayı çok kalabalık vardı. Arabadan inmeden önce Arzu hemen üzerindeki kabanı çıkardı, "Teşekkür ederim Kenan, sen giymelisin artık," diyerek ona uzattı.
Arzu'nun şık kıyafetini bir erkek kabanı bozacağını düşüneceğini bildiğinden Kenan onun kabanıyla içeriye girmeyeceğini tahmin etmişti. Gülümseyerek aldı ve arabadan çıktıktan sonra üzerine geçirdi. Daha sonra hemen Arzu'nun kapısını açtı ve elini uzattı.
Arzu, Kenan'ın eline tuttuğunda aniden vücuduna yayılan sıcaklığı yok saymaya çalıştı. Bu soğukta genç adamın sıcacık olan ellerine şaşırdı. Kenan'ın yardımıyla arabadan indi. Kenan anahtarı valeye verdikten sonra birlikte otelin ihtişamlı girişinden girdiler.
Otelin büyük davet salonuna girmeden önce kabanlarını çıkarıp oradaki çalışanlara teslim ettiler. Arzu üzerindeki kabanı çıkardıktan sonra ortaya çıkan bel dekoltesi Kenan'ın merceklerine girdi. Elbisenin sırtından beline kadar ilerliyordu dekolte. Arzu'nun zayıf beli o kadar güzel ve seksi duruyordu ki Kenan düşüncelerinin farklı yöne kaymasına engel olamadı. "Biraz fazla mı açık oldu acaba bu elbise?" diye sordu daha sonra bir kaş çatışla. İçerideki herkesin onun gibi Arzu'ya bakıp bu hisleri hissedecekleri fikri nedense onu huzursuz etmişti.
"Neden rahatsız oldun ki? Sen seçmedin mi elbiseyi?"
"Ben seçtim. Ama seçerken bunun bu kadar açık olacağını düşünememişim."
Arzu, Kenan'ın onu açık giymesinden neden rahatsız olduğunu anlayamadı. Bu adamın sahiplenici tavırları bu buzdan adamın ona karşı farklı bir şeyler hissettiğini düşündürmeye başlamıştı. Ama bu imkânsız gibi bir şeydi. Bu adamın sevgilisi vardı! Hem de her gün farklı bir kadınla aldattığı bir sevgilisi. Bunu hatırlayınca midesi bulandı. Bu adamın ona karşı iyi hisler hissedebileceğini asla inanmıyordu ve beklemiyordu da. Ama Kenan'ın davranışları ona bunu düşündürüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALP SIZIM (CASUS) - KİTAP OLDU!
Romance"K.A.-ATEŞ HOLDİNG büyük bir çıkış yakaladı!" "Ünlü iş adamı Uygar Kartal ve gizemli ortağı piyasayı yerle bir etti!" "BRS GLOBAL ENDÜSTRİ ZİRVEDEKİ YERİNİ Mİ KAYBEDİYOR?" Kenan Barlas, elindeki gazeteleri büyük bir öfkeyle yere fırlattı. "Kahretsin...